Yukarı çıktığımda hemen kaçmaya başladım ve arkamdan yanan oklar fırladı bir tanesi bana geldi kolum alev aldı, kılıcı yanan yere yakalasdırdım kolumda ki alev kılıca geçti kılıç alev aldı korkmaya başladım sonradan fark ettim ki kılıç yanmasına rağmen bana zarar gelmedi şu tuhaf yaratığa döndüm ve saldırmaya başladım bir anda ortadan kayboldu, uzaklardan boğuk bir ses geldi:
-Ne kadar iyi olduğunu görelim ezik.
-Göreceğiz lanet şey.
Üstüne atıldım ve bu lanet yaratık yok olup gitti mutlu olmuştu. Hemen şehirden gitmeliydim,askerler peşimden gelmeye başladı.Var gücümle koştum bir ağacın arkasına geçtim ne kadar salaklarsa beni görmediler, şimdi içinde bulunduğum yer nersiydi tek bir fikrim yoktu.
Bir kaç insan bulma umuduyla ilerledim karşıma kimse çıkmadı ve fark ettim ki kılıçta ki ateş sömürü Harika savunmasız kaldım! Birşey unutmuşum kolumda ki oku çıkarmamıştım, oku tutum ve çektim yüksek bir acıyla bağırdım tuhaf görünümlü bir insan çıkmıştı karşıma zayıf en fazla 1 metre boyunda sırtında kendinden büyük bir çanta ve 3-4 balonları uçuyordu bana:
-Ey insanoğlu ne oldu neden bağırıyorsun.
Ona oku gösterdim bir anda ikili ve dedi ki:
-Bu ok sadece ölümcül Janker ve askerleri tarafından kullanılır.Hangi askeri ile karşılaştın?
-Sıçan gibi birşeyler.
-Nasıl olamaz onu yenemezsin...ve o sırada kılıcımı görür...yoksa elindeki kılıç EXLAKORS mu?
-Bilmiyorum galiba dedim.Ve kılıcı hikayesini anlatmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Savaşçı (Direk son bölüme baksanız olur)
AdventureEfsanelerin gerçekleşeceği bir hikaye en sonunda gücnün fakına varan birisi "Hayat acımasızsa dostlarımla ona acımayı öğreteceğiz." İşte bu hayat felsefem.
