Mustafa odaya henüz girmişti ki , Büşrayı öyle görünce manevi olarak tam anlamıyla sarsıldı , Büşra Babasını öyle görünce , nefret dolu söylemlerini Bu sefer ona yöneltti , ama bunları söyleyen aslında Büşra'nın içinde olan
bir karanlık güçtü .....
( kimleri görüyorum pis kafir ) diyerek çirkin bir gülümseme ile konuşmasına ara verir hemen Mustafa sinirlenerek kızına sesini yükselterek ( hemen bu saçmalığı kes , yeter artık haddini bil ) der ..
Büşra daha da öfkelenerek devam eder ( sus senin gibi aciz bir insana saygı göstereceğime Cehennemin en dibinde yaşarım daha iyi )
İbrahim bunun üzerine Duasını bitirip Büşra'ya sert bir şekilde ( hey şeytan gideceğin yer orası defol git bu kızın bedeninden ) diyerek tekrar dua eder ... Mustafa babasına da sinirlenerek ( ya bırak ne cehennemi ne şeytanı hepiniz
aklınızı kaçırmışsınız ) der ..... İbrahim sinirlenerek ( Haddini bil Mustafa defol git kızına bir faydan olmuyor böyle defol ) diyerek , Büşra'ya dönerek dualarına devam eder ....
Rahime de çileden çıkmıştır kızı Kübra ile bir köşede ne yapacaklarını bilmeksizin ağlmaya bir birlerine sarılmaya devam ederler ....
Büşra ( Mustafa senelerdir babalık yapmadın sen var ya , o kadar şerefsizsin ki neler yaptığını söyleğim mi ha ha ha , Cafer'in Ailesine nasıl bakıyorsun , Muzafferi ) Mustafa artık canına tak ederek kızının suratına tokatı atar ve ...
kızı dahada çıldırmışcasına , bağırmaya ve bu sefer Arapça konuşarak , yatağında debelenir .....
İbrahim dahada yüksek sesle dua okumaya başlayarak , büşranın kendine gelmesini umar .....
bir süre sonra Büşra'nın vücudu daha fazla dayanamaz ve bayılır .....
SABAH 09:00
Mustafa ( bu kızın durumu iyi değil bir arkadaşla konuştum , hastane işlemleri için bize yardımcı olacak ) Rahime Mustafa'ya bakar ve kızının akıl hastanesine yatırılmasına gönlü razı olmaksızın isyankar bir şekilde Mustafa'ya cevap verir ... ( sen ne diyorsun benim kızım hasta falan değil , görmedin mi akşam olanları )
İbrahim'de söze girer ( Mustafa oğlum sen nasıl böyle inançsız oldun , ben nerede hata yaptım niye Allah isyan ediyorsun , cinlerde bizim gibi )
Mustafa ( y kes babaya o dediklerine sen ve ) Karısını ve kızlarını göstererek ( bunlar inanır ) der ... Aile içinde gergin anlar tırmanmaktadır .....
Kübra hıçkıra hıçkıra ağlamakta babasının bu derece katı oluşunu ilk defa görmekte ve , çok korkmaktadır ..... kahramanı olan babası değişmiş midir , yoksa o zaten hep böyle miydi .....
Mustafa ( kesin artık bende kızımın iyi olmasını istiyorum , ama iyileşmesi içinde bu gün hastaneye yatacak o kadar .....)
ÖĞLE 12:13 (X) HASTANESİ RUH VE SİNİR HASTALIKLARI BÖLÜMÜ
Büşra ve ailesi istemese de artık kendisi hastanede tedavi altına alınmıştır ..... Mustafa ve ailesi hastane koridorlarında koşuştururken , onları sabahtan beri izleyen biri vardır ve oda onları takip etmektedir ..
Mustafa bu genç delikanlıyı fark eder ve daha fazla dayanamayarak onun yanına giderek ( baksana genç senin derdin ne sabahtan beri bizi izliyorsun ?) der
genç güler yüzlü bir şekilde ve yumuşak ses tonuyla kendini tanıtır ( he benim adım Taner , buraya yeni tayin oldum , uzmanlık alanım , psikoloji üzerine , ) Mustafa biraz yumuşayarak ve merak ederek , Taner'in kendilerine yakınlaşma sebebini
tekrar sorar ... ( hayırlı olsun da bizden ne istiyorsun ...?)
Taner ( bakın kızınızın halini gördüm ve anladığım kadarı ile hepiniz perişan olmuşunuz , bilmiyorum ama sizde farklı bir şey var ve kızınıza ben yardım etmek istiyorum , sizi daha yakından tanımak istiyorum , böylece kızınıza yardımcı olabilirim ... )
Mustafa ( iyi de başında bir sürü doktor var niye sadece senin yardımına ihtiyacım olsun ki ? )
der ve arkasını dönerek ilerleyeceği sırada Taner Mustafa'nın omzunu tutar ve ( Bakın benimde kız kardeşim vardır , tıpkı kızınız gibiydi ve maalesef 5 sene önce kendisini kaybettik, Kızınız kardeşime çok benziyor ve ondan yardım etmek istiyorum .... ) der
Mustafa duyduklarından sonra yumuşar ve gözleri dolmaya başlar ... ( peki ne istiyorsun doktor bey ) Taner ( bana izin verin hem sizin hemde Büşra'nın yaşantısını inceleyim ....) ,
Mustafa biraz düşür sonra bu işin kızı için iyi olacağına kendini inandırır ve derin bir nefes alır sonrasında Taner'in teklifini kabul eder ....
Taner ( çok teşekkür ederim Mustafa bey he bu arada bana Taner diye bilirsiniz ..... müsaadeniz olursa en kısa zamanda evini-zede geleceğim )
Mustafa'nın kafası karışmıştır ama ona da olumlu yanıt verir ...
Taner ( Büşrayı Merak etmeyin onun ile en iyi şekilde ilgileneceğim ) .....
AKŞAM YEMEĞİ 20:34
Tüm aile sessizdir , Rahime gözleri yaşlı elinde kaşık ile yemeğin üzerinde dolaştırmaktadır .... Kübra ise hala ağlamakta ve ablasını çok özlemektedir ....
İbrahim ve Musta'da üzgündür ....
Rahime ( ah kızım ay yüzlü kızım şimdi çıkıp koşa koşa gelsen güler yüzünle sofraya otursan hızlı hızlı kıtlıktan çıkmış gibi yemeğini yesen , sonra biz sana baksak , sen de her zaman ki gibi bize dik dik bakıp , bir sorun mu var desen ve gülsen sonrada dolu ağzıyla yarım yamalak konuşsan karnım aç desen )
Mustafa Rahime'yi sakinleştirmeye çalışır ama Rahime Mustafa'nın bu durumdan sorumlu olduğunu düşünür .... daha sonra Rahime dün gece Büşra'nın Mustafa'ya söylediği sözleri hatırlar ...
Rahime ( Muzaffer kim Mustafa ? Cafer Büşra Sana neden öyle dedi ? )
Mustafa (ne bileğim Rahime aklı uçmuş , hayalden isimler saydı ..... neyse yemeğinizi yeğin canım sıkkın zaten )
GECE İLERLEYEN SAATLER 03: 11
Rahime evin arka bahçesine sandalyesine oturmuş sıcak çayını yudumlamakta ve kızını düşünmekte , gözleri yarı kapanır vaziyete gelince , kızının sesi ile tekrar gözlerini açar , etrafına bakarak kızını arar , az ileride üzüm bağlarının
olduğu yerde , beyaz kıyafetler ile görür .... Büşra o kadar güzel görünür ki , sanki cennetten gelen bir huridir .... Rahime büyük bir sevgi ile kızına koşar , ama ona ulaşamaz san ki olduğu yerde duruyordur . Rahime kızım diye ağlamaya başlar ....
daha sonra kızı tebessüm ederek yankılı bir sesle ( Annem ben gidiyorum kardeşim sana emanet ona iyi bak )
Rahime ( nereye kızım bırakma beni bırakma kardeşini )
Büşra arkasını döner ve yavaş adımlar ile uzaklaşır , uzaklaştıkça üstünde ki beyaz elbisesine kanlar damlar gittikçe her tarafı kan olur ve , sağında solunda iki kişi vardır , deforme olmuş vücutları ile Büşra'ya eşlik etmektedirler ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HABİS RUH
ParanormalBU ROMANI GERÇEK OLAYLARDAN İLHAM ALARAK KURGULADIM , UMARIM BEĞENİRSİNİZ .... OLAYDA Kİ ŞAHISLARIN İSMİ , ZORUNLU OLDUĞUM İÇİN DEĞİŞTİRDİM ..... CİNLERİN BÜYÜ SONUCU NE KADAR TEHLİKELİ OLDUKLARINI YANI SIRA , İNSAN OĞLUNUNDA BİR O KADAR...