10 🖤🥊

6.2K 614 281
                                    

Far From Home fragmanından sonra duygularımı tercüme edemiyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Far From Home fragmanından sonra duygularımı tercüme edemiyorum.. bende bölüm atayım dedim..

🥊

Bellatrix gece yatağına girdiğinde aklı sürekli gelen kutudaydı. Bunu birinin ona düşmanlık olarak koymasına imkan yoktu çünkü Bella kimseyle kötü olmazdı. Elbette çok dövüşlere çıkıyordu ama hiçbir zaman rakibine vurmak dışında bir kötülük yapmazdı. Kaybettiğinde bile karşısındakini tebrik ederdi. Bu yüzden sevilen bir insandı hep.

Tüm bu düşüncelerle uyuya kaldığında, saatler sonra bir şey yüzünden gözleri açıldı. Duvarda, daire şeklindeki saati gece 3'ü gösteriyordu. Uyku sersemliğinden kurtulup evdeki sessizliği dinlemeye başladı. Ancak alt kattan gelen gürültü ile kaşları çatıldı. Üstündeki battaniyesini ittirip kalktığında sessiz olmaya çalıştı. Her zaman çekmecesinde duran ruhsatlı silahını yavaşça çıkardı.

Sakin olmaya çalışarak odasının açık kapısına doğru yürüdü ve koridora adımını attı. Karanlık merdivenlere doğru bakışlarını çevirdiğinde kalp atışları da hızlanmıştı. Elinde ki silahı daha sıkı tutarak basamaklardan inmeye başladı.

Herhangi bir ses duymayı bekliyordu ama yoktu. Etraf zifiri karanlık ve sessizdi. Salona doğru adımını attığında, penceresinin açık olduğunu gördü. Hızlıca oraya ilerledi ve camı kapattı. Açık unutmuş, ve rüzgâr yüzünden çarpmış olmalıydı.

Derin bir nefes alırken paranoyaklığı bırakmaya çalıştı. Tek tek bütün odaları dolaşıp camları kontrol ettikten sonra yatağına geri döndü.

Sabaha karşı zar zor biraz uyuduktan sonra pes edip kalktı. Güneş doğmuş ve her şey yolunda gözüküyordu. Her zaman güneşin doğması ona huzurlu hissettiriyordu. Sanki bütün kötülükler gece oluyor, ve sabah olduğunda hiçbir kötülük kalmıyordu.

Yatağını düzeltip aşağı indiğinde kahvaltısını yaptı. Salonda koltuğun üzerine bıraktığı hırkasını almak için girdiğinde sehpanın üstünde duran kutu gözüne çarptı. Dün akşam onu orada bırakmıştı. Ama burada tuhaf olan şey, bıçak kutunun içinde değildi. Bellatrix dün bıçağı içinden çıkarmamış, dokunmamıştı bile. Şimdi ise bıçak dışarda duruyordu.

Dün gece evine birisi mi girmişti?

İçi korkuyla dolarken bıçağın ucundan tutup kutunun içine geri koydu ve çantasının içine tıktı. Evinden çıkıp motoruna bindiğinde hızlıca üsse doğru sürdü. Elleri korkudan buz gibi olmuştu. Ancak bir yandanda terliyordu. Bellatrix ilk defa bu kadar çok korktuğunu hissediyordu.

En hızlı şekilde üsse vardığında hızlıca motorunu bıraktı ve içeri girdi. Spor salonuna adım attığında içeride kimse olmadığını gördü. Ardından büyük çalışma odasına gitti. Tony Stark'ın burada olduğunu gördü.

"Günaydın Bellatrix." dedi Tony ona doğru dönerken. Ancak kadının yüzündeki ifadeyi görünce gülümsemesi soldu.

Bella'nın uykusuzluktan göz altları morarmış, ve endişeli gözüküyordu.

"Yardımınıza ihtiyacım var." dedi Bella ona doğru yürüyerek.

"Ne oldu? Sen iyi misin?" diye sordu Tony.

Bellatrix çantasını yere bırakıp içinden siyah kutuyu çıkarttı.

"Bunu dün biri evimin önüne bırakmış. Gece de... birisi evime girmiş. Aşağı kattan sesler duyduğumda uyku sersemi ile etrafa bakındım ama pencerem açıktı ve onun ses yaptığını düşündüm. Meğerse içeride birisi varmış." dedi Bella sesinin titremesine hakim olarak.

Tony onun elindeki kutuyu aldı ve kapağını açtı. İçindeki bıçağı gördüğünde kaşları çatıldı.

"Sabah baktığımda.. bu bıçak kutunun dışında duruyordu. Ama ben gece dokunmamıştım bile." dedi Bellatrix. Gözleri korkudan hafifçe dolmuştu.

Tony kafasını kaldırıp kadına baktığında her an ağlayacakmış gibi duran yüzüyle sinirlendi.

"Friday. Bellatrix'in evinin etrafında ki bütün kameraları izlemeni istiyorum. Dün sabahtan başlayarak her saniyesine bak. Bu kutudan da parmak izleri alalım."

"Emredersiniz patron."

Tony kutuyu hologram masasının üstüne bırakıp Bella'ya doğru döndü.

"Sakin ol. Eminim birkaç serseridir. Bulacağız." dedi Tony.

"Ben.. benim daha önce başıma böyle bir şey gelmedi. Yıllardır tek yaşıyorum ve bir kez hırsız bile girmedi. Şimdi ise... biri bıçak bırakıyor." Bellatrix'in morali o kadar çok bozulmuştu ki göz yaşlarının akmasına engel olamadı. "Evime biri giriyor ve beni resmen tehdit ediyor."

Tony onun kollarından tutarak kendisine bakmasını sağladı.

"Bellatrix.. güvendesin. Ben buradayım. Tamam mı?"

Bella kafasını belli belirsiz salladıktan sonra Tony onu kendine doğru çekti ve sarıldı. Normalde herkesle baş edebilecek, dik duruşlu Bellatrix Jones'dan şu an eser yoktu. O kadar çok korkmuştu ki, Tony kendi kalbinin sızladığını hissetmişti.

Bella'nın hafifçe sırtını okşayarak sakinleşmesini sağladı. Saatlerce kollarının arasında durmasına izin verebilirdi. Gözlerini kapatıp kafasını onun başına yaslayıp bekledi. Bellatrix kendini daha iyi hissederken yavaşça çekildi.

"Daha iyi misin?" diye sordu Tony.

"Evet. Teşekkürler. Ben.. bu durumda kime gideceğimi bilemedim. Eğer... sizi rahatsız ettiysem..."

"Bellatrix." Tony sert sesine hakim olamamıştı. "Bunu duymamış olayım. Evine kimin girdiğini bulana kadar benim yanımda kalacaksın. Unuttun mu? Ben bir kahramanım. Seni korumalıyım."

Bella onun dediğine hafifçe gülerken gözlerinin etrafını sildi.

"Bir kereliğine sen bana değil, ben sana yardım edeyim. Bunu borçluyum." dedi Tony. "Ne de olsa yaşama sevincimi geri getiriyorsun."

"Gerçekten mi? Bunu başarıyor muyum?" diye sordu Bellatrix. Tony bunu dile getirmese aklına bile gelmezdi. Daha önceden konuştukları bu konu tamamen aklından çıkmıştı.

"Evet."

Tony ilk başta inanmamıştı. Ama Bella, artık bir gülüşüyle bile bunu başarabiliyordu. Ve Bellatrix'i koruyacaktı. Ne olursa olsun.

🥊

Ring 🥊 Tony StarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin