Bir anda karşımda gördüğüm manzarayla şok oldum ve küçük bir çığlık attım. Emre beni kolumdan çekti ve duvarla arasına aldı. Elini dudaklarıma bastırdı. İtmeye çalıştım ama gram oynamadı yerinden. Sonunda pes edip durdum. Ben durunca konuşmaya başladı.
" Eğer bağırmazsan elimi çekerim "
Hızla kafamı salladım. Yavaş yavaş elini dudaklarımdan çekti. Konuşmak istiyordum, bağırmak çağırmak ama hiçbirini yapamıyordum. Boğazıma yumru oturmuştu, sanki konuşsam hıçkırıklara boğulacaktım. Kendimi toparladım ve konuşmaya başladım.
" Sen benim evimi nereden buldun ? Burada ne işin var ? Çık git evimden."
Bana biraz daha yaklaştı nefesini ensemde ve saçlarımda hissediyordum. Kulağıma eğildi ve şöyle dedi.
" Ayağını denk al güzelim . Nefesim ensende olacak "
" Ne ? Ne demek şimdi bu ? "
" Ne anladıysan o güzelim . Şimdi ailenle yemek yemeye aşağıya iniyoruz uslu bir kız ol ."
" Ne ? Sen bana güzelim falan diyemezsin "
" Güzelim ? "
" Offff . Hem sen benim ailemle ne ara tanıştın ? Nasıl eve girdin ?"
" Annenle annem arkadaşlar. Eve kapıdan girdim "
Emre'ye ciddimisin gerçekten bakışı yolladım oda bana gıcık bir gülümseme gönderdi. Sonra kolumu tuttu ve odadan dışarı çıktık, merdivenlerden indik ve sonunda mutfakta buldum kendimi. Masaya geçip oturduk. Hiç kimse konuşmuyordu. Bende umursamayıp köfte ve patatesimden yemeye başladım. Annem konuşmaya başladı.
" Açelya kızım aşk olsun Emre'nin erkek arkadaşın olduğunu söylememiştin."
Yutmak üzere olduğum köfte boğazımda kaldı ve öksürmeye başlamıştım. Anne ne erkek arkadaşı ya biz daha arkadaş bile olamadık ki. Emre sırtıma nazik bir şekilde vurdu. Annem su uzattı ve şöyle dedi.
" Kızım utanma niye utanıyorsun ki normal bir şey "
Annemin elindeki suyu aldım ve içmeye başladım . Emrede vurmayı bırakmıştı. Bende suyum bittikten sonra herkes gibi yemeğimi yemeye geri döndüm. Yemeğimizi bitirdikten sonra masadan kalktım benle beraber Emre'de kalktı. Emre kalkar kalkmaz şöyle dedi .
" Ben Açelya'yı sahile götürmek istiyorum izin verirseniz Emel teyze ve Murat amca. Çok geç olmadan getiririm eve "
Hayır anne hayır baba sakın izin vermeyin lütfen ya ben bu çocuğa çok gıcık oluyorum. Anne sakın lütfen dememe kalmadan. Verdiği cevap çoktan sinirimi bozmuştu bile.
" Neden olmasın gidin tabi hem Açelya içinde değişiklik olur dimi Açelya ? "
Hııı ne demezsin anne diye düşündüm. Ama içimden değil dışımda düşündüğümü Emre'nin gülme sesiyle anladım.
" Ne dedin kızım anlayamadım ?"
" Hiç hiçbirşey anne "
" Tamam bende öyle düşünmüştüm zaten. Açelya sen git üzerini değiştir. Emre oğlum sende salona geç otur istesen "
" Tamam Emel teyzecim. Güzelim sende acele et istersen "
Annem kıkırdadı. Galiba yanaklarımın domates'den bir farkım yoktu. Hemen merdivenlere koştum ve odama çıktım. Gardırobumun önüne geçtim ve ne giyeceğime baktım. Siyah bir diz üstü etek, siyah göbeği açık askılı üzerine siyah deri ceket geçirdim. Ayakkabı olarak siyah deriyle kaplı şık bir ayakkabı giydim. Kirazlı parlatıcımı sürdüm , parfümümü sıktım ve hazırdım. Siyah yandan asmalı çantamı ve telefonumu alarak aşağıya indim. Emre beni görünce ayağa kalktı ve sonra annem ve babama döndü.
" Emel teyzecim , Murat amcacım her şey için teşekkür ederim görüşmek üzere "
Annem ve babam kafalarını sallamakta yetindiler. Annem ve babama el salladım ve evden çıktık. Evin önünde Volvo s90 vardı. İyide bunun ehliyeti varmıydı. Yine çenemi tutamayıp konuşmaya başladım.
" Senin ehliyetin var mı ? "
" Var "
" İyide yaşın tutmuyor "
" On sekiz yaşındayım "
Kafamı sallamakla yetindim ve arabaya bindim. Arabanın içi dışı kadar güzeldi gerçekten.
" Ne yapmaya çalışıyorsun sen ? Ben senin kız arkadaşın falan değilim."
" Oda olacak şimdi olmasa bile sonra " bana baktı ve gülümsedi.
" Bence kendini boş hayallere kaptırma Canım çünkü o dediğin şey olmayacak " hhhhh ben ne dedim çocuğa canım dedim yaa of. Emre'de ona canım dediğim için bir kahkaha patlattı. Yine rezil olmuştum. Yol boyunca sessizdik. Sonunda araba durdu. Emre arabadan indi ama ben inmedim. Benim kapıma dolandı ve kapımı açtı. Bende kollarımı doladım.
"İnmeyecekmisin ?"
"Hayır inmeyeceğim sen bana değil annemle babama sordun"
"İnecekmisin ben mi seni indireyim ?"
Yüzüne baktım gerçekten ciddi görünüyordu. Cırlayarak indim arabadan.
"İstemez inerim ben"
Arabadan indiğimde etrafıma bakındım. Gerçekten güzel bir yerdi. Kumsala doğru yürüdük. Rengarenk Işık'larla süslenmişti. Ve ortada bir masa vardı. Hafif bir rüzgar esiyordu. Masaya oturduk. Masada bir sürü tatlılar vardı. Çok güzel görünüyordu. Waffle, makaron, lolipop kek, cookie cake vardı. Masa harika görünüyordu. Servis için garsonlar etrafımızda pervane olmuştu. Tatlılarımızı yedikten sonra bizim için hazırlanan ateşin yanına gittik. Sonra bir anda Keman çalmaya başladı. Ona döndüm gözlerine baktım kahverenginin en güzel tonuna gerçekten çok güzel gözleri vardı. Beni belimden tuttu ve kendine çekti bende ellerimi omuzlarına koydum. Dans ettik, dakikalarca belkide saatlerce bana çok uzun zaman gibi geldi. Sonunda keman sesi durdu. Ne o beni bıraktı ne ben onu. Gözlerimi kapattım. Bana yaklaştı ve dudağımın kenarına tüy kadar hafif bir öpücük bıraktı. Ben ilk öpücüğümü almıştım. Sonra elimi tuttu ve sahilde yürüdük ne ben konuştum ne de o. Sonunda durduk ve eve gitme vakti olduğunu anladım. Arabaya bindik. Eve gidinceye kadar hiç konuşmadık. Araba durdu. Bana baktı bende ona baktım yanağına bir öpücük bıraktım arabadan inip hızla eve koştum. Eve girince hemen odama girdim kapıyı kilitledim. Kimseyle konuşmak istemiyordum. Hemen üzerimi değiştirdim ve yatağıma girip uykuya daldım.🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈
Merhaba canım okuyucularım umarım bu bölümü beğenirsiniz. Lütfen takip edip, oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. Sizleri çok seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ait Olduğum Yer Senin Yanın
Teen FictionAit olduğum yer senin yanın. Sen benim ışığım oldun. Sana baktığımda çocukluğumu gördüm. Senin gözlerine baktığımda 17 senemi gördüm ben. Benim ait olduğum yer senin yanın...