Asya'nın doktoruyla görüştükten sonra tekrar alt kata Morga indim. Oğlumu görmek istedim ama otopsi için gonderdiklerini cenazeyi sabah teslim alabilecegimi söylediler.
Asya yoğun bakimdayken nasıl oğlumu toprağa verebilirdim.İtiraz ettim fakat görevli daha fazla tutamiyacaklarini morgta yer olmadığı için almam gerektiğini söyledi.Cenaze işlemlerini halletmeye başladım.Oglumun cansız bedenini nasıl teslim alacaktım.Ben oğlumu nasıl toprağa sakliycaktim?..
Mezar yeri alındı. Cenaze işleri tamamlandı.Artik sonlara zorlu vedaya yaklaşmıştık.Asya olan bitenden habersizce o soğuk hastahane odasında bir başına öylece yatıyordu.
Selamız verildi konu komşu toplandı.Oglumu defnetme sırası gelmişti.İnsana ilk önce en sevdikleri ilk TOPRAĞI atarmış.O kürek tutulurmu hiç?Bir baba evladına bu denli zor veda edebilir mi?...
Sanki cenaze değil,dedikodu kazanı gibiydi.İnsanlar o imalı bakışlarını bana dikmiş fısır fısır birşeyler konuşuyorlardı kendi aralarında. Herkes dağıldı sıra bana gelmiş ama bense bir avuç kara toprağı birakabilecek kadar cesur değildim.Oglumu orda buz gibi toprağın altında sadece beyaz bir elbiseyle nasıl bırakacaktım?Hala inanamıyordum,benim oğlumdu o benim doğduğunda kucağıma aldığım.Sabahlara kadar çalışıp ona mamaciklar,oyuncaklar aldığım bebegimdi.Meger ne kadar ihmal etmişim ben sevdiklerimi.meger TOPRAK GERİ VERMİYORMUŞ,bizden aldıklarını.Ben bir canın derdine düşmüşken bilememişim ölümün sıralı olmadığını.Hazir değilmişim ölümün soğuk yüzüne. Bedelini çok ağır ödedim sanırım.
-Toprak ver oğlumu geri, ver ki affettireyim kendimi.
Çarelerim tükenmiş,mecbur kalktım başından.Son kez dikildim ayak ucuna Arda'mın.Gor babanı oğlum sen kime nasıl bir adama yıllarca baba dedin diye.Gor ki rahat uyu birdaha göremeyeceğim diye.
Takatim kalmamisti artık hastanenin yolunu tuttum.O anda telefonumun titrediğini hissettim.Cebimden çıkardım ve arayan???......
.........??????.........................?
