12

5K 110 7
                                    

Gözlerimi onunla bir sabaha açmakdan daha iyi ne olurdu diye soranlara bana alınan çikolata olurdu herhalde. Sabah sabah gelen çikolataları mideme atarken bir yandan da kıkırdıyordum. Çikolata paketimi çöpe atıp ulaşa bakdım. Ardından gülüm aldığım tüplü çikolatayı açık alnına kalp çizdim. Gülmekden yarılcakken telefonunu aldım 1905 yazıp girdim. Fotoğrafını çekip kendime atıp mesajlarımı sildim. Kıkırdayıp ona sokulduğumda doktor önce bana sonra ulaşa bakıp güldü.
"Çıkabilirsiniz"
Başımı salladım. Ulaşı uyandırcağım sırada onun beni altına almasıyla acıyla inledim. İki canlıydım ben yahu.
"Özür dilerim bitanem özür dilerim aşkım ne istersne yaparım iyimisiniz"
Başımı salladım. Beni bırakınca alnına dokundu.
"Demek kalp ha demek çikolatadan hemde"
Gülümsediğimde beni kendine çekdi.
"Ee karıcım şimdi mezuniyetinde olduğuna göre söyle bakalım üniversiteyi dondurcaksın demi."
"Hayır dondurmuycam 9 ay olana dek gidicem"
"Bebeğim delirme dayanamazsın o bebek sepet değil"
"Banane banane doğurcam hem somestra denk gelicek"
"Bebeğim olmaz olmaz olmaz sen bebeği 2 haftalıkken pkula gelem kadın mı olcaksın"
"Hiç devamsızlık yapmıcam ki lütfen"
"Olmaz dellenme kızım olmaz hamile hamile göndermem eve kitlerim seni"
"Yapamaszsın vallaha kaçarım"
Gülüp beni kucağına aldı. Elim gögsüne dokunurken sırıttı.
"Benim kucağımda bana aitsin bana ait başka birini taşıyorsun hemde 1 buçuk aylıklar."
"Banane benim oğlum annesini de korur kendini de sen korkma bırsk şimdi beni seni eve götürcez daha kalk giyin"
"Cık sen giydirsene ya"
Gülümseyip başımı olumsuzca salladım. Üstünü giydi ardından beni kucağına alıp zorla araca bindirdi.
"Benim aşkım kaçma benden artık"
"Senin dediklerin yenilir yutulur gibi değildi."
"Pekala konuşma ama bebeğim bebeğimize yapma bunu"
Sesli güldüm cidden sesli güldüm.
"Beni o evden kovdun oğlumuda kovdun ne istiyorsun benden ha ne ne"
Sinirden titreyen ellerime bakdım. Oda ellerime bakıp ellerimi tuttu. Gözyaşlarım şiddetle akarken aracı hızla sürdü. Gelene değim konuşmadık. Bu nasıl bir evdi acaba.
"Burası neresi"
"Seni t57 ile tanışdırayım bu ev son teknoloji. Ve sadece sesli komut ve retina testi istiyor"
"İyide bundan banane"
"Güzel karım benimle burda kalcaksın affedene dek"
"İstemiyorum."
Onu hızla ittim. Tam kaçcakkeen bir anda evin içiden çıkan siyah birşey bizi ve aracı yuttu.
"Bu bu ne"
"Otoparkım böyle şimdi hayatta çıkamayacağına göre kendini bana bırak sen benimsin yaprak sonsuza dek hemde"
Sonsuz uzun bir zamandı diye geçirip salon olan yere geçdim.
"Şimdi söylemişken söyliyeyim burası tamamen kapalı biryer ışıklar otomatik ve sen güzelim benimsin."
"Değilim bırak"
Kucağına alıp kotluğa oturttu.
"Yapma"
Başını olumsuzca sallayıp öperken hormonlarıma meydan çok okuyamayıp onu öpdüm.
"İşde böyle sen benimsin yaprak hep böyleydin güzelim benim kalacaksın hep"
Gülümseyip kucağına aldığında göğsüne sokuldulup ağladım.
Ulaş beni evden kovmuşdu unutmuşdum lanet olsunki bir an unutmuşdum. Keşke hep unutsaydım.
"Ulaş"
"Hmmm"
"Beni kovdun sen"
Simirle inleyip koltukdan kalkdı. Cam sehpayı kırarken kaşlarını çattı.
"Ulan yeter lan yeter pişmanım lan anlasana beni ama yok diyorsun ki beni zincirle odaya ulaş öyle mi bunu sen istedin"
Odaya büyük uzun bir kelepçeyle geldi. Ve odanın ucundaki vericiyi koltuğa takdı epeyde ağır gibiydi.
"Bu şey seninle gelicek evden asla çıkamazsın bu şey evin tamamına yeter dışarı çıkarsan bu metal öter seni eve geri çeker hata yapma"
"Ben senle bu evde kalmam"
"Kalırsın bebeğim"
Kucağına alıp yatak odasına taşıdı.
"Ulaş neden kucağında taşıyorsun bir sorun mu var"
"Evet var güzelim ama bu nasıl söylenir bilmiyorum"
"Söyle"
"Düşük riskin varmış ilk üç ay böyle olacak ama asla korkma"
"Korkmam"
"Tamam bebeğim"
"Şey teşekkür ederim"
"Ben senin kocanım ne teşekkürü seni koruyup kollucam iki ay burdayız en az anlaşıldı mı sikmişim işinide şuyunuda yerime babam geçicek şimdi bebeğim sen ben ve kızımız uyuycaz ve sende birdaha asla beni bırakmayacaksın"
Başımı salladım. Ona yaklaşdığımda beni kendine çekip alnımı öpdü.
"Kızım annen çok mu yaramaz ne"
Sırtına bir tane geçirip yatak odasına girdim. Tam yatıcakken üstümdekielrle ofladım. Siyah pantolonumu çıkarıp kırmızı kazağımla yatıcakken ulaş beni öyle görünce gülüp dolabı açdı. Ben şuan şok olmuşdum. Heryer elbise pijama kazak birsürü eşya doluydu. Hızla altıma mor eşofman altı giydim. Üstümü de giyip ulaşın yanına çökdüm. Beni öpdü. Ardından üstüne yatırttu. Çığlık atıp kaçıcakken beni öpdü. Kaşlarımı kaldırırken beni bir anda öpdü.
"Ahhhh beni delirtiyorsun lan delirtiyorsun seni öyle özledim ki."
"Saçmalama ya ne zaman özledin ki"
"Şuan mesela yada her gece her güneş battığında yıldızlar var oldukça sende varsın yaprak"
Bana sıkıca sarıldığında yanınmda hissettiğim ıslaklıkla dona kaldım.
"Se sen ağlıyorsun"
Başını salladığı an onu öpdüm.
"Kocacım"
"Efendim benim güzeller güzeli karım şimdi ne oldu"
"Sana aşık olduğumu daha iyi anladım."
Gülümsediği an kokusunu içime çekdim. Bu adamdan neden nefret edemiyordum ki. O sırada göbeğimi okşamasıyla sırıttım.
"Bebeğimin minik bebeği bebeğimiz anneyi sakın üzme"
"Üzmez o babasının oğlu olcak korkma sen"
"Eğer öyle olursa kız olana dek durmam bak"
Onu iticekken beni durdururup kelepçeyi çekdi.
"Şimdi meleğim sonsuz uzun bir süre biliyorum ams sonsuza dek benimle evlenip eşim olurmusun?"
Çığlık attım. Çekmecedeki mavi safiri bana uzatınca alıp takdım.
"Yok artık ya bu nasıl teklif böyle biz evliyiz"
Başını boynuma gömdü.
"Umrumda değil pek yat hadi uyuyalım"
Ona sokulup gözlerimi kapadım. Tek hissetdiğim onun kokusuydu. Dünyada hiçbirşeye değişmeyeceğim kokusu

 ÖğretmenimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin