AŞK GEÇMİŞİM ''SAHNEDEN DÜŞTÜ AŞK''

🎗10 '' EMEKLEME 2 ''🎗

İçimden geçirdiklerimi, yüzüne söyleyebilecek cesaretim olacak mı acaba bir gün. Bugün nasıl sonuçlanacak bilmiyorum ama ben şu an çok eğleniyorum. Huzurun başkentiydi sanki burası. O kadar ülke gezdim, hiçbiri buranın verdiği huzuru vermedi. Ya kendi memleketimdeyim ya da yanımda olan insan farklı bundan mıdır bilemedim.

Mükemmel bir kahvaltı sonrasında güzel bir kahve en mükemmeliydi. Kahvaltı yaptığımız yerin alt kısmında bahçe gibi uçurum kenarında bir yer var, manzarası mükemmel. Geldiğimden beri söyledim yine söylüyorum, burada yaşlanabilirim. Bu güzel manzarayı seyre dalarken kahve kokusuyla ayılmıştım.

''Çok güzel kokuyor, burada her şeyin kokusu, tadı farklı''

''Kahve taze öğütüldü. Ama onun dışında her şey günlüktür burada, kahvaltıda yediğimiz salata dallarından kopartıldı bizim için, yumurtalar kuluçkadan'' dedi gülümseyerek. Bir de kahveyi dökmeseydi

''Yarısını döktüm sanırım''

''Yavaş ol, acelemiz yok. Heyecan yapma'' Diye ekledim bende yüzümü saklayarak. Sanki anlamadı kızardığımı, bendeki de iş işte. Önce söylüyorum sonra utanıyorum. Ne varsa bu cümlede diye içimden geçirirken asıl cümleyi Ayaz kurdu. Kendi söylediğime bu kadar kızardıysam, Ayaz'ın lafının üzerine kesin kıpkırmızı olmuşumdur.

''Ben senin yanında hep heyecanlıyım canım, idare edeceksin artık''

''Öyle mi acaba''

''Öyle tabii ki''

Gülümsedim. Kokusunun etrafa yayıldığı kahveden bir yudum aldım. Sanki daha önce böyle bir tat tatmamış gibiydim.

''Kahve, kokusu kadar mükemmel sırf şu kahve için buraya her gün gelebilirim''

''Sen iste yeter ki, neden gelmeyelim?''

Bu tür konuşmalar iyiydi hoştu da biz asıl konuya ne zaman gelecektik acaba? Hem onu tanımak istiyordum hem de korkuyordum bu durumdan. Ama karar vermiştim, akışına bırakacaktım. O an içimden nasıl geliyorsa öyle davranacaktım. Ne demişler sonunu düşünen kahraman olamazmış değil mi?

''Bana biraz kendinden, ailenden bahseder misin? Mesela burasıyla bağlantın ne o amca kimdi? Merak ettim. Ayrıca seni biraz daha iyi tanımak istiyorum''

''Tabii ki, bu en doğal hakkın değil mi? Ben nasıl tanımak istiyorsam sende isteyeceksin''

''Kesinlikle'' dedim kendimden emin bir şeklide.

''Burası çok güzel bir yer ve bu güzel yerde seninle güzel bir oyun oynayalım''

''Nasıl yani? Ne oyunu?''

''Şu tanışma faslını daha doğrusu tanıma olayını daha eğlenceli yapacağız''

''Hala anlamadım dersem güler misin?''

''Tabii ki hayır''

''Ama bunu derken bile gülüyorsun''

''Tamam, söyle açıklayayım soru cevap yapacağız''

Fazla tepki vererek gülmemden kaynaklı sanırım ki Ayaz;

''İstemezsen oynamaya biliriz, ben eğleneceğimizi düşündüğüm için teklif ettim''

''Hayır, hayır, hoşuma gittiği için öyle bir tepki verdim. Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim. Hadi başlayalım heyecan yaptım''