ikinci bolum

492 292 140
                                    

bir hafta sonra ablam ın mezuniyet töreni vardı. beni de mezuniyet törenine götürmek istiyordu. bu yüzden annem ve babama isteğini bildirdi. ailem bu isteğe çok ağır karşı çıktı. benim yüzümden ablam çok kötü bir şekilde azar işiti. bu beni baya üzüntüye uğratmıştı. ben hemen odama gittim,artık çok sıkılmıştım, çok bıkmıştım. her şeye rağmen hala teselli etmeye gücüm kalmadı. iyice gücüm yetmiyordu bu olanlara karşı. neyse ablam ın mezuniyet günü geldi ve çatı ablam hazırlanırken ona hayranlıkla bakıyordum ne kadarda güzel olmuştu resmen Abla mı kıskanıyordum. Ablam hazırlandıktan sonra bana baktı
- sen hazırlanmıyormusun?

- hayır, annem ve babam izin vermediler. Hemde gelecek olsam da benim giyecek hiç birşeyim yok ve ben gelirsem sende rezil olursun, Bende ha gerçi ben zaten olmuşum olacağım kadar o ayrı mesela.

-öyle düşünme sen beni niye rezil edesin ki hem sen rezil olacak birşey yapmadin asıl rezillik yapanlar seni bu duruma düşürenler. seninle böyle bir anlaşma yapalım

- nasıl bir anlaşmaymış?

- sana benim dolabımdan birşeyler ayarlayalım. eğer hazırlandıktan sonra kendini beğenmezsen seni götürmeyeceğim. Tamam mı itiraz istemiyorum.

Abla mı kırmamak için kabul ettim çok heyecanlanmıştım. hayatımda ilk defa güzel görünecektim.
aradan bir saat geçti bana artık hazırsınız prensesim demişti. prensesim kelimesi beni baya derinden etkilemişti. aynayı bana çevirdiginde kendimi görür görmez olmayan dilimi yuttum. kendimi beğendimi anlatmıştı ama ben onu rezil etmek istemedigimden ve annemle babamın bana söylediklerinden sonra gitmek istemiyordum. ama ablam buna karşı çıktı ve beni mezuniyete götürdü. çok heyecanlıydım. ilk defa bu tür bir ortamda bulunuyorum. bu durum beni çok etkilemiştir. biz içeriye girer girmez herkezin gözü bizim üzerimizdeydi. ben herkezin ablama baktığını düşünürken meğerse bana bakıyorlarmış. ben ne yapacağımı bilemiyordum. bu durumdan en çok ablam mutlu olmuştu. çünkü onun istediği de  buydu. beni bir masaya otururtup  kendisi arkadaşlarıyla buluşmak için arkadaşlarının yanına gitti ve ben masada yalnız kalmıştım. zaten masada yalnız kalmam çok uzun sürmedi. yanıma bir adam geldi ve bana hayatımı degiştirebilecek şeyler söyleyeceğini söyledi. bende hemen heyecanla

---tabi buyrun dinliyorum

--- burada olmaz hayatın değişecek diyorum sen bana burada söyle diyorsun kusura bakma ama ben burada söyleyemem benim söylediklerini duymak istiyorsan benimle gel

dedi. bende saf,  bir o kadar da heyecanlı olduğum için kabul ettim ve adamı takip ettim. adam arabaya binmem gerektiğini söyledi bende hemen ön koltuğa oturdum. beni bir uçurumun kenarına getirmişti.

- evet sizi dinliyorum

- sana söyleyeceklerim çok ağır ama lütfen benim sözümü kesmeden dinle sonra ne olacağını anlayacaksın dedi.








insallah guzle yazmisimdir yorumlarinizi sabirsizlikla bekliyor olucam ve kusuara bakmayin ikinci bolumu uzun surenin ardindan yayinladimin icim. ne demisler gec olsun guc olmasin☺☺

sıra bendeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin