3.BÖLÜM: Anne!

176 127 22
                                    

MEDYADA; PAMİR SOYLU

İthaf;veysidogan7

MERHABALAR;
BÖLÜMLERİ ELİMDEN GELDİĞİNCE HIZLI ATMAYA ÇALIŞIYORUM SİZDEN TEK İSTEDİĞİM ŞEY; BÖLÜM GÜZEL VEYA KÖTÜYSE YORUM YAPIP OYLAMANIZ. FAZLA UZATMAYACAĞIM İYİ OKUMALAR
😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊

ELİS'TEN;

Eve varana kadar tüm çabalarıma rağmen Eylül'ün ağzından laf almaya çalışsamda ağzını bıçak açmamıştı. Bu yaptığına her ne kadar sinirlensemde onunda çok fazla birşey bildiğini düşünmüyordum.

Eve vardığımızda Ahmet abi'nin edişeli bakışlarıyla karşılaşacağımı tahmin etmemiştim. Ona bakıp açıklama iştediğimi belirtince açıklama yapmadan elimde tutuğum araba anahtarına uzandı.

Eve doğru seri adımlarala ilerleyen kızlara yetişmek için hızla arkalarından koştum. Ebru'nun çaldığı kapının hemen açılmasıyla kendimizi eve attık. Salona gelince adım atmayı bırakın gözlerimizi bile kırpamadık. Annem saçı başı dağınık, gözleri kan çanağına dönmüş,makyajı akmış bir şekilde salonun ortasında yere oturmuştu. Salondan bahsetmiyorum bile tüm eşyalar kırılmış dağılmıştı. Koltukların minderleri parçalanmıştı.

Gördüklerimizden sonra etrafı incelemeyi bırakıp kendine ilk gelen Yasemin ''Teyze İymisin? Ne oldu? Neden ağlıyorsun?'' Gibi sorularını sıralayınca,annem hıçkırıklara boğuldu.

Eylül ağlayarak annemin yanına çökünce koşarak yanlarına gittim. Annem'in '' B-ben öyle olacağını b-bilmiyordum geri geleceğini b-bilmiyordum ta-tanımıyordum ki yemin ederim ta-tanımıyordum gözümün önündeymiş ama ama tanımıyordum m-mektup ee-evet m-mektup gön-göndermişti bilemezdik ki bilemezdik E-Elis Elis yemin ederim tanımıyorduk Ey-Eylül iç-'' annem'in hıçkırıkları yüzünden boğuk çıkan cümleleri yarım kalınca benim ve kızların teselli cümleleride yarım kalmıştı çünkü annem kollarımıza yığılmıştı.

Eylül boğazı yırtılırcasına ''Ahmet abiii koş annem.'' Diye bağırmasıyla Ahmet abi'nin annemi kucaklayıl hız kesmeden arabaya koşması saniyelerini almıştı. Eylülle arkaya aynı anda koşunca annemin bir tarfına ben bir tarafına Eylül oturdu.
Kızlarda sıkışarak öne oturunca Yasemin''Eniştemi arayacağım'' ve Ebru'nun ''Annemelere haber veriyim.'' Demeleriyle onaylar mırıltılarla onlara karşılık vermiştik.

Eylül annemin dagılmış saçları ve akmış makyajlı yüzünde ellerini gezdirip gözyaşları içinde kulağına birşeyler fısıldamasıyla hıçkırıklarla ağlamaya devam ettim. Ne söylediğini dumuyordum ama dua edip onunla konuşmaya çalışmasını anlıyordum.
Elimin tersiyle gözyaşlarımı silmeye çalışınca Yasemin'in bize hitaben konuşmasıyla kan beynime sıçradı.
''Ulaşlamıyor.'' ''Nasıl ulaşlamıyor bunlar birlikte değillermiydi'' dememle. Ahmet abi'nin ani fren yapmasıyla hastaneye geldigimizi anladım.

Arabadan çıkıp acile koşmaya başladım bu bizim hastaneydi. Acilde tanıdık yüz aramak için etrafıma bakınıyordum ki Selim abi'nin sesiyle irkilerek ona döndüm. ''Abi annem ba-'' daha cümlemi tamamlayamadan Selim abi'nin 'sedye' deyip. Dışarı koşmasıyla bulunduğum yerde cökmemek için buğulanan gözlerimle arkasından koştum. Sedyedeki annemi görünce seri adımlarla yanına yaklaştım ve boşta kalanelini tuttum.
Diğer elini Eylül tutmuştu.

Selim abi'nin''Nasıl oldu'' sorusuna Ebru cevap verdi.'' Bilmiyoruz ki evde değildik. Eve gidince heryeri dağıtmıştı sonra birşeyle söyleyip kucağımıza yığıldı.'' Selim abi ''Tamam o zaman bir bakalım birşey varsa size söylerim.'' Deyip gittmesiyle kendimizi koltuklara attık.

DUA'M (Aşkı Fısıldayan Adam)#Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin