• Bölüm #7

354 25 24
                                    

• Jungkook'un Ağzından:

Jae Rim, Huge'un adamlarının yanındaydı. Onu öylesine merak ediyordum ki, acele ile Namjoon'um olduğu 409 numaralı odaya geldim. Mübarek, otel gibi mekandı.

Kapının yanındaki anahtarı aldığım gibi açmamla, yerde yatan Namjoon'un şaşkınca ayağa kalkması bir oldu.

Hızlıca yanına gidip ellerini çözmeye çalışırken, ellerimi dudaklarıma götürerek sessiz olmasını işaret ettim.

"Anlatacağım Hyung, anlatacağım. Önce şurdan bir çıkalım.."

Ellerini çözmemle ayağa kalktı. Geriye kalma tek şey kaçmaktı. Namjoon Hyung'a baktıktan sonra, derin bir nefes aldım. Jae Rim'i almamız gerekti aşağıdan.

"Jungkook, ne oluyor? Nasıl geldin sen buraya? Huge'un adamları seni görse yaşatmaz!"
"Hyung, bi sus lütfen. Önce Jae Rim'i alalım."

Şaşkınca bana baktı.
"Jae Rim'de kim oluyor?"
Derin bir nefes aldım.

Vaktimiz azdı.
"Sonra, anlatacağım söz ama önce.."

Aşağıdam gelen çığlık sesi ile Namjoon'un bana bakmasıyla, göz göze geldik. Bu ses, Jae Rim'e aitti. İçime dolan, endişe ile beraber alnımdan dökülen terleri umursamadım.

"Jungkook, yoksa düşündüğüm şey mi?"
Namjoon Hyung'un bana bakmasıyla, kafamı sallamakla yetindim. O ise kızgınca bakıyordu.

"Mal mısın lan sen?!"
Bağırması ile, alttan gelen çığlık sesi artık çığlık değil konuşmaya dönüyordu.

Alnımdaki teri silip Namjoon'a döndüm.
"Sen camdan atla, adamlar gelir birazdan. Bende Jae'yi alacağım."

Namjoon Hyung'un bir şey demesine izin vermeyip alt kata inmeye başladım. Jae Rim'in bitkin bedeni gözümün önüne geldiğinde, durdum.

Tüm piçlerin, Jae Rim'in etrafındaydı ve içlerinden biri gelip kalçasına dokunduğu sırada, içki şişelerinden birini adamın kafasına atmamla tüm mekan bana döndü.

Jae Rim, ağlıyordu.
"Jae Rim, git burdan."

Sözümü ikiletmeyip, mekandan çıktığım da üzerime dolan silahlar ile birlikte ne yapacağımı arıyordum. Derken, camdan gelen silah ile birlikte Namjoon Hyung bana sırıttı.

"Eğlence başlıyor mu Beyler?"
Tanrı'm.. Yoksa..

Camdan içeriye atlayan Taehyung ve Jin, ellerindeki silahlar ile bana bakıp sırıttığı zaman şaşkınlık ile beraber içimdeki mutluluğu da gizleyememiştim.

Ama nasıl? Onlar, burada değildi.
"İşte şimdi, eğlencenin ta kendileri geldi."

Tae'nin attığı kahkaha ile birlikte gülümsedim.

• Jae Rim'in Ağzından:

Oradan ayrılır ayrılmaz, göz yaşlarım akmaya başladı. Bana dokunmuşlar, iğrenç ithamlarda bulunmuşlardı. Ben nasıl Jungkook'a güvenebilirdim ki?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 27, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tears • Jeon. JkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin