İrem her gün olduğu gibi bugün de gitar kılıfına bırakılan sarı laleyi almış, yatağının hemen yanındaki vazoya koymuştu. Günlerdir aldığı bu küçük hediye yaptığı işin en güzel ödülüydü belki de, sarı bir lale. Lalelerin vazodaki görüntüsüne hayranlıkla bakarken yarın Sarı Laleler şarkısını söylemeliyim diye geçirdi içinden. Bunları her gün kendisine fark ettirmeden bırakan kişiyi bir hayli merak ediyordu. Belki bu vesileyle tanışırlardı, kim bilir?
Yastığa başını koyduğunda bir hafta önceki gün gelmişti yine aklına. Ulaş'la beraber şarkı dinleyişleri, birbirlerinin gözlerinin içine doğru dürüst bakamayışları.. Ertesi gün olanları Ada'ya anlatırken yüzü pespembe olmuş, heyecandan ne diyeceğini bilememişti bile. Ada ise tek bir söz söylemişti. "Sen aşık olmuşsun."
İrem "Bu kadar çabuk aşık olamam." dese de aşkın bir anda gerçekleştiğine inananlardandı. Tek bir bakış, tek bir söz bile aşık edebilirdi karşısındakine insanı. Ve İrem de Ulaş'ın dış görünüşünden değil de zevklerinden etkilenmişti, konuşmasından, davranışlarından etkilenmişti.
"Uyumadın mı kızım?" diyerek annesi içeri girdiğinde düşüncelerinden sıyrıldı.
"Yok anne, daha yeni yattım zaten."
Zeliha Hanım, İrem'in alnından öpüp "İyi geceler." dedikten sonra odadan çıktı. İrem de uyumak için gözlerini yumdu.
***
"Günaydın Ulaş Bey."
"Günaydın."
"Berrin Hanım geldi, odanızda sizi bekliyor."
Ulaş duyduğu isimle yere çivilenmişti. Sinirlenmemek için gayret etse de başarılı olamamış, gözlerinden ateş fışkırırken odaya adımlamıştı.
"Ne işin var senin burada!?" dedi yüksek sesle.
Berrin ayağa kalkıp kapıyı kapatırken konuştu. "Seninle konuşmaya geldim Ulaş. Lütfen beni bir kere olsun dinle."
"Berrin.." Genç kadına yaklaştı. "Benim senle konuşacak hiçbir şeyim yok! Şimdi buradan hemen git, sinirlerime hakim olamamaktan korkuyorum."
"Nasıl tek seferde silip atabiliyorsun her şeyi?" dedi Berrin ağlamaklı bir sesle. "Gençliğimizi paylaştık seninle beraber. Birazcık ılımlı yakla-"
"Aldatmanın ılımlı yaklaşacak bir tarafı yok Berrin. İlişkimizin bitmesinin sebebi sensin."
"Ulaş özür dil-"
"Bitti Berrin, ben birine aşık oldum."
Berrin duyduğu cümlelerle sessizliğie bürünmüştü. Yıllardır kendisini bıkmadan seven adam bir anlık yokluğunda başkasına nasıl aşık olurdu?
"Beni başından savmak için yapıyorsun."
"Hayır, hatta adı İrem. Ve sana hiç ama hiç benzemiyor."
Başka diyecek bir lafı kalmamıştı Berrin'in. Kapıyı çarparak odadan çıktığında Ulaş derin bir nefes aldı. Artık İrem'le konuşmamın vakti geldi diye düşündü içinden.
***
Hava yavaş yavaş kararırken İrem de arkadaşlarının yanına, İstiklal Caddesi'ne, gelmişti her günki gibi. İçinde farklı bir heyecan vardı bugün.
Seslendireceği şarkıyı arkadaşlarına söyledikten sonra gitarını eline aldı. Uzun zamandır çalmamıştı ama bugün söyleyeceği şarkı onun için bir anlam ifade ediyordu.
"Son, 2, 3!"
Müziğin ezgisiyle girdikten sonra gözleriyle önündeki kalabalığı taradı ilk önce. Kimi aradığını, nasıl birini beklediğini bilmiyordu ama bakıyordu işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sarı Laleler
Short StoryGenç kız, göz kapaklarını araladı ve yıllardır kavuşmayı bekleyen o gözler birbiriyle buluştu. ~ulrem serisi #4 "Uykulu gözlerle döndüm rüyamdan Sana sarı laleler aldım çiçek pazarından Sen olmasan buralara gelemezdim ben Sevemezdim bu şehri anlamaz...