29 EYLÜL 1985
Yaşadığım kasaba herkesin birbirini tanıyacağı kadar küçük. Ama yıllardır devam eden düşmanlıklardan ailemizde payını almış. Yıllar önce kasabanın en varlıklı iki çiftliğinden biriymiş dedemin çiftliği. Tahmin etttiğiniz gibi, diğeride saygıdeğer düşmanlarımız. Ne olmuş ne bitmiş bilmem ama, yılardır o aileden kimseyle karşılaşmayız, konuşmayız.Bazen ablamla kasabanın en işlek yolunda-ne kadar işlek olabilirse-yürüyüşe çıkarız. Ablamın güzelliği kasabada dillere destan. Bir çok yakışıklı ve varlıklı adam evlenmek için ısrar ediyor ama ablamın gönlünde onu her gün daha da tüketen biri var. İmkansız aşk olarak nitelendiriyor, günden güne eriyip bitiyor. Bu adam yıllardır düşmanımız olan ailenin çiftliğinde gördüğümüz adamdan başkası değil. Ablam onu bir saniyeliğine de olsa görmek için sürekli yürüyüşe çıkar, beni de peşinde sürükler. Çiftliğin önünden her geçişimizde, içeride bizim yaşlarımızda iyi giyimli kızlar, erkekler görürürüz. Çınar ağacının altındaki masanın etrafında konuşup gülüşürler. Her yürüyüşte heyecan dolan ablam, her eve dönüşte odasına kapanıp saatlerce ağlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN OĞLU
FantasyHer gece odasındaki pencereden yıldızları seyredip, gökyüzünün prensiyle dans eden Selene, Gecenin Oğluyla tanışana kadar aşka inanmıyordu. İnsanlara yakıştıramadığı aşkı, ay ve yıldızların prensinde bulacaktı. Onun gözlerinde kaybolacak, tüm hücrel...