Multimedia; BatuuuhhYer: Cehennem/ilk katman-ateşte kavrulma qeyf
Zaman: 'yandım anam'a beş dakika
Kahramanlar: vahşi insanobur zebani ve zavallı insan tohumları
Olay: MATEMATİK SINAVI!
Şimdi içinizden diyorsunuz, 'ne diyo bu mal olm ya?' diye, hemen açıklıyorum, sınav haftası geldi. Hatta biliyor musunuz ikinci sınavlar bitmek üzere! Tabi nerden bileceksiniz, anca göt büyütün aq.
Ya ben bunu 'aq, oc, amk' diye diyorum yani Edis Dil Ve Küfür Kurumu olarak telafuzda yanlışa kesinlikle yer yok.
Ağız burun kıvırma bana olmayan yarram, bizde ortam boyle.
Bak konuşturdunuz beni, sizin yüzünüzden on dakikadır yapamadığım tek soruyla uğraşamadım.
Evet canım benim ya, hala çok çalışkanım, kıskandın mı?
Şu 'kıskandın mı?' lafı da küçük kardeşimden ağzıma takıldı. Hatırlatın da bir ara size bizim İstanbul trafiğindeki arabalar gibi bol renkli aile tablomuzu göstereyim.
Ve zil çaldı. Wii aarr dı şeympiyın.
Tabi hoca "Tenefüsünüzü de veriyorum devam edin," derse nah bize şeympiyın, we are not champion, babe. Ya niye 'Tenefüsünüzü veriyorum' duyon ki karı, annamıyom, sen tenefüsümüzü alıyon, okey?
Sonraki ders ingilizce, bünyeyi alıştırıyorum.
" Hocam ben verip çıkmak istiyorum," dedi Berra. Yaa adaşım var benim.
Yanlız vermek çıkmak felan diyince, hayır yani, hoca da kadın.
Töbe allam ck tbe.
Ay ilk iki hafta ben bu kızdan çok çektim yoklama alınırken. Bu ilk haftalar gelmemişti okula, bizde hemen peş peşeyiz bununla sınıf listesinde. Bu listenin sonunda olan mazlum da benim işte. Hoca tabi 'Berra? ' diyince de haliyle 'Burdaaağ' diyorum. Sonra tekrar 'Berra?' diyince yine o zaman 'e burdayım hocam' diyorum. Hocalarda şaşırınca -ve birkaç defa bu yüzden yok yazılınca- iş başa düştü tabi diyerek sınıf listesine baktım. Ya işin ilginç yanı bu kızla numaralarımızda yakın, ki hocalar numaraları söylemiyor bile. Öyle filmlerdeki gibi değil lise haa. Yakın demişken, cidden yakın, o 174 ben 175, o derece yani. Eh ben sınıf listesindeki yerimi tam olarak öğrenince de sınıfı kurtardım, işte böyle.
That's me! It is Edis bitch!
Az önce bir tane daha ingilizcenin ırzına geçme vakası yaşamadım değil mi?
"Hocam yapan yapmıştır şimdiye kadar, çıkalım işte, " arkalardan gelen bu ses, balkanlardan gelen soğuk hava kitlesinin görevini manevi olarak gerçekleştirip, yüreğimize dokundu, içimizi titretti.
Tabi ben hiç eksik kalır mıyım? Of course not, dude. " Aynen hocam ya bence çıkalım zaten on dakikamız var! "
Hoca ' yether be ne çektim sizden kanımı emdiniz dıdısının dıtladıklarım ' bakışı atıp, " Madem bu kadar meraklısınız, tüm sınıfın kâğıtlarını siz toplayın bakalım Elif ve Bartu, " dedi.
Oha onlar kim?
Haa. Anladım. Lanet milattan önce yaşamış kadın. Kesin dinazorları matematik anlatarak öldürdün, yoksa hiçbir şeycikleri olmayacaktı hayvancıların.
" Hocam ben Batu, o da Edis. Bu sınıfta Elif veya Bartu diye birileri yok hocam."
" Her neyse sonuçta anladınız siz onu. Senin adın Edis mi şimdi kızım, o erkek ismi değil mi, yoksa seni erkek mi bekliyorlardı, hahaha! "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Roma(n)tizma
Humor..."Merhaba, benim adım Berra Edis, acaba birşey rica etsem yapabilir misiniz?" dedim şirince gülümseyerek, ah içimde ne fırtınalar kopuyordu! "Hayır," dedi umursamazca. Hah! "Bana baksana sen! Senin eben güzel mi!" "Hey Allahım, çattık iyi mi! Kızı...