4 gün boyunca her okul çıkışında seminer verilecekmiş. Kişisel gelişim uzmanı verecekmiş. Kızlarla derslerin bitmesini bekledik. Cidden çok seviyordum kişisel gelişim kitaplarını, seminerlerini. İlgi alanımdaydı. Ders bitiminde konferans salonuna indik. Üçüncü sırada en soldaydık. İçeride bir uğultu vardı. İçeri Serdar girdi.
“Gençler sessiz! Kişisel gelişim alanında kendi benliğinizin farkına varmanız için seminer ayarladık. Umarım işe yarar. Özge Seyyah kişisel gelişim uzmanı. Kendisi çok yakınım olur. İyi anlaşmanızı umuyorum. Buyur Özge’cim.”
Vıcık vıcık konuşması erkeksi vücuduna bir beden büyük gelmişti. İnadıma yaptığını biliyordum. Bir o kadar inatla umursamıyordum. Kardeşim Semih yanımda oturuyordu. Sürekli kulağına eğilip bir şeyler söylüyordum.
“Semih gözünü seviyim çaktırma bütün ödevlerini yaparım. Gülümse hatta kahkaha at yüzüme aşık aşık bak fln timim miii”
Kulağıma eğilip dediklerimi yapmaya başladı.
“Derdin ne bilmiyorum ama ödev işi çok cazip geldi”
Bunları söylerken eliyle çenemi tutmuş gülümsüyordu.
“Semih şu an bize kim bakiyor görebiliyo musun?”
Hafifce etrafa baktı.
“Valla bacım Serdar hoca dışında kimse bakmıyo”
“Bacım ne ya Allah'ın kekosu!”
Kollarımla birden beline sarıldım. Oda bana sarıldı. Emindim Serdar bunu Hilal'e soracaktı. Seminer bitti ve dışarı çıkacaktık. Herkes Özge karısını alkışlıyordu. Serdar birden yanına gidip Özge’nin belinden tutup sarıldı. Yanaklarından öptü. Hemen ardından gözlerimin içine bakıyordu. Tepkisiz kalmak imkansızdı. Ama bunu becerebilmiştim. Dışarı çıktım.
“Kanka şu kadın seninle konuşmak istiyormuş”
“Nedenmiş o”
“Bilmiyorum vallahi”
Sinirle tekrar içeri girdim. Herkes çıkmıştı neredeyse.
“Beni sormuşsunuz sanırım”
“Evet, Kevser misin?”
“Buyrun”
Hilal'e dışarı çıkmasını söyledi. Kimse yoktu. İyice merak etmiştim.
“Kevser Serdar bana seni az biraz sevdiğini söyledi.”
“Hmm, öyle mi?”
“Sen neler hissediyorsun bilmiyorum ama yaşın çok küçük. Umarım duygun varsa bile belli etmezsin. Çünkü kimse olgun bir yaşıtı varken küçük bir çocukla uğraşmak istemez. Dimi canim?”
“Yani ?”
“Yanisi şu. Serdar'ı seviyorum. Ondan uzak durmanı söylemek istedim. Onunla evlenmek istiyorum hayatımın erkeği o. Ee ne diyosun belli etmiceksin değil mi?”
Çoktan görüşülmüş işler ileriye gitmiş.
“Hayırlı olsun diyorum ne diycem”
Beni alâkadar etmiyordu. Okulumu bitirmek zorundaydım. Doktor olmak istiyordum ve cidden istesem de vaktim yoktu. Kim bana bunları çalışmadan verebilirdi ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayata Dön (Gerçek Bir Aşk Hikâyesi)
RomanceO mu beni farketmiyordu? Yoksa ben mi onu görmezden geliyordum? Peki bu içimi eriten de neydi? O da benim gibi miydi? "Evet çocuklar, bazen istemediğiniz şeyler için kendinizi yapmaya zorlarsınız. Ama bazen de çok istediklerinizin bir yanlış olduğ...