dear diary | sirius black

09

Sevgili Günlük,

DÜNYANIN SONU GELDİ VE BEN BUNA HAZIRLIKLI DEĞİLİM. Selamsız hal hatır sormadan giriyorum biliyorum ama sen de alıştın artık bana o yüzden geçelim bunları. ASIL BOMBAYA BAK!

Yaklaşık bir saat önce tarihi bir an yaşadım, Lily sonunda Potter'ın çıkma teklifini kabul etti. Okuduğunu idrak edemiyorsan tekrar ediyorum, Lily Potter'la çıkmaya başladı. ŞAKA MI? Kıyamet alameti, neler neler görecek daha bu gözler!

Daha önceden bahsettiğim gibi bir aydan fazla süredir zaten bir şeyler dönüyordu da BU DENLİ BÜYÜK BİR ŞEYİN DÖNDÜĞÜ HAKKINDA GRAM FİKRİM YOKTU. Ay gerçekten inanılmaz, akıl almaz olaylar. Abartıyorsun deme abartacağım bir zahmet! Yedi sene ne demek biliyor musun canım, yedi bak anlamıyorsan başka dilde yazayım.

Benim kendi şokumu bırak Potter'ı düşün bir de. Çocuk sanırım kısa süreli felç geçirdi. İnme de inmiş olabilir hangi terimse bilmem de, şakasız beş dakika boyunca çocuk idrak edemedi. En son üç sene önce Quidditch Kupası'nı kaybettiğimiz de böyle görmüştüm onu. Gerçi tek o değil bütün ortak salondakiler olarak şok geçirdik.

Klasik Potter'ın teklifleri diye düşündüğümüzden durumu garipsememiştik bile, hatta Peter Lily'nin reddetme tablosuna ( evet böyle bir tablomuz var) bir çentik daha atmaya bile gidiyordu ki Lily bizi Potter'la beraber felç etti. Ölüm sessizliği oluştu salonda, dile kolay otuz kişiydik orada. İlk kendine gelen Black oldu da Potter'ın üstüne atladı. Onunla beraber hepimiz gerçek dünyaya döndük ki ben de direkt yanlarına attım kendimi.

Bir şekilde Lily'i kenarda köşede kıstırmaya çalıştım ama başarısız oldum, Potter'ın da sevinç naraları ile dolaşması ve Lily'inin üstüne HAYVAN gibi (başkası olsa tatlı bulurdum ama artık en yakın arkadaşımın sevgilisi olduğu için her şeyi batacak bana.) atlaması (sarılması) sağ olsun. Çapulcuların sevinç çığlıkları hala kulaklarımda çınlıyor zaten.

BİR DAKİKA! Patlamalı pişti de son kozumu da kaybettim! Hay bin lanet! Hiç yaramadı bu bana ya! Şaka bir yana hala inanmakta güçlük çekiyorum, anlayacağın üzere. Vay be Lily, sen de bekarlar masasını terk ettin demek! Tek başıma ayakta dimdik duruyorum, ne yaparsın be canım. Bu saatten sona daha başka başımıza ne gelebilir ki?

Sevgiler, Allianne