3. bölüm kaderin cilvesi

34 7 1
                                    

Umudunuzu yitirdiğinizi sandığınız anlarda bile aslında umudun hep var olduğunu bilirdik.

Uyandığımda yanımda duran iki doktor vardı . Neredeydim  ne haldeydim bilemiyorum.  Abim başını öne eşi bakıyordu.  En son ne olmuştu Tulin 'in cenazesi bir çok kişi içimi ferah tutmamı onun ölüler diyarında bir melek olduğunu söyleyip durdu . Sanki bilmiyordumda . Biraz acıyan kolumu tuttum .sızlıyordu.  inleyerek kalkmaya çalıştığımda bana bakan doktorlar beni yatağa yatırdı. " sakin olun !defne hanım. " ağlıyarak " bırakın  beni !" Diye feryat ettim.
...
Bu sefer gerçekten Uyandığımda sınıftaydım.  Ahmet yavaşça saçlarımı okşuyor ve iyi olup olmadığımı soruyordu. İyiydim  iyi olmasına da cenaze gününü bir türlü aklımdan atamıyordum. Ne olmuştu  bana öyle . Annesi bıraktığında bayılan ben gibi olmuştu . Bu sefer ise her şey daha farklıdı.  İlk önce gömüldü.  Sonra ben sinir krizi geçirdim ve  en sonunda hastaneye yatırıldım.  Aradan 2 hafta geçmesine rağmen biraz olsun toparlanamamıştım.  Sakin bir sesle arkamı döndüm.  " defne çıkışta seninle önemli bir şey konuşmam gerekiyor.  Bekle olurmu?  " başımı aşağı yukarı salladım.  Zaten iş yerinden izin almıştım.  Kafamı toplayıp  geri dönmeye karar vermiştim.  Ahmet bir haftadır sürekli yanımdaydı.  Ve söyleyeceği şeyi cidden çok merak ediyordum.  Ne olursa olsun giderdim. Arda artık yanımda oturuyordu. O. Evet  o, o hepimize daha bitikti.  O düştüğünde tutardık yine fakat bu düşüş hepimizde geçerliydi.  Kolları bir haftadan uzun bir süre hareket etmedi. Onun iyileşmesi zaman alacaktı.  Ahmet eskisi kadar kötü şaka yapmıyordu.  Abim okula gelmiyordu.  Bade ise onu özlüyordu.  Telefonlarımıza cevapta vermiyordu.  Yani evde tek başımaydım. İçeri giren Bora ve Yiğit 'e dikkatlice baktım.  Tüm hafta bu böyle oldu zaten .onlar kaçtı ben kovaladım.  Nefessiz kaldığım süre sonucunda onların yanına gittim. " Defne nereye ?"  Cevap vermedim yoksa beni engellerlerdi ." Hiştt baksana bi bana !" Bıkkın bir şekilde bana bakıp," ne var yine ?" Diye sordu . Yine demesinin sebebi bendim . Tüm gün onunla konuşmaya çalışmıştım. 
" özel konu bu Bora gitsin. " bora yine efendilik taslayarak gitti. " ne var ezik . Yoksa bana aşık... " devamını getirmeden ona " kapa çeneni! " diye haykırdım. " ne Olduğunu söylüyor musun ?" Soluğu mu dışarı verip , "Tulin 'in öldürüldüğü gün barda ne işin vardı ?" Gözlerini kaçırdı ve " ben oraya  hergün giderim bebeğim.  " diye geçiştirdi.  Ona bakıp göz devirdim.  Piçti kabul etmeliydi.  "Cıvık Cıvık konuşmaya devam edersen ağzına bir tane çakacağım ona göre !" " keyfin bilir.  " ve gitti . Umursamadım.  Her halde benimde bir planım vardı . Gece bara gidecek ve onların gelip gelmediğine bakacaktım. Sırada oturan bora Yiğit ' e geri dönüş yaptı. Asıl Ezik  onlardı ya. Herneyse ben sırama geri dönerken okuma dersi olmasına şükrettim. Hani şu kitaplardaki ezik kızlar vardır ya , hani şu burslu olanlar . Asla kendimi ezdirmem ,ezdirmezdik  . Ahmet ve ben bu kurala  hala devam ederken Arda kendini geldiği ilk günden bırakmış  ve Hilmi ' yi  bile umursamadı.  Nalan hoca sınıfa girince ayağa kalktık.  Oturan tek kişi bizim Arda olunca gözü onda takıldı.  Sert ve katı bir kadındı kendisi.  "Sen niye ayağa kalkmıyorsun çocuğum.  Kendimi tutamayıp  " hocam o fel..." dinlemezmi birde.  Elini kaldırıp beni susturdu. Herkez bana bakıyordu. Uff " hocam felç kalkamıyor.  " en sonunda döndü ve sertçe bana baktı.  Yanmıştım büyük Yanmıştım.  Yutkunarak başımı önüme eğdim.  " demek felçsin Üzgünüz geçmiş olsun. " demezmi.  Sağ gösterip sol vurdu kadın! " oturun sizde.  Önemli bir konu hakkında konuşacağım.  Ölünün ardından konuşulmaz ama sınıf hocanız olarak konuşuyorum. Olanları müdür bey açıkladı. Başımız sağ olsun gençler - yazar burayı yazarken ağlar - iyi bir kızdı Tulin.  Defne lavaboya gitmek istersen çıkabilirsin.  " ayakta durmalıydım.  " sa-sağolun hocam . " diye mırınkırın ettim . Hoca omzumuzu sıvadı ve " bir an önce atlatmaya bakın çocuklar ." Dedi . Dediği şey olacaktı elbet. Fakat uzun sürücekti 13 yıl az bir zaman dilimi değildi 5 yaşındayken tanışmıştık biz .Teyzem ölmeden önce  iyi bir arkadaşın olsun demişti.  Tabi ki onunla arkadaş olmuştum. O beni sokak kavgamda bulmuştu.  Tabi ki birlikte kavga ediyorduk. Sonra Arda  ve Ahmet ile tanıştık.  Onlar bizim şansımız.  Onlarsız ben bir hiçtim.  Abim en sonunda 5 sene önce bizi Bade ile tanıştırmıştı .Fakat ne olursa olsun o bizden biri gibi olamamıştı.  Bizi sürekli ayırmaya çalışanları döverdi cenk ve Arda.  Düşüncelerimden bir süre sonra sıyrıldığımda elimdeki çürük vişne  veca kitabının son sayfasındaydım. Ve çok pis duygu boşalması yaşıyorum.  Asrın Esila ' dan ayrılamazdı.  Son kelimeyi okuduğumda sıraya çöküp ağlamaya başladım.  Nasıl bir koçum ben , eski broskrosluğumdam bu mu kalmıştı yani . " defne gülüm yapma gözünü seveyim.  Ağlamaktan gözlerinin altı şişti kızarıp kaldı ta en içleri.  " Ahmet her zaman çok düşünceli  bir it olmuştu .İT ne yapayım bende böyleyim  böyle seviyorum işte. Tulin 'e sidikli Arda'ya spaydim derdim.  Ahmet bir yavru gibi  tatlı olduğu içindir itti benim gözümde.  Sidikli ise ben ve Tulin' in 
Arasında birşeydi.  O birinci sınıfa giderken  heyecandan altına işediğini söylerdi  Sanem teyze.  Spaydim  ise bizim kurtarıcımız Arda olduğu içindi.  O böyle betimlemelerden nefret etsede spaydim 'i severdi . Spaydim 'i ilk söylediğimde 12 yaşındaydım.  Tulin ile o zaman çıkmaya başlamışlardı.  " o zaman seni spaydim senide spaydim wife ilan ediyorum . " dediğimde bana çok tuhaf bakmışlardı.  Kahkaha atarak ahmet ile koşarak kaçtığımızda Arda'nın ettiği küfürler boyumuzu aşmıştı.  Sıranın altından kalktığımda zil çalmıştı.  Eve defolup gidebilirim artık. " defne  beklesene beni  !" Ahmet 'e döndüğümde kafam küt diye duvara çarpmış dengemi kaybetmiştim.  " SİKTİR!  "diye çığlık attığım sırada bir eli belimde hissettim.  " Lan yavaş ! "Gözlerim şaşkınlıkla büyüdüğü o anlarda o çocukla karşılaşmanın heyecanı vardı.   " soru işareti ? " " ne ?" Çocuğa kaç gün boyunca düşündükten  sonra soru işareti ismini koymuştum.  " sen iyimisin  ? " " evet Sağol ."  Kaşımın üstü sızlıyordu.  " burada ne işin var senin ? Buradada mı karışma çıktın ünlem !" Diye tısladı.  Kollarının araşındaydım yine. Beni revire götürdükten sonra bekledi.  " ne oldu sana yavrum ?" " kaşını yardı körmüsün ?" Diye sordu sinirle . Takmadım. Çünkü öyle bir yapısı olduğunu düşünmeye başlamıştım.  İşimiz bittiğinde bileğimi tuttu ve ," burada ne işin var ?" Diye sordu .anlattım.  " burada okuyorum.  Sorun mu var?  "  " yok. " kısa ve öz bir cevapladı.  Çok düşünmüş olmalı ! Gözlerimi devirdim ve bir arabanın önünde durduk " ben defne ?" Dedim sorar bir şekilde.   Cevaplamadı.  Ayı " konuşmayı sevmez misin ?" Dedim .sesim boğuk çıkmıştı .yazıklar olsun çantamı yırtmıştım . Kitabım yoktu ! "Kitabımı gören varmı ?" Soru işareti çürük vişne 'mi getirdi.  Ona sıkı sıkıya sarıldım.  "Allah senden razı olsun !" " bunu bu kadar  çok sevdiğini bilseydim yırtardım. " ya kimse bunu yapamaz .Eğer yaparsa onu mahveder ve hayattan Soğuturum.  Kitaba eziyet eden caninin tutuklanması için kanun namına ne yapmam gerekiyorsa yaparım... " devamını getiremeden amacımı anlamış olacaktı ki
" KEREM! ADIM KEREM ! "diye bağırdı onu nasıl konuşturacağımıda öğrendiğime göre gidebilirdim.  Ona yalandan bir gülücük attım. Güleç halim yoktu ...

Bar'a gelmiştim gelmesinede
Kimse yoktu sanırım . Ama ben yinede burada kalacaktım.  sanırım .Çünkü herşey olabilirdi değilmi ? "Yine mi sen ÜNLEM! " Diye bağırdı. Çok içmiştim .başım dönüyordu ve Arda burada değildi. 
" gitmeliyim. Yardım edermisin ? Lütfen soru işareti.  " çantamı alıp üstüme çeki düzen verdim .eteğin  şaftı kaymıştı.  Yalan söylemişti itt yiğitt.! Cüzdanımı çıkartıp içtiğim biranın parasını ödemeye kalktığımda kerem parayı uzattı.  " benim yanımda sakın bunu bir daha yapma .Burası benim mekanım!  " " Ayy seni tutabilirmiyim?  " " Hayır ." "Gıcık soru işareti! " " düzgün konuş  başımı aşağı yukarı salladım . Beynim acıyordu ne bok içtim ben spaydim?
" baş belası ünlem.  Bir siktirip git !" " ben senden neden gideyim ?" Salak diye homurdandı fakat Umursamadım.  Evi tarif edene kadar canım çıktı! "Sağol kerem ! " "kapa çeneni arabaya kussaydın seni tekme -ler atardım. Duyuyor musun Defne!" " Ya diyerek arabadan indik belimde ki elleri kendimi güvende hissettiriyordu . Kaderin cilvesiydi sanırım.

Hellöğğ ilk uzun bölümümüz hayırlı olsun başlama tarihlerini şimdiden itibaren kazıyalım lütfen 😘


Körfez Serisi 1 Acı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin