bölüm 6 kimsesizler matemi

25 7 0
                                    

nefes aldığım her an ölüyordum sanki nefesim beni içine çeken bir girdap olmuştu artık..

eve geldiğim an kusmaya başladım . abim tabiri caize ağzıma sıçtı "ya orası senin neyine ama yok beni dinlemeyeceksin sen . ben her allahın günü senin peşinde koşamam kendine gel defne."  başım yere eğik olduğu için gördüğüm tek şey siyah bir çift çoraptı . elimdeki kahveden bir yudum aldım ve ona baktım . " ben tulin i özledim ve gittim .barmenden meyve suyu istedim fakat bana bunu verdi . sarhoş olmak istemedim. " ona yalan söylediğim için yerin dibine girmek istiyordum . ona  yiğit pezevengini gördüğümü nasıl söylerdim ,düşündükçe çıldırasım geliyor . koltuğa yanıma çöktü ve " sana bakmak zor . babam ölü annem kaçık . düşündükçe teyzeme olan minnet duygum artıyor .beni anlamak zorundasın . biliyorum hala 12. sınıfların arasındayım fakat senden 2 yaş büyüğüm defne ... " sözünü kesip ona sarıldım "bir daha olmayacak ." diye fısıldadım . sırtımı sıvazladı ve " tamam . yat uyu iyi gelir ." dedi .merdivenleri sarsak adımlarla çıkarken onun odasının kapısı kapandı . odamın mavi kapısını açıp yatağıma atladım ,  utançtan geberirken . bir anda yüce bir hisle gitara sarıldım. o hep yanlızlık  sığnağım olmuştu . "güldürmeyen , ağlatmayan , sinsi bir ok öldürmeyen çaresi yok bu yaranın kimde kalır kabukları ...." bir beyazorkideyi nedensizce sevdim . en garip günümde çıkan her şarkı ruhumu barındırdı birden zil çalınca . odadan çıkıp kapıya ulaştım . başımı tuttuğum sırada gördüğüm şey ile nutkum tutuldu . kerem in burada ne işi vardı . "ünlem ..." dedi boğuk sesiile bir adım daha attım ." ... telefonun arabada kalmış . " titrek bir nefesle elindekisiyah telefonumu kavradım . "sağol yani , teşekkür ederim . gözlerini devirdi ve arkasını dönüp gitti . odama çıkarken heycanıma engel olamadım . ne yani arkadaşını kaybettin kendine gel defne . diye mırıldandım kendimi elimdeki mavi bandana ile avuttum . belki ona ait olan birşey yanımda olursa onu daha az özlerd -im değilmi . buna kendim bile inanamazken derin kabusa çekildim ,kimsesizler mateminde süzülürken...   

Her gün yeni bir yalana inanırdı her insan bugün hangi yalana kanacağım  . Okula doğru ilerliyordum gözlerimden uyku akıyordu  sanki hiç uyumamıştım. "Bence kendini çok kasıyorsun sonra boom ağlayıp duruyorsun oluyormu böyle ? Ben sen üzüldüğünde çok mutsuz oluyorum iş yerinde görüşürüz bay😘"  . Nehir 'e öyle arası cevap vermeyi düşünüyordum . " fıstığım !" Arkama döndüğümde yiğit vardı . Ne diyordu bu berduş  " efendim yiğit?" Sırttı ve kolumdan sürükleyerek beni arka bahçeye doğru sürükledi.  "Bana bak okul ikimiz hakkında bir dedikodu çıkarmış . Bu süre zarfında sevgili gibi görünmeliyiz . " yüzüne şaşkınlıkla baktım ve  ," Ne demişler ." Birden kahkaha attı ve " bana kuyruk salladığını söylediler. "  yerin en dibine inmek istedim . Allahım niye ben yani saçma sapan şeylerin içine grip çıkıyorum ya sabır . "Bunun tam tersini yaparak uzak durmamız gerekmezmi ?" Başını iki yana salladı ve " hayır o zamanda lafı duyup geri çekildiğini sanacaklar . " başımı salladım. Ama benimde bir şartım olacaktı elbet bahsedilen  kişi yiğit Boz 'du  . Kendimi güvene alacaktım elbet . Yoksa ona derse yaparsam ben iki güne kalmaz okuldan sürgün edilicektim 'sanki hiç yaşanmamış gibi .' " Bir şartım var . Bu süre içinde istemediğim hiçbirşey olmayacak anladın mı?"  Gözlerini gözlerime dikti ve yavaşça yüzüme eğilip kulağıma şunları fısıldadı . " anlaştık Rapunzel." Onu geri ittirdim ve sinirle suratına diktim gözlerimi " bir yakınlaşma yok ! " " tamam be senin sesinde ne cırtlarmış." Dilimi çıkarttım ve Gördüğüm izel 'ın yanına vardım. "Ev kuşu gelmiş mi?"  Ona kocaman gülümsedim o sırada arkasından el ele tutuşarak geçen kerem ve Aybüke 'yi gördüm . Yüzümün asılmasına engel olamıyordum . Onu neden bu kadar  çok önemsiyordum sanki ? "Hiştt nereye bakıyorsun ? " Izel'in başını çevirmesine engel olduktan hemen sonra  " yemek yiyelimmi? " diye sordum 3. Dersteydik  ve okula keşke girmiş olsaydım . Hem hakkımda söylenen hiçbirşeyi duymamış olur hemde içler acısı manzarayı görmek zorunda kalmazdım . Gözlerimin dolacağını hissettim ve aklımı başka bir konuya verdim .mavi saçlı izel ' e baktım " saçını niye maviye  boyadın?"  Dudaklarını büzerek cevap verdi " Ömer maviyi seviyo , o yüzden boyadım. " allah'ım insanlar sevdikleri için neler yapıyı ben ne yaşıyorum . Benim imtihanında buymuş demek .  Kantin mahşer alanı gibiydi . Kerem emir'de  oradaydı . Ona bakmamaya çalışarak sıraya girdik . "Abi mug  değilmi yiğit gitmiş defne 'ye  çıkma teklifi etmiş . O kadar kavga etmelerine rağmen hemen kabul etmiş !" Ben bu çocuğa uçan tekme atar çift parende ile girerdim . Bu ne ya bu ne !  " defne bu mal tolga ne diyo ?"  Ona en tatlı şekilde gülümseyerek "  ben bilmiyorum şey gitsekmi ? "  "bana bak bakayım !" Kafamı kaldırdığım an bana olan şefkat dolu bakışlarını yakaladım . Bana kocaman sarıldı ve mümkün olduğunca uzun bir süre öyle kaldık . Ara ara gözümden akan taze göz yaşlarımı siliyordu . Taze diyorum çünkü yemin ederim aralıksız  üç ders ağladım . Bir ara röle kendini kaptıran yiğit yanıma geldi ve bana sarıldı . Onun yüzünden bu haldeydim . Ve hiç sevmediğim sigara gibi kokuyordu . Midemin ağzıma gelmesine ramak kala sarılmayı bıraktı beyfendi . Gözlerimi sildim . Bana ağlamamamı  ve bunların geçeceğini söyledi . Klasik söz  ' Aman boş ver bu da gelip geçer ' . Ama onlar bilmez hiçbir şeyin geçmediğini ne kadar özür dilersen dile veya ne kadar hata yaparsan yap o yaşadığını asla unutmazdın . Kalbinin her tarafı yara bere ve kan içinde olursa olsun  o kişiyi seviyorsan affedersin . Bunun başka bir nedeni  yoktur . Ne olabilirki bi çıkarmı ? Bir iş birliğimi ? . Ben bunu asla anlamazdım sevdiklerimi affetme gücünü bulabildim fakat , Ben nefret ettiklerimide hep affettim . Kimse bilmez beni .

Mutluyum senin yanında
Güvendeyim yüzündeki tebessüme bakınca  .
Harikayım sevdiğiminn yanında sevdiğime harika görünmek öyle harika ...
                        JENNİFFER NİVEN H.K
Sırada biraz uyuya kalmıştım . Sınıf bomboştu . Derin bir nefes çektim güzel bir koku vardı . Bir erkek parfümüydü. Çok tanıdık gelen o güzel kökünün sahibini aradım yanı . Başımda uyuya kalmıştı . Saçlarına dokundum . Öyle yumuşaktıki ,  burnuma gelen erkeksi kokusunu derin bir solukta bitirmek Aybüke ''nin  ona dokunmasını engellemek istedim. Ama olmadı çünkü elleri birbirine değmişti bugün . Acı son raddeme  kadar işlemiş beni ruhsuz bırakmaya uğraşıyordu .  " Beni niye kurtardınki sanki . Ne vardı orada ölüp gitseydim . Beni mahvetmek için mi kurtardın Emir ?" Büyük bir yumruyu boğazımdan geçirmeye çalıştım bir işe yaramadı  . Nefesim bana gereksiz  bir yaşama adanmışım gibi geliyordu . Ayağa kalkacağım sırada başım öyle bir döndüki dünya dönüyor ,sallanıyor sandım. " ah !" Yere bıraktım kendimi . Dudaklarımdan kopan iniltimi duyan Emir " siktir ne yapıyorsun Defne !" Diye bağırdı . Gözlerimdeki  pınar kurumamışcasına yine ağlamaya başladım.  Yere benle aynı hizaya gelip beni kucağına alıp boş sınıftan çıktı . Ders beden olmalıydı  . Hıçkırıklarım artınca başımı ona yasladım . Beni ve kendisini kütüphanedeki kanapelere bıraktı . Derin bir nefes aldı . Güçlü ve kaslı kolları beni sardı . " ağlamayı keser misin Defne ?" Bu bir sorudan çok emirdi benim için . Sustum anlamında başımı salladım . " bana ne olduysa baştan sona anlat ." Ona herşeyi anlattım . O beni uzun ve soluksuz bir şekilde dinledikten hemen sonra yanaklarımı  okşadı . Vücudumu istemsizce geri çektim o başka birine aitti bana dokunamazdı  buna izin veremezdim . " istemiyorsan yapmak zorunda değilsin . Hem senin bir sevgilin var onun yanında olman daha iyi olmaz mı?" Ona defol diyorum  çünkü beni gerçekten sevmiyor . Beni hiç kimse sevmedi aslında bir umut sevdi o da yok artık . " Bunu isteyerek yapıyorum defne . Hem sevgilim olduğunu nereden çıkarttın sen ? " Ona bunu söylersem anlardı o yüzden yalan söyledim en kötü yaptığım şey zaten " Berfin söyledi biri değil yanı " güldü " peki hadi seni eve bırakalım." Gözlerine yalvarırcasına baktım hala kucağındaydım belimi sımsıkı tutmuş bırakmıyordu . Bırakmasını istemezdim zaten " senin sevgilin yok mu ." Cevap vermeden beni elimden tutarak arabaya bindirdi . Radyoyu açtı . ' let me down slowly 'çalıyordu . O kadar mutluydum ki bir anda alttan alta mutluluğum artıyor fakat belli etmiyordum . Yol boyunca bakışlarımız kesişip durdu. En son utanarak kafamı cama çevirdiğimde evin önüne gelmiştik . " hadi inmeyi bekliyorsun ?" Omzumu silktim dudaklarımı büzdüm ve " her şey için teşekkür ederim . Boktan hayat hikayemi dinledin  gece gece . Artık benden uzak durursun falan. Aman be hadi baybay ... " cümlemin devamını getiremedim dudakları burnuma değdi . Ve nefesimi kesti pezevenk . Yüzünü yüzümden çekmeden  " hayır senden utanmadım veya tiksinmedim aslına bakarsan sikimde bile değiller ben seni merak ediyorum  yarın seni ben ağlıcam hazır ol. " burnunu son birkez saçlarıma daldırdı istem dışı gözlerimi kapattım. Ah bunu yapmamalıydı . Alışırdım ben ona . Arabadan hızlı bir şekilde indikten sonra koşarak zili çaldım . Ben içeri girdikten sonra gitti . " Ne oldu lan?" " hiç birşey abi . İyi geceler ." " sanada defne hanım !" Yutkunarak merdivenleri çıktım . Ne yapmıştı o öyle . Beni öldürmek falan mı istiyordu . Ona birşey niye demedim allah'ım nasıl bir salağım yarabbim . Şimdi ne yapıcağım Ben?
 

Körfez Serisi 1 Acı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin