~1~

29 10 0
                                    

(2012-AMERİKA)

Genç adam çok mutluydu, sevdiği kadınla vakit geçirmeyi çok seviyordu.

Gülümseyerek “Seni eve bırakayım mı Liz?” diye sordu.

 “Hayır!” diye telaşla bağırdı Elizabeth.

Christopher şaşkın bir şekilde “N..neden?” dedi bir yandan da Elizabeth’in neden bağırdığını anlamaya çalışarak.

“Şey… ben özür dilerim, başka bir şey düşünüyordum ama yinede ben giderim, teşekkürler.” dedi Elizabeth zoraki bir gülümsemeyle. Genç adamın, dudağına hızlıca bir öpücük kondurup evinin yoluna doğru yürümeye başladı genç kadın.

       

        Birden etrafı karardı Christopher’ın boşlukta gibiydi, sonra birden karanlıklar arasında Elizabeth’i gördü ve ona doğru koşmaya başladı ama bir türlü ulaşamıyordu. Sonra aniden etrafındaki görüntü geri geldi, aynı yerdeydi ve hemen yanında iki kişi vardı biri Elizabeth diğeri kendisiydi ve konuşuyorlardı. Elizabeth bağırınca Christopher daha dikkatli izlemeye   -dinlemeye- başladı ne konuştuklarını anlamak için.

"Sevmiyorum seni! neden anlamıyorsun!"

"Hayır! hayır! sevmediğini söyleme! sevdiğini biliyorum bırakamazsın beni!"

" Ben seni değil Edward'ı seviyorum! Anlıyor musun seni değil!"

"Sana inanmıyorum yaşadığımız onca güzel şeyler yalan... yalan olamaz"

"Güzel değil mükemmeldi fakat ben mükemmel bi yaşamı değil Aşkımla yaşamak istiyorum"

"Sen benimsin bir başkasının değil!"

"Üzgünüm Christopher ama BİTTİ!"

"Hayır! bitmedi bitemez! her ne olursa olsun seni bırakmayacağım Elizabeth, benim olmuyorsan Edward'ın da bir başkasının da olamayacaksın! karşına kim çıkarsa, yanında kim olursa onu öldüreceğim!" diye bağırırken Christopher, çoktan gitmişti Elizabeth bir daha dönmemek üzere...

                Gözlerini korkuyla açtı Christopher, ter içinde kalmıştı, yine aynı rüyalar, rüya değil kabus gibi geliyordu resmen, nefret ediyordu bundan, geçmişini her gece görmekten yeniden yaşamaktan bıkmıştı. Yüz yıl önce yaşadıklarını tekrar yaşamak acı veriyordu aslında. Yıllardır aynı rüyaları görüyordu ama hala alışamamıştı. Bu rüyaları görmesini sağlayan şey kanındaki lanetti, vampir olduktan sonra ortaya çıkan bir lanet, bir türlü kurtulamadığı ve bir tek geçmişi yaşamakla kalmayıp, hayatını değiştiren, kadınlardan nefret etmesine neden olan bir lanet ama diğer yandan da onu diğer bütün yaratıklardan güçlü kılan bir lanetti bu.

                Bunları düşünmeyi bırakıp saate baktı daha erken olduğunu görüp banyoya yöneldi. Bugün yeni bir hayata adım atacaktı ve de yeni bir ülkeye, belki de hayatındaki bu monotonluğu ve kinini, nefretini orada -yeni bir hayata başlayacağı Türkiye’de- azaltabilirdi.

               

“Ne yapmayı planlıyorsun Rick? Onunla mı gideceğiz? Yapma onu güçsüzleştirmek istiyoruz değil mi, o yüzden Elizabeth’i bulmamız gerek ve o da İngiltere’de Türkiye’de değil!”

“Sakin olur musun Lei. Merak etme Elizabeth’i bulacağız ama ilk önce bize tamamen güvenmesi gerek unutma, özelliklede sana eğer benimle olmasan senin de kanını kurutmuştu, biliyorsun değil mi. Onunla Türkiye’ye gidiceğiz ama bir yandan da İngiltere’de ki araştırmamıza devam edeceğiz.”

Lanetin AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin