YelizMelisa’nın güzel şarkı söylediğini biliyordum ama bu kadarda iyi olduğunu bilmiyordum muhteşem söylemiş ve harika çalmıştı. Dinleyen herkes etkilenmişti ama neden ağlamıştı ve kime bakmıştı anlamamıştım, çünkü gözlerimi ondan alamıyordum. Ada’nın da bende bir farkı yoktu. İkimiz de birbirimize bakıp hazırlık odasına koştuk ama orada yoktu ağladığına göre ya bahçeye hava almaya çıkmıştı ya da lavaboya gitmişti.
Ada’ya “Sen bahçeye bak bende lavaboya bakacağım.” diyerek onu bahçeye yönlendirdim ve bende merdivenleri çıkmaya başladım. Kapıyı açar açmaz ağlamaktan kızaran gözlerle karşılaştım ve hemen yanına gidip sarıldım. Melisa ağlamışsa gerçekten bir şey vardır çünkü şimdiye kadar ağladığını çok ama çok nadir gördüm. Melisa sarılmamla biraz daha ağladıktan sonra kafasını kaldırdı ve “Ben… ben özür dilerim.” dedi. Anlamayan gözlerle “Neden?” dedim.
İlk dediğinin saçmalığını anlar bir şekilde bakıp sonrada gülmeye çalışarak “Ağlayarak üzerini mahvettim baksana.” dediğinde şöyle bir üstüme sonrada tekrar Melisa’ya bakıp “Saçmalamasan diyorum.” dedim ve ikimizde gülmeye başladık. Sanırım o heyecanın bitimindeki duygu karmaşasına gülüyordu, ben ise Melisa’nın tepkilerine gülüyordum. “Eveet asıl sorumuza dönelim, neden ağladın ve kaçtın bakalım?” dedim.
“Şey... ben şarkıyı berbat ettiğimi düşündüm ve sanırım biraz da utandım sizlere bakınca, ondan kaçtım, ağladım çünkü şarkı duygusal, kızım senin hiç mi duygun yok, nasıl ağlamadınız?” dedi, bana pek inandırıcı gelmedi ağlayıp kaçmak farklı bir durum şarkıdan ağlamak farklı bir durum ama fazla üstüne gitmek istemeyerek “Tamam öyle olsun bakalım… Haa bu arada şarkıyı berbat etmek mi? Muhteşem söyledin.” dedim gülümseyerek ve lavabodan çıktık.
Ada
Bahçeye çıktığımda etrafa bakındım ama Melisa’yı değil de görmek istesem karşıma çıkmayacak birini gördüm ve heyecanla onun yanına gittim. “Dediğim kadardan da daha iyiymiş değil mi?” dedim gülümseyerek ve yanına oturdum. Başını kaldırıp bana bakınca ağladığını fark ettim, çok mu duygulanmıştı acaba? Gerçekten de duygu verici söylemişti, hakkını yemeyelim şimdi. “Evet, çok iyiydi, dediğinden de iyi.” diyerek sorumu yanıtsız bırakmadı ve oda gülümsedi ama konuşmak istemediği gözlerinden de gülümsemesinden de belli oluyordu.
Bende daha fazla rahatsız etmemek için hem Melisa’yı da bulmam gerekiyordu, ayağa kalktım ve “Rahatsız ettiysem özür dilerim, görüşürüz.” diyerek arkamı dönüp gidecekken kolumdan tutup –ki bu dokunuş aşırı heyecanlanmama neden olmuştu- ona dönmemi sağladı “Önemli değil hem rahatsız ettiğini nereden çıkardın? İstersen otur konuşalım ya da okul dışına çıkıp bir şeyler yapalım?” dedi içten ve sıcak bir gülümsemeyle.
Bu bana ikinci çıkma teklifi gibi bir şey oluyor ve ben bu seferde Melisa yüzünden geri çevirmek zorunda kalıyorum. “Çok isterim ama arkadaşım Melisa’yı bulmam gerekiyor, sonuçlar açıklanmadan.” dedim gülmeye çalışarak. Oda kolumu bırakıp “Tamam. başka zaman?” dedi soru sorarcasına ama yüz ifadesi düşmüştü. Bende olumlu anlamda başımı sallayıp arkamda yakışıklı olan biricik Soner’imi bırakıp okula döndüm ve koşarak içeri girdim. Ne çabuk benim Soner’im olmuştu bu çocuk, ah ah ilk görüşte aşk işte diyerek ve tabiî ki saçmaladığımı fark ederek Yeliz’in Melisa’yı bulduğunu umarak çok amaçlı salona geri döndüm.
İkisi de gülerek bir şeyler konuşuyorlardı ki Melisa’nın üstüne atlayarak “İki saattir ben seni arayayım, sen burada sohbet et hanım efendi, nerdeydin sen bakayım?” diye sitem ederken, kızı hem düşürdüm hem de hesap soruyorum şu işe bak neyse ikimiz de düşmüştük sonuçta ve ikimiz de yerden kalkıp üstümüze çeki düzen verdikten sonra “Kızım sen salak mısın? Ne yapıyorsun? Adam gibi gelip sorsana.” dedi sinirle Melisa, Yeliz de aynı şekilde bakışlarıyla beni eziyordu ve tabiî ki düşmemizden dolayı herkes bize bakıyordu, Melis bunu fark edip herkese öldürücü bakışlarını sunduktan sonra herkes işine döndü.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetin Aşkı
FantasíaFarklı şehirler, Farklı hayatlar, Birbirinden uzak olması gereken iki kişi Ama Birinin şehrini değiştirmesi Diğerinin hayatının değişmesi demek. Böylece bir olacak her iki yaşam. ..Kin, nefret, kan dolu bir kalbi Sevgi, cesaret dolu, masum bir kalp...