🥀

7.1K 210 654
                                    

Nato toplantısından yeni ayrılmış evime doğru ıssız sokaklarda yürüyordum. Lanet Amerika. Nato'dan ayrılırdım fakat halkım isyan çıkarabilirdi ve ben bunu riske atma hevesinde değildim. Ah, keşke babalarım ve dedelerim gibi şanlı bir imparatorluk olabilseydim.

Uzun sokaklarda böyle yürümeye ve söylenmeye devam ettim. Evime yaklaşmıştım. Evim mükemmel değil ama kötü olduğunu da söyleyemem. Her gece kurt ulumaları ve güzel şanlı aya bakarak uyuyordum. Kuzey kıbrıs ve Azerbaycan benimle birlikteydi. Bazen diğer kardeş ülkeler ziyaretimize geliyordu. Kırgızıtan, Türkmenistan, Kazakistan, Özbekistan. Bazen Güney Kore veya Pakistan'da geliyordu. Dürüst olmam gerekirse bazı komşularımla aram pek iyi değil. Özellikle Yunanistan, Ermenistan ve GKRY.

Kafamda bu düşünceler dolu iken cebimden anahtarlığı çıkatıyorum.
Doğru anahtarı bulmak biraz zamanımı alıyor. Anahtarı bulunca kapıyı yavaşca açıyorum. İçeriye adımımı attığımda kalbimin eriğeceği bir manzara ile karşılaşıyorum. Azerbaycan Kuzey Kıbrısı uyutmak için kucağına almıştı ama sonrasında ikiside uyku denen bu güzelim şeye dayanamayıp gözlerini kapatmışlardı.
Çok tatlı görünüyorlardı. Herneyse onları uyandıyamazdım. Kıbrıs'ı kucağıma alıp odasına götürdüm ve yatağa bıraktım. Örtüsünü üstüne örttüm. Çok masum görünüyordu. Keşke gerçekde de öyle masum görünse. "Tam bir canavar" dedim ve hafiften sırıttım. Sırada Azer vardı. Azeri tam sırtlamış odaya götürüyordum ki konuşmaya başladı.

"R-Rusya? H-hayır yine sömürgen olmak, SSCB'ye katılmak istemıyorum!"

Sesi gerçekten korkmuş gibi çıkıyordu. Her kelimesinde kekeliyor ve terliyordu. Onu uyandırmak istemiyordum, çok güzel uyuyordu ama uyandırmasam kabusu devam edecekti. Yavaş ve en nazik sesimle yavaşca onu dürterken.

"Şşş Azer uyan. Azer? Azerbaycan."

Gözlerini hızlıca açmıştı. Kabustan korktuğu her halinden belliydi. Gözlerinin yanlarında bir iki damla gözyaşı vardı. Ürkek gözlerle bana baktı ve kıvrak bir şekilde sarıldı. Bende ona geri sarıldım. Kardeşimi böyle görmek beni en az onun kadar üzmüş ve sarsmıştı. Kafasını severek onu kucağıma aldım ve odasına  götürdüm. Yatağa bıraktım ve yanına oturdum. Ellerini tuttum ve bana bakmasını sağladım.

"Azerbaycan bu gözyaşlarının sebebi nedir? Rüyanda ne gördün?"

Sonra şakacı bir tavırla

"Yoksa Japonya Ermenistan ile seni mi shiplemeye başladı?(!)"

Azerbaycan hafıften sırıtarak konuşmaya başladı

"Abii, dalga geçmeyi bırak. Ondan nefret ettiğimi biliyorsun"

Başımı salladım ve hafiften güldüm sonra.

"Eee? O zaman ne olduğunu benden saklayacak mısın? Rüyanda Rusya dediğini duydum. Onun o kadar kötü biri olduğunu düşünmüyorum" dedim. Azerbaycan tedirgin olmuş gözlerle bana baktı.

"Ne?!! Nerden biliyorsun?" dedi

Sanki beni o konudan caydırmaya çalışıyormuş gibi. Ahh tatlı Azerbaycan abilerin kardeşleri hakkında herşeyi bildiğini ne zaman anlayacaksın. Kaşımın birini kaldırdım ve kollarımı kavuşturdum.

"Canım uykunda konuşuyorsun ama şansın varmış hepsini duyamadım şimdi anlat bakalım hepsini.

Azerbaycan derin bir nefes alıp rüyasını bana anlattı. Amerika'nın Rusra'yı zorladığını. Rusyanın da bu nedenden dolayı SSCB'yi yeniden kurduğunu ve Azerbaycan'ın yine onun sömurgesi olmasını (zorla) istiyordu.

"Merak etme Azerbaycan böyle birşey olmayacak. Olmasınıa asla izin vermeyeceğim."

Azerbaycan ıslak gözlerle bana baktı
"Peki ya-"

Just For You  ~💕Russia X Turkey Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin