Taehyung'un bakış açısı:
"Başka bir şey var mıdır?" diye sordum, mavi kalemi dişlerim arasına yerleştirip, hafifçe çiğnerken.
Odamın zemininde oturuyordum, sırtımı yatağıma yaslamıştım ki bu sırada da Jimin yatağımın üzerinde uzanıp, durmak bilmeksizin mesajlaşıyordu.
"Dostum, orospu muyum, ben ne bileyim?" diye cevaplamış, ellerini kırmızı saçlarına geçirmişti.
Fetiş listesi çıkarmakla meşguldüm, iddiayı kaybettiğimden Jungkook üzerinde deneyecek çok fazla şeyim olduğunu biliyordum. Fikirlerim tükenmek üzereydi ve yanımdaki cüce de hiç yardımcı olmuyordu.
"Oh, öyle mi? O halde kiminle yazışıyorsun?" diye sordum dalga geçer bir tonda. Bana kaçamak bakışlar atarken öksürmeye ve de tuhaf tuhaf gülmeye başlamıştı. Bu saçmalığa bir son vermesi için sıkkın bir ifadeyle bakmıştım ona.
"K-Kimseyle yazışmıyorum, neden bahsediyorsun sen?" Gözlerimi kıstıktan sonra üzerine atladım ve telefonunu almaya çalıştım.
"HAAAYIIR, KES ŞUNU, BU BENİM ÖZELİM!!!" Tiz ses tonuyla bağırıyor oluşu yüzünden kafamı çevirmiş ama üzerinden kalkmamıştım.
"PARK SİKİTİĞİMİN JİMİN'İ, ŞU LANET TELEFONU BANA VER!" diye bağırdım hâla telefonu almaya uğraşırken.
"YO-HAYIIRRR, DUUR!"
Telefonunu kaptığım gibi koşup odamdaki banyoya girmiş, içeri giremesin diye de kapıyı kilitlemiştim. Sonunda telefona bakarken derin derin nefes alıyordum. Jimin'in kime yazıştığına baktım ve-
"Babacık YoongAss?" dedim seslice, Yoongi'nin benzersiz takma adına bakarak.
"YAHHHH! KİM TAEHYUNG, KAPIYI AÇ!"
Bugünün mesaj başlangıcını bulmak için ekranı kaydırırken Jimin'in dışarıdan bağırışmalarını duyuyordum.
"Çeneni kapamazsan Yoongi'ye geçen seneki penis resmi kazasını söyleyeceğim," dedim, Jimin ile ikimizi birden etkileyen berbat olay karşısında utanmıştım.
Sonunda bağırmayı kestiğinde kapının arkasında, dikkatlice dinlemeye devam ettiğini söyleyebilirdim.
Yoongi yeni bir mesaj yolladığında sırıtmam genişlemişti. Oh, bu çok daha iyisi, diye düşünmüştüm mesaja tıklarken.
"Tahmin et, 'Babacık YoongAss'.... kime mesaj attı?" dedim tiksinmiş bir tonda, hâla bu iğrenç isme alışamamıştım.
"N-Ne? Hayır- Hayır, Taehyung, n'olursunnnnnnn," Jimin'in yalvarışları beni daha da meraklandırmıştı.
"Hmm, diyor ki... 'bebeğim, bu gece kremşantiyi unutma!?!?!?!?" Her gün bizimle oturan fetişçi çiftin mesajlaşmasına karşın gözlerimi kocaman açmıştım.
"Hiçte orospu değilmişsin, kıçımın kaltağı!" dedim ve kapının diğer tarafından yumruk sesleriyle, birer sızlanış duymam bir oldu.
Kapıyı açtığımda yatakta yayılan Jimin'i görmüştüm. "Balıklama havuza atlamış gibi görünüyorsun," demiş, kafamı sallayarak telefonunu yatağa fırlatmıştım.
"Of, bunu yapmak zorunda mıydın?" Yüzü çarşafa gömülü olduğundan kelimeleri boğuk boğuk çıkıyordu.
Güldükten sonra yatağa oturup sırtını patpatladım, gülerek "Bence Yoongi'yi şaşırtıp biraz çilekte götür, hm?" dedim.
Doğrulup enseme yapıştırdı, "Kes sesini."
Biraz tırsarak, telefonuna geri dönen sapkın çocuğa uyuz olmuş bir ifadeyle baktım.
"Tamam, tamam, şaka yapıyordum." deyip, yerden kağıt ve kalemi almış, fetişçi çift sayesinde aklıma gelen bir iki fetişi daha yazmıştım.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my kinky baby boy. [tr]
Fanfiction※【taekook】 "Peki ya... şaplak fantazisi?" "Bilmem... belki de sen keşfetmelisindir." Kim Taehyung, hyungları ile, sessiz, yakışıklı çocuk Jeon Jungkook'un fantazilerini keşfetmesi konusunda bir iddiaya girerse ne olur? Taehyung'un bilmediği şey ise...