Final

7K 609 438
                                        

Evden çıkmış ve daha önce gelmemiş oldukları bu sokakta yürümeye başlamışlardı.

İkisi de nereye gitmeleri gerektiğini bilmiyordu ama ortak kararları gitmek üzerindeydi.

Soner nereye gideceğini bilmese de Ülgen yanında olduğu sürece evinde gibi hissediyordu zaten.

İlk defa dünyada birisine bu kadar bağlanmış kalbi, aklı ve ruhunu tamamen ona teslim etmişti.

Ülgen de yanındaki adamla olduğu için mutluydu. Bunun tek sebebi, içine atıp da yıllarca kimseye söylemediği şeyleri söyleyebileceği biri olması ya da onu duyabilen tek kişi olması değildi.

Bu halde olmalarının sebebi bu olsa da artık o sebepler olmasa bile Soner'i yanında istiyordu.

Birbirleri için yaratılmış gibiydiler. Karşılaşmaları kaderin bir oyunu muydu? Ya da tamamen bir tesadüf müydü bunu kimse bilmezdi.

Çok geçmeden karşıdan birkaç adam görmüşlerdi. Kim olduklarını anladıklarında geri dönüp koşmaya başladılar ama önlerini kesen diğer adamlae yüzünden durmak zorunda kaldılar.

Bu kadar mı gidebilmişlerdi yani?

Soner daha fazla onların saçmalıklarını duymak istemiyordu. Onların piyonu ya da bir deney faresi olmak istemiyordu.

Tek istediği yanındaki adamla mutlu olmaktı. Tek sorunlarının homofobiklerin iğrenç bakışları olmasını istiyordu.

"Bizi rahat bırakın!"

Diye bağırdı tüm gücüyle. Bir işe yarayıp yaramayacağını bilmese de tüm gücüyle direnecekti.

Ülgen biraz korksa da yanındaki kişiye güveniyordu. Onu koruyacağına inanıyordu.

Soner onun düşüncelerini bildiği için daha fazla gücünü toplamak istiyordu.

"Soner, sorun çıkarma ve ondan uzak dur."

"Neden?! Onunla olup olmamam sizi neden ilgilendiriyor."

"Çünkü yeteneğini olumsuz etkiliyor."

"Umrumda değil duymak istediğim tek ses onun sesi."

Adam elini alnına götürdü ve derin bir iç çekti. Eliyle bir işaret yaptıktan sonra konuştu.

"Başka çare bırakmadın."

Adamlardan biri silah çıkardığında korkuyla Ülgen'in önüne geçti.

"Etrafta birsürü bina var hem bu yaptığınız duyulmayacak mı?"

"O binaların hepsi bize ait. Düşünceleri seni yanıltması için kullandık."

Korku bedenini daha fazla sararken hala Ülgen'in elini bırakmamıştı.

Birkaç adam daha gelip Soner'i ondan uzaklaştırmaya çalıştı. Onlara vurarak kurtulmaya çalılıyordu.

Ona zarar gelmemeliydi. Onu korumalıydı. Adamlara karşı gücü yetmemiş, onu uzaklaştırmayı başarmışlardı.

Silahın sesi kulaklarında yankılandığında gözünden bir damla yaş gelmişti. Onu koruyamamıştı.

"Hayır!"

Ülgen gözlerini Soner'in üzerine çıkardı. Tişörtünün üzerindeki kanlara bakmamaya çalışıyordu çünkü kandan korkuyordu.

Soner ölen bir insanın korkunç son düşüncelerini beyninin derinliklerinde hissediyordu. Üstelik bu insan sevdiği adamdı.

Ülgen yavaş yavaş karanlığa karışırken Soner'i ne kadar sevdiğini düşündü ve son nefesini de bıraktı.

Dizlerinin daha fazla dayanamadığını hisseden Soner, yavaşça kendini yere bıraktı ve gözyaşlarının asfalta karışmasına izin verdi.

Sesler birden çoğalmış ve uğultu halindeki sesler yavaş yavaş kulaklarından uzaklaşmaya başlamıştı. Sonsuz bir sessizlik dolmuştu bu sefer kulaklarına.

"Böyle olmasını istemezdim. Ama senin içindi."

Adamın söylediklerini duymuyordu. Ne diyor olabilirdi ki? Ya da söylediklerinin ne önemi vardı ki?

"Neden cevap vermiyorsun?"

Duymadığu şeye nasıl cevap verebilirdi ki? Adamlar sadece dudaklarını oynatıyordu. Sesi hiçbir şekilde beynine ulaşmıyordu.

"Efendim, sinyaller..."

"Ne oldu?"

"Artık tamamen kesildi."

"Ne demek bu! O bizim en önemli deneyimizdi. Şimdi duyamıyor mu yani?"

Soner hala yere bakmaya devam ediyordu. Kafasını kaldırıp gerçekle yüzleşmek istemiyordu. Ülgen'in ölü bedenine bakmak istemiyordu. Artık onun düşğncelerini okuyamadığını kabullenmek istemiyordu.

Duymak istediği tek sesin onun sesi olmasını isterken, bir daha o sesi hiç duyamayacağına inanmak istemiyordu.

"Ondan da kurtulun."

"Emin misiniz."

"Bir işimize yaramaz artık beladan başka hiçbir şeyi yok. Diğerleriyle yetinmeliyiz."

İkinci bir silah sesi patladığında bu sefer Soner'e isabet etmişti. Ülgen'in yanına mı gidecekti?

Yavaşça bedeni yere tamamen düşerken gökyüzüne ve ardından Ülgen'e baktı. Ruhunu ölümün kollarına teslim etmeden önce dünyada sevdiği iki şeye de bakabilmişti...

--

Öncelikle kötü son için üzgünüm...

Genel olarak hikayeyin nasıl bulduğunuzu yazar mısınız?

Sizi seviyorum❤️❤️💗💗💙💙

Duyabilir Misin?(Gay) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin