Sabah uyandığım da sude koltukta değil di evi aramaya başlamıştım ancak neredeyse girdiğim her oda darmadağınıktı en sonunda sudeyi salonda birşeyler karıştırırken buldum
Hazal:sude ne yapıyorsun?
Ağlamaktan kan çanağı olmuş gözleriyle bana dönen sude
Sude:üzgünüm çok üzgünüm
Hazal:sude noldu?
Hazal:sude cevap versene
Sude: o piç herif dün beni sarhoş etti ve kumar oynadık
Hazal:sude bunun için mi ağlıyorsun tanrım!
Sude:o kadar sarhoştum ki bütün paramızı ortaya döktüm ve kaybettim...
Hazal:sude ne?! Şuan şaka yapıyorsun ama komik değil bil istedim!
Sude:hayır şaka değil...
Bunu duymamla hızla odama gidip giyindim
Hazalın giyindiği*
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kapıyı çarpıp hızla yoldan bir taksi çağırdım taehyungu bıraktığım o evi tarif ettim
Vardığımızda hızla kapı açılmıştı ve bir güvenlikçi beni durdurup sorguladı usta yalancılıkla taehyung arkadaşımı görmeye geldim demiştim Sakin birşekilde jiminin nerede olduğunu soracaktım ve onu bulup öldürecektim
Ta ki kahvaltı masasında kahvaltı eden 7 büyük erkeğin arasında o şerefsizi görene kadar.
Hazal:ulan ben seni bitirdim jimin!!
Jimin:pardon anlamadım
Hazal:yaşı daha 18 olan bir kızı delilercesine sarhoş ediyor ve kumara götüyorsun madem öyle elin değmişken becerseydinde!! Ha pislik!
Jimin:kelimelerinize dikkat edin sude kendisi o kadar içti ve bir sürü param var diyip kumar oynamaya başladık kaybetdikçe daha da para yatırdı onu durdurdum ama bana da ağır ithamlarda bulunuyordu!
Hazal:ah sude neden...
Yerin dibine girmiştim gözümden yaşlar süzülüyordu...
J hope:hey iyi misin?
Hazal:ailemden kalan tüm para kumara mı gitti şimdi ha!?
Hem ağlıyordum hemde delilercesine bağırıyordum tek kelime etmeden bahçeden çıktım ve eve kadar yürüyecektim belki çılgınlıktı ama yapacaktım
Saat gecenin 12siydi eve gitmek istemiyordum eğer gidersem sudeyi öldürecektim ben ona güvenmiştim ailemden gelen herşeyi satıp onun mutluluğu için harcadım ancak o kumara sattı beni?
Saate baktığımda 12yi gören ben şaşkınlıkla etrafa bakındım nasıl bu kadar geçmişti ki
Ayaklarım ağrıyordu hatta çok fazla dinlenmem gerekti bu yüzden küçük bir kore yemekleri yapan dükkana oturdum kızarmış tavuk ve 2 şişe soju istedim
