Vanya ile kütüphaneye gidip bütün gerekli kitapları aldık ve odama gittik.
Odamda, rahatça gücümü kullanmayı öğrenebileyim diye kocaman bir masa vardı.
Kitapların hepsini oraya yığdık.
"eğer gücümü daha iyi kullanırsam... Oraya ışınlamabilirim."(ben)
"Ama daha nerede olduğunu bilmiyorsun nasıl gideceksin?" (Vanya)
"İşte bunun için çabalıyorum. Eğer nerede ve hangi zamanda olduğunu tahmin edebilirsem her şey olur..."
"Ama... Bu çok zor..." (Vanya)
"İşte bu yüzden çok çalışacağım. Eğer... Mesela onun bir kıyafeti olduğumu hayal edersem. Ceketi gibi... Bu sayede nerede olduğunu görebilirim ve yakınlara ışınlanırım. Sadece çok çalışmam lazım..."
Dedim ve kitapların sayfalarını çevirmeye başladım.
Biraz sonra duyduğum takırtı ile kafamı kaldırdım.
Sonrasında bunun, bana Five'ın hediye ettiği süs olduğunu anladım.
O süsü camıma takmıştım ve rüzgar estikçe hareket ediyordu.
Ayağa kalkıp süsü evirip çevirdim ve "seni bulacağım Five... Söz veriyorum" dedim. ××× Flashback
O gün uyumamış bütün gün, yarın ki güç sınavına çalışmıştım.
Yani babam aniden gelmiş ve yarın bir akıl sınavı olduğunu söylemişti.
Sadece bir günde gücümüzün özelliklerini nasıl öğrenebilirdik ki...
Ve dolayısıyla aşırı stres olmuştum. Zaten her sınav öncesi bu stresi yaşardım.
Bir elimde kitabımla, hızlı ve gizli adımlarla mutfağa inip sakladığım çikolatadan bir parça aldım ve tam dolabın kapağını kapattığım sırada Five'ı gördüm.
"Burada ne yapıyorsun?" (Ashley m)
"Neden bu kadar streslisin?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Şey yarın bir güç sınavı var ya hani ondan olabilir bak." (Ashley m)
"Hadii ama güçlerini kullanmayı en erken öğrenen sensin" (Five)
"Bi-biliyorum ama öbürküler de çok iyi yani bilmiyorum..." (ben)
"Hem bak sana bir hediye getirdim"
Dedi ve ayağa kalkıp yanıma geldi.
Cebinden bir şey çıkardı.
Bu içinde "M" harfi yazan bir halka ve altındaki birkaç borucuktu.
