18.

409 19 10
                                    

Dakikalar saatleri, saatler günleri kovalayıp durdu . Teyzemler ve herkes evine dönmüş eski düzene girilmişti. Bu süreçte Furkan'ın konuştuğunu Defne'de öğrenmiş neredeyse her gününü burda evde geçiriyor,Furkan'ı konuşturup her şey hakkında fikirlerini almaya çalışıyordu.Furkan halen annesine ve babasına söyle konusunda kararsızdı.Ona bunun nedenini sorduğumda"Annemi tanımıyorsun...Bazı şeyleri öğrenmek ve detayına inmek isteyebilir.Bu yüzden benim de kendimce saklamak istediklerim var.Annemin öğrenmesini istemeyeceğim bi takım sorunlar.Emin ol annem öğrenene kadar beni zorlar." 

Dediklerini anlayışla karşılayabilirim fakat bu nereye kadar gidicekti.Gizli gizli konuşma,gülme,tartışma çabalarımız. Nereye kadar ?Bu konu canımı ne kadar sıksada ona bunu söyleyip darlamak istemiyordum.

Bu arada Mert'le olan gösterimiz bugündü ve son derece heyecanlıydım.Keman çalmak beni bir şeylerde yetenekli olduğum konusunda ikna ediyordu.Bu da kendime olan güvenimi arttırıyor başka şeyler yapmam içinde itekliyordu.

İzlemeye herkes gelicekti.Ama Çağan'ın geleceği konusunda şüpheliydim.gerçi Defne de sahne alıcak belki onun için gelebilirdi . Çağan'ı son gördüğüm günden beri Furkanla ne konuşukları hakkında hiç sohbet etmedik.Söylemek istemediğini sinirlendiğini hatırlatmamamı söyledi .Uzatmadım..

Aynada kendimi iyice süzdüm.Saçlarım uzamış , çok az kilo vermiştim.Eh bu elbise için değerdi .Son birkez parfüm sıktıktan sonra tam arkamı dönmüş odamdan çıkıyordum ki camıma tıklatıldığını işittim.Gözlerimi kıstım ve perde aralağından kimin olduğunu anlamaya çalıştım.Fukan'dı.

"Furkan direkte odama gelebilirdin."

"Eeee evde fazlasıyla insan olunca bu tarz şeyler benim için fazlasıyla risk." belimden tutup kendine çekti.

"Yine sana aldığım parfümü sıkmışsın...Çok güzel kokuyorsun." kafamı boynuna gömerken hafif güümsedim.Aldığı parfüm annemin eskiden kullandığı bir parfümdü . Bunu ona söylemedim çünkü son zamanlarda bana annemi hatırlatacak şeyler yapıp hüzünlendiriyordu ama ardından ben üzüldüğüm için kendisi daha fazla üzülüyordu hem de fazlasıyla pişman oluyordu.

"Buraya beni koklamaya mı geldin?"Güldü.

"Hem evet hem hyr .. Ama asıl amacım sana bir hediye aldım."

"Ahh Furkan bunu şu sıralar çok yapar oldun ..."kulağıma doğru fısıldadı.

"Birlikte olmadığımız zamanların açığını kapatmak istiyorum.Sana almayı düşündüğüm bütün şeyleri almak istiyorum."Kaşlarımı çattım.Bizim birlikte olmadığımız zamanlarda bana karşı hislerimi vardı .

"Ne yani beni o zamanlarda da mı seviyordun?"Boynumu öperken,

"Evet seni her zaman sevdim ilk gördüğüm günden beri senden hoşlanıyorum."

"Hımmm anlat bakalım ilk gördüğün gün ki hislerini.."

"Yaklaşık 5 yıl önce anneler gününde gördüm , annem için son dakika bir şeyler almaya karar vermiştim..Çarşıyı gezerken **** kafenin üst katında en sondaki masada balkon kenarında mor thsirtünle oturuyor ve kahkalar atıyordun.Tabi ben 18'imdeydim ve ergenlere olacağı gibi senden baya etkilenmiştim.."

kaşların daha da çatıldı .Ne yani beni çok öncesinde de mi görmüştü .Annemin sağ olduğu zamanlar . bu beni ufak çaplı şoka uğratırken konuştum,

"Ne yani beni o zamandan beri mi seviyordun?"Kalbim patlıycaktı,

"Evet seni o günden beri bekliyordum.." Ne?! Bu çok olasılıksız geliyordu.

"Eee o zaman niye beni hiç bulmaya çalışmadın? Ve bunları söylemen için doğru gün bugün müydü gerçekten.Senle o kadar vakit geçirdik neden  şimdi." Bu sırada geri çekilmiş ve bir adım ondan uzak duruyordum.Şaşırmıştı ,

" Sa-saçmalama seni bulmaya çalıştım.Ve ve evet bugün söylemek istedim çünkü sana hediye vereceğim şeyle duygusal bir ortam oluşsun istedim.."Biraz gevşedim..

"Tamam sert çıkışım için kusra bakma ama geç kalıcam gösterime."

Hemen cebinden bir kutu çıkardı ve bana uzattı.Gülümseyerek aldım ve yavaşça açtım .Ucunda mor bir kristal taş bulunan sade bir kolyeydi. tedirgince ona sarıldım ve yanağından öptüm . ben mor sevmezdim..

"Teşekkürlerr bu bu çok güzel"Heyecanla,

"Taşın anlamı aşk , sevgi ve mutluluk getirmesi.Bizim için... hem mor sana çok yakışıyor."

"Teşekkü-"Arkadan bana seslenildiğini duymamla Furkan'ı pencereye doğru ittim ve hızla çıkmasını sağladım.Arkamı dönmemle odaya teyzemin girmesi bir oldu.

"Büşraa tatlım hadi ama geç kalıcaz."çantamı alarak kapıya ilerledim,

"Tamam ben hazırım gidelim."

Aslında şuan hiçte hazır değildim . 

....................................................................................

Sahne arkasında herkes sohbet ediyor neler yapacaklarını anlatıyordu.Ben ise gerginlikten dolayı olan mide bulantımı engellemek istercesine oturmuş elimi mideme bastırıyordum.Bu gösterinin gerginliği değildi .Furkan yüzündendi. Aklıma gelen şeyden dolayı kafam çarman çormandı.Defne ve Mert ne kadar neler olduğunu öğrenmeye çalışsada hiç bir şey söylemedim ve sahne sırası bize gelince ölü biçimde sahneye çıktım.

....................................................................................

Batırmıştım.Kafam ve midem iyi olmadığı için çoğu yerde kaçırmış ve Mert'e eşlik edememiştim.O da yetmez gibi gösteri sonunda arkada Mert'ten azar işitmiş ,kavga etmiştim .Eve dönerken de çıtımı çıkarmadım .

....................................................................................

Gece saat 4 olduğunda daha fazla dayanamayacağımı düşünüp kendimi bahçeye attım.Hiç iyi değildim.Yalan söylüyordu.Bana...Akan göz yaşımı silmemle hıçkırık koptu ve ağlamaya başladım. Kendimi durduramıyordum . Elimde sıktığım kolyenin zinciri canımı yakıyordu .

"Büşra... niye ağlıyorsun?!" Bahçeye giren kişinin kim olduğunu bildiğim için arkamı dönmedim . Zaten o hemen yanıma gelmiş kolunu omzuma atmıştı.

"Tatlım yolumda gitmeyen ne ? bak endişelendiriyorsun .Sahnede de iyi değildin.Eğer sorun buysa yani güzel çalamadığını düşünüyorsan ....hayır gayet güzeldi ben çok beğendim .Ne kadar o Mert görüntü kirliliğine sebep olsa bile."

K-A-P-A Ç-E-N-E-N-i . Şu an yüzüne söylemek istediğim tek şeydi .

"İyiyim yok bir şey sadece .. neyse boşver."

"Hayır hayır bana söylemelisin ben senin sevgilinim."Güldüm.

"Öyle mi? Sen de bana yalanının nedenini söylemelisin .."

"Ne ne yalanını?"terliyordum.

"4 yıl önce beni sevdiğin ilk görüşte aşık olduğun yalanını.."Dona kaldı ve gözlerini kaçırdı . Hafif sesimi yükselterek ve parmağımı ona savurarak konuştum.Kolyeyi yüzüne fırlattım..

"Hani hani, sevdiğin 4 yıl önce ölmüştü ha! "

DİLSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin