VIII. Bölüm

19 1 0
                                    

Bazen durmak gerekir, kendini dinlenen gerekir. Kalbini duymaman gerekir çünkü, hep kaybedersin. Aklını kullanmaya çalışırsın mesela ikisi bir arada gitmez, bozguna uğrarsın. Kalbini unut...

Kendini unut, herkesi unut ve baştan yaz. Bu, senin hikayen olsun.

"Yapamam." deme, sen çok güçlüsün.
"Ağlarım." deme, incilerini dökme.
"Özlerim" deme, bizden geçti o işler.
Biz, kurtulmaya çalıştıkca o dipsiz çukura neden çekiliyoruz?

Neden, adımlarımızı korkarak atıyoruz?

Neden, korkularımız ilk bizi buluyor?

Neden?...

Bunları söylemek bana düşmez ama okurlarım gerçekten özel insanlar, görmüş ve geçirmiş insanlar ki saçmalıklarımı anlıyorlar ve düşünüyorlar.

Elinizi yüreğinize koymayın, onlar koymuyor. Kalbinizi dinlemeyin, o sizi dinlemiyor. Önemli olan o kişi değil, sizin ona beslediğniz sevgi, tutku ve hayranlıktır. Ayran değilseniz sayılı kişilere beslersiniz bu duyguları, hakeden veya hakettiğni sandığınız kişilere...

"Yine üzülüyoruz, ne farketti?" emeksiz ve dikensiz elde ettiğiniz şeyler ne olursa olsun ister bir iğne, ister servet olsun. Hiçbir işe yaramaz.

Duygularımızla öyledir aslında, kolay elde ettiğimiz birşeyin değerini bilemeyiz. Kaybedince anlarız...

Size varlığıyla yokluğu bir olan insanlar değil, dağı taşı oynatacak insanlar gerekir. Düşmanın bile akıllısı iyidir, kaybederek öğrenirsiniz. O insanları deneyin, şans verin. Belki size kol kanat gelir, ayağa kaldırır. Hikayenize kahraman olur, size yoldaş olur.

Biraz konuyu dağıtayım, sonları hiç sevmem.
Gözleri tamamen kapalı, masonlar.
Satanic, satanistler.
Beşinci boyut, müslümanlar ve Salih reyiz.
Bizde herşey tamamen ortada iken onlar neden gizli? Bunu tartışmak oldukça zor çünkü, toplum içi derin konuları aynı şeyi düşünüyorsan tartışabilirsin. Farklı fikirler, ülkemizde küfürler ve kavgalar getiriyor.

Ziyadesiyle susuyorum.


GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin