SÖZ VERMİŞTİN

Yoksa Büyü Bozuluyor mu?

Sabah uyandığımda gördüğüm en güzel şey "Selim". Ben uyanana kadar başımda beklemiş, kıyamam. Kahvaltıyı birlikte hazırladık. Tuna ve Ceren uyanmadan başbaşa ikinci kahvaltımızıda yaptık. Annemler Tekirdağ'a gidicez dedi. Ben kahvaltıdan sonra eve gittim. Hiç gitmek istemiyorum Tekirdağ'a , Selim'le hafta sonunu birlikte geçirmeyi planlamıştık. Nasip değilmiş. Orda sürekli telefonda konuştuk. Pazartesiyi hayal ederek burda vakit geçiriyordum. Pazar akşamı eve döndük, kızlarla skaype tan toplu konuşuyorduk, o sırada abim geldi Nur'la kavga etmiş. Nur bir ara Sude'nin kuzeni Ahmet'le çıkmıştı. 'Onunla mı konuşuyor ?' diye bana sordu. Sude de skaype ta olduğu için duydu. 'Ben ağzını ararım Melih abi' dedi. Abim şu Nur'un gerçek yüzünü bir görse artık. Neyse kızlarla konuştuktan sonra hemen uyudum. Selim arardı ama aramadı mesajda atmadı. Alışmışım uyumadan önce onunla konuşmaya. Sabah kalktığımda mesaj attım cevap vermedi. Ertesi gün okula gittim sınıftaydı, okulun giriş kapısında beklerdi beni. Anladım kesin bir sorun oldu bence bana anlatmıyor. Ağzını aradım hiç bir şey demedi. Bi soğuk davranmalar falan. Garip oldu iyice. Sorsam mı acaba? 'Ne oldu?' desem 'bişey yok' der kapatır konuyu. Kızlarda bir sorun olduğunu anladı. 'Kavga mı ettiniz?' dediler. Yani anlattım olanı, ya bir şeyde yok ki. Tuna'nın yanına gittim bir sonraki tenefüs. Onada sordum kem küm etti. Ya bir şey saklıyorlar yada gerçekten bir şey kötü oldu söylemek istemiyorlar. Ama Selim bana fazlasıyla yansıtıyor. Bu durum beni çok rahatsız ediyor. Okul çıkışı Selim'le önceden anlaşmıştık ortak bir arkadaşımızın doğum gününe gidicektik. Unuttu herhalde 'eve bırakıyim' dedi. Hatırlatmak istedim ama belki vazgeçti morali bozuk diye. Eee şimdi ayıp olucak, neyse daha fazla içime de tutamadım söyledim. 'Yok ben istemiyorum' dedi. Umursamazdı sanki. Yada aklı başka yerdeydi. Evin önüne kadar getirdi, içeri girmeden konuşmak istedim 'sonra' dedi. Bende ısrar ettim 'bu böyle nereye kadar devam edicek. Ya bir şey olmuş belli, ama söylemiyorsun ve bana yansıtyorsun. Kırılıyorum. Söyle artık. Benimle paylaşmıycaksın da kiminle paylaşıcaksın? Söyle lütfen' dedim. Elimi tuttu yüzüme fazla bakamadı, ve 'uykusuzum Tuna'yla çok içtik, kafam yerinde değil. Bugün bi dinleniyim, yarına bir şeyim kalmaz' dedi. İnansam mı bilemedim ? Neyse öpüp eve girdim. Sonra öğle yemeği, kızlar, akşam yemeği falan günü öyle geçirdim Selim'le hiç konuşmadan. Yarın oldu, ertesi gün oldu derken 1-2 haftadır soğuk gibi. Yani ben 'soğuksun ne oldu' demeden düzelmiyor. 5 dakika gülümsüyor sonra yine aynı. Ne oluyor ya. Yoksa büyü mü bozuluyor? Kızlarla konuştum sebep bulmaya çalıştık en çok aklıma takılan  "aldatılma" seçeneği ! Umarım öyle bir durum yoktur. Kaldıramam ki. Ya ben onada konduramıyorum zaten. Allah'ım yardım et. Ben elimden geleni yapıyorum. Bu durumu nasıl düzelticem. Gün geçtikçe daha çok üzülüyorum ve artık dayanamadım. Okul çıkışı eve girderken 'bu akşam birlikte yemek yiyelim' dedim. Zar zor 'tamam' dedi. Sorunlarımız çözmek için konuşmak istiyorum. Ama konuşarak çözülecek mi ki? "Yoksa büyü bozuluyor mu?" dedim ya, Allah'ım inşallah bu akşam ona cevap bulurum...