KARIŞIK MESELE

118 4 0
                                    

Selam kızlar umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olur.Şipşirin yorumlarınızı bekliyorum.Gerçekten beni en çok motive eden şey güzel enerjileriniz.Seviyorum sizi.

6. BÖLÜM

Bazen hayatınızda öyle şeyler olur ki tamam dersiniz buraya kadar daha kötüsü olamaz,en kötüsü buydu ve ben en kötüsünü gördüm.Ama öyle olmaz.Hayatın her seferinde daha kötü sürprizleri vardır.Bu sürprizler hayatın bizi en iyiye hazırlama şeklidir.Her kötü günün sonu yağmurdan sonra çıkan gökkuşağı gibi biter.

Tam iki saat yirmi dakika on üç saniye önce aldatıldığını öğrenmiş ve gururu parçalara ayrılmış bir kadındım.Ve iki saatte pek bir şey değişmedi.Berbat kokan hastane yastığına kafamı gömmüş hıçkırıklarımda boğulmayı ya da yok olmayı umuyordum.Göz yaşlarım benden bağımsız yastıkta biçimsiz bir daire oluştururken biri üstündeki pikeyi çekti.Güneş ışığının yaktığı gözlerimi kırpıştırarak karşımdakinin yüzünü netleştirmeye çalıştım.Zalımsın hayınsın! İnsanı ağız tadıyla bir depresyona bile sokmuyonuz ya!Yeminlen yıldım!

"Hemen pikeyi yerine bırak ve defol genç adam yoksa zor kullanmak zorunda kalacağım"

Yüzündeki ukala gülümsemeden ve derin bakan koyu renk gözlerden anladığım kadarıyla bu çipil göz Selim'den başkası değildi.En son fıkra anlatmaya çalıştığında attığım "üstüne kusmama çok az kaldı" bakışıyla onu susturmayı başarmıştım.Ama zalımın oğlu bir türlü rahat durmuyordu!Ne düşük çeneliymiş! Ne pis geyiği vermiş arkadaş ya!

"Sen kaç saattir televizyon izliyorsun Şebnem?"

"Yaşamakta ölmekte ekip işidir Selim o yüzden beni bırak sen devam et"

Ay içime Rıza Baba kaçtı anneciğim!Çıkarın!Ay çok korkuyorum!Ölür müyüm acaba?

"Kalk hadi dışarı çıkıyoruz"

Babam izin vermez Selim....Babam ikimizide öldürür...Ay iyice kafayı yedim! Adam sineklikle sinek öldüremiyor bizi nasıl vursun?Kalk Şebnem kalk beynine kan gitsin biraz!

"Kurtar beni Selim az sonra yüksek doz Arka Sokaklardan öleceğim!"

Yataktan hızla fırlayıp Selim'in arkasına geçtim.

"Düşman tam karşımda ve beni zehirliyor!Koru beni Selim!"

Selim'in gür kahkahası tüm koridorda yankılanınca ben de aptal aptal sırıttım.Bu adamın neşesi bulaşıcı yemin ederim.Kısılan gözlerini görünce benim de gülesim geliyor.Elime yapışmasıyla şaşkın şaşkın suratına baktım.O ise umursamaz bir ifadeyle beni çekiştirerek peşinden sürükledi.Üstümde korkunç sümüklü giysiler, saçım başım birbirine girmiş Medusa'ya dönmüşüm,göz altı torbalarım patates çuvalı gibi Beşiktaş'ın tıklım tıklım sokaklarında yürürken buldum kendimi.Bunu bana yaptırabilecek bir güç olduğunu sanmıyordum ama varmış.Selim'de öküz gücü varmış çünkü.Bileğimi hissetmiyorum şuan.

Marinaya adım attığımızda bileğimin uyuşmuş haline daha fazla katlanamayacağıma karar vermiştim.Artık bir bileğim olmaması büyük bir olasılıktı.

"Selim" dedim inleyerek "Naim Süleymanoğlu haltere bu kadar yüklenmiyordur bırak artık"

"Ha?"

"Ha değil efendim öküzcüm.Bileğimi diyorum ayrılmanız zor olacak ama bıraksan artık"

Derin bir uykudan uyanmış gibi bir ifadeyle bileğimi bıraktı.Nihayet Selim'in öküz pençelerinden kurtulmuş bileğimde toplanan kan özgürlük marşını andırıyordu. Yehuuu nihayet özgürce akabileceğiz diyerek dans eden damarlarımı sakin olmaları için ovuşturdum.

Esas Oğlan (Kaçak Gelinler Kurgusu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin