beni son anda düşmekten kurtarıp kucağına oturttu.
"Yine başaramadım." güldük.
"O gün de beni kurtarmıştın."
"Ben seni her zaman kurtarırım Kırmızı Kafa."
"Mal mısın oğlum?" "Yav şaka ya! Cem gibi tüm şakalarımı açıklamak zorunda mıyım?" "Vallahi buna benzer bir fikri en son orataya attığında sevgili olduk,güvenemiyorum." ikimiz de kıkırdadık. "Diyorum ki;böyle bunların yanında ciddiyiz havalarına mı girsek? "Nasıl yani?" "İşte,gelinlikçiye gittik,düğün tarihi düşünüyoruz,'Ayy bu bebek çok tatlıııı.' ya da 'Sence de birlikte bir hayvan bakmalı mıyız?' veya 'Aynı eve mi çıksak?' gibi." 'İlk defa mantıklı konuşuyorsun,Güven. İlgimi çektin. Detaylar lütfen!" *SABAH* Sabah büyük bir gerginlikle uyandım. Neden bilmiyorum ama akşamki yemek için inanılmaz gergindim.Tuvalete gidip işlerimi halletim. Tam dişlerimi fırçalayacakken telefonuma gelen mesajları görünce duraksadım. Göt Beyinli: geleceğin için çok heyecanlı. saat 8'de beni gelip beni kaldırdı. o saatten be de evde "Gelinim geliyor kalk kalk." diye dolanıyor.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
kıkırdarken cevap yazdım. Kırmızı Kafa: yeni uyandım bir dur ğdödld
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Göt Beyinli;Hassiktir. Göt Beyinli:Çok çirkinsin,korktum. Kırmızı Kafa:Ve sen de gerizekalısın. Göt Beynili:BEKLE O BENİM TİŞÖRTÜM!Gerçekten,bir kıyafet daha ve seni ihbar edeceğim. Kırmızı Kafa:Sen de benimkileri çal ve ödeşelim işte! Göt Beyinli:Evet,kirazlı tişörtün ve minik şortlarınla çok tatlı olabilirim(!) Kırmızı Kafa:İŞTE BENİM OĞLUM! kıkırdayarak telefonumu kilitleyip dişlerimi fırçaladım. Saat çoktan 2 olmuştu bile. Aşağı indiğimde kahvaltı masası toplanıyordu. Kendime kahve doldurup babamın gazetesinin magazin kısmını okumaya başladım. Bir saat aşağıda,ailemle oyalandıktan sonra annem hepimizin hazırlanmasına karar verip bizi odalarımıza gönderdi. Kararsız bir biçimde dolabımın önünde cirit atarken kızları aramak aklıma geldi. Bilgisayarıma ilerleyip bir face time görüşmesi başlattım. Eylül:Hey! Ceren:Allahım hayır! Elif yine dolabının önünde bu konuşmadan bir asır çıkamayacağız. ekrana dil çıkartıp onlara hızlıca bir özet geçtim. Elif:Berkcan ve ailesiyle yemek yiyeceğiz ama ne giyeceğime assla karar veremiyorum. Ceren:Öbüşme mevzusunu açmıyoruz yani-bilerek öbüşme yazdım,saygılar- Elif:Aynen. Eylül:Hmm,şu havalı etek-kazak kombinini yapsan? Ceren:Ve,uzun çorap botların? Elif:Siz.Ef-sa-nesiniz! ekrana öpücükler atarken onlar da övgüleri kabul eden sanatçılar gibi hareketler sergiliyorlardı. Görüşmeyi sonlandırdığımızda,dar,kırmızı-siyah çizgili eteğimi ve koyu kırmızı kazağımı giydim.Altıma giymek için siyah çoraplarıma baktığımda hepsinin kedim Lucifex tarafından imha edildiğini fark ettim. Jartiyerimle bakışırken anlaşılmayacağını düşünüp pes ederek onu giydim.Saçlarıma üstün körü bir fön çektikten sonra çantamı hazırladım. Saat 5 gibi hazırdım. Aşağı indiğimide herkes hazırdı. Botlarımı ayağıma geçirdim ve siyah kabanımı ne olur ne olmaz diye alarak arabaya koştum. Birkaç dakikalık yolculuğun sonunda varmıştık. Zili çaldığımızda kapıyı ailecek açtılar. Dostlarım,o an Berkcan'ın beni süzüşünü görmeniz lazımdı. Burhan amca kafasına hafifçe vurduğunda gülerek içeri geçtik. Herkes ayakkabısını çıkartıp sakince içeri geçerken ben adeta ayakkabımla cebelleşiyordum. UYARI! ÇORAP BOT GİYMEYİN! Evet,gerçekten güzel duruyor olabilir,ama çıkarması tam bir işkence. "Hep siz kızlar bu botu nasıl çıkartıyorsunuz diye merak ediyordum. Anladım ki,siz de çıkartamıyormuşsunuz." gözlerimi kısıp ona baktığımda güldü ve beni ayakkabılığa oturtup önümde diz çöktü.Botun üstünden başlayıp aşağı doğru çekecekken durdu. Botun üst kısımları,üst bacağımın neredeyse tamamını kaplıyordu. Elleri yavaşça bacağımda gezindi. Daha sonra sanki bir şey fark etmiş gibi güldü ve bot çıkarma işlemine devam ederken kulağıma yaklaştı. "Demek artık jartiyer giyiyoruz?" kafasına bri tane patlattığımda güldü. "Demek artık beyin kullan-ah pardon. Sen hiç kullanmıyordun değil mi?" bana dil çıkarttı. Saçlarını karıştırdığımda güldü ve diğer botumu da çıkardı. Botlarla 1.63 olan boyum bir anda kısladığında ikimiz de sırıttık. Beni kolunun altına alarak içeri götürdü. "Gelinim geldi,gelinim gelinim." Şahide anneannemi öptüm. "Anneanne,nasılsın?" "İyiyim yavrum,sen,sen nasılsın?" onunla biraz sohbet ettikten sonra yemek masasına geçtik. "Biz de bir katkımız olsun diye dolma yaptık. Elif yaptı hem de." annem daha ilk andan topu noksana takmıştı. "Ayy,Elif küçüklüğünden beri güzel yemek yapar zaten. Hep kekler kurabiyeler yapardı bize!" dedi Belgin teyze. "Vallahi ben Elif'in en çok yaptığı tavukları seviyorum." dedi Burhan amca. "Ben en çok kurabiyelerini beğeniyorum." "Zaten bu evde ben ve Efe kardeşim hiç sevilmiyoruz,Baran ve Elif geldikten sonra daha da sevilmedik. Ben şahsen Elif'in bütün yemeklerine bayılsam da,adadan onun gitmesini isitiyorum." herkes Berkcan'ın yaptığı espiriye gülerken ellerimiz birleşti. Bana öpücük attığında zorla kıkırdayarak tabağıma döndüm. "Eeeee,Berkcan,artık evlenince doya doya yersin yemekleri." içtiğimiz su ikimizin de boğazında kalsa da zorlukla yuttuk. "Bakın biliyoruz,evlenmemizi istiyorsunuz ancak,biraz yavaş mı gelseniz?" "Yani daha ilişkimiz taze.Bırakın da doya doya yaşayalım." diye destek çıktı Berkcan. Onlar sessizce bizi onaylarken birkaç dakika sonrasında eskiye dönmüşlerdi. Yemekti,espirilerdi derken saat ilerlemişti. Ve bu beni en çok korkutan şeylerden biriydi. Çünkü,Güven ailesinin evinde bir kural vardı. Saat 10'dan sonra kimseye gitmeleri için izin vermiyorlardı. Ve umm,şu an saat gece 1:30'a geliyordu? Abim ve Berkcan'ın tepişmelerini izlerken gülerek başımı iki yana salladım. Ben ve Berkcan'ın olayının aralarını bozmamasına sevinmiştim. Berkcan'la olan planımızı sonraya sakladığımız için şu an eski halimizde iletiyorduk. Berkcan'ın telefonu çaldı. "Bebeğim,telefonuma bakar mısın?" diye seslendi. Arayan Muti'ydi. "Efendim,Muti?" "Yenge,Berkcan orada mı?" "Umm,evet ama pek müsait değil." "Hiiiiii,anladım yenge. Tamam ben sonra ararım.Çok özür dilerim rahatsız ettiğim için,siz işinize bakın." "Sen ne iş-" telefonu kapattığında Berkcan ve abime döndüm. "Siz bugün yemek olduğunu sizin tayfaya söylemediniz mi?" ikisi de durdu. "Yoo." "Niye söyleyelim ki?" dedi abim omuz silkerek. Sonra tekrardan tepişmeye devam ettiler. Kapı bir anda açıldı. "BASILDIK!" diye bağırdılar. "Ah,Berkcan,neden yaptın bunu bana?! Ben seni istemiyordum!" abim,Flash Tv oyuncularından bile daha berbat bir şekilde konuştu. "Ya benimsin ya kara toprağın Efe'ğm!" Burhan amca ve babam güldü. "Yatıyoruz demek için gelmiştik." abim iyi geceler dileyip çıktı. "Sen,ben ve jartiyer bu gece çok eğlenebiliriz." dedi Berkcan ellerini belime sararken. "Şşşş,sakin. Hadi bırak beni de gideyim." dudaklarını büzdü. "Beni burada kalbi kırık bir şekilde bırakmanın acısıyla nasıl uyuyacaksın ha?! SÖYLE BANA ZALIM KIZ SÖYLE!" diyerek beni sarsmaya başladı. "Böyle." dilimi dışarı çıkardım ve gözlerimi kapattım. O ise hızla beni kucağına alıp döndürmeye başladı. Daha sonrasında yatağa fırlatıp 'seksi' hareketlerle kıyafetini çıkartıyormuş gibi yaptı. Ben kıkırdarken kapı açıldı. Gelen Hale teyzeydi. Ben hızla doğrulurken Berkcan'da kafasına geçirdiği tişörtünü çıkardı. "Uh,ben sizi aşağıda sanmıştım.". "İyi geceleer."diyerek koşar adım odadan çıktım. Kendimi misafir odasına attıktan sonra üstümü değiştirdim. Yatağa yattığımda gelen mesajlarla telefonumu elime aldım. Göt Beyinli:Uyudun mu? Kırmızı Kafa:Evet. Göt Beyinli:Çok komiksin ahahahahaah Kırmızı Kafa:Biliyorum :)))))))) tam o sırada çişimin geldiğini hissettim. Yataktan kalkıp tuvalete gideceklen aklıma gelen senaryolarla duraksadım. Ya ben tuvalete giderken Berkcan'da çıkarsa ve o sırada bizi aile üyelerinden biri görürse ve yanlış anlayıp bizi sanki yiyişmek için buluşmuşuz gibi düşünürse? Hemen telefonumu elime aldım. Kırmızı Kafa;Sakın odandan çıkma! Göt Beyinli:Neden? Kırmızı Kafa:Çünkü çıkma aq. Bunda zor bir şey yok. Göt Beyinli:İyi de nedeeeen? Kırmızı Kafa:Çünkü eğer ben çıktığımda sen de çıkarsan ve bizi aile üyelerinden biri,ÖZELLİKLE BELGİN TEYZE görürse ve bizi sanki yiyişmek için buluşmuşuz gibi düşünürse falan hiç hoş olmaz. Kırmızı Kafa:Bu yüzden odandan çıkma. Göt Beyinli:Hastasın sen. Kırmızı Kafa:Bu evet demek mi oluyor? ••••••••••••••••••• DOSTLARIIM! yorum ve eleştiri bekliyorum,bugün iki bölüm üst üste attım,bir telafi olarak çünkü biliyorum ben bölüm atmayınca komaya falan giriyorsunuz ğföwldş. birkaç hafta böyle olacak gibi gözüküyor çünkü saçma sapan şeylerle uğraşıyorum. neys, eleştiri/yorumları bekiyoruumm. GÖRÜŞÜRÜÜÜÜZ
