3.BÖLÜM
Lagerapon
Nathan, arkasına yaslanmış içkisinin tadını çıkarırken; Cassandra onun omuzlarını ovuyordu. Aklına şu küçük kızıl alfa bozuntusu düştü. İğrenerek ekşitti suratını.
-Cassandra?
-Efendim Alfa’m.
Kraliçe, cilveli bir şekilde söylemişti. Ama Nathan, aldırmadı.
-Sence Ellie başarabilecek mi?
-Kızımız bir yılanı kuş gibi uçurabilir, Nathan. Robin ondan 4 ad günü büyük olmasına rağmen bütün turnuvalarda yendi onu. Daha güçlü olduğu için değil, güzelliği ve kurnazlığı sayesinde.
Nathan’ın suratına sinsi bir gülümseme yerleşti.
-O aptal Woondruff asla bir kızıl alfa olamayacak. Ama biz yinede işimizi şansa bırakmamalıyız. Carina ile dost olmaya devam et, bize güvenmeliler.
-Merak etme Nathan.
-Onlar büyük düşmanlarının Speonar’lar olduğunu sandılar hep. Sana bir sır vereyim mi Sevgili Cassandra, bir önceki kızıl alfayı öldüren zehir Speonar’ların değil bizim topraklarımızda pişirildi.
-Desene, tarih tekerrür edecek.
-Evet Kraliçem. Yine biz yapacağız ve sorumlusu şu ikiz Speonar’lar olacak.
Kahkahalar doldururken odayı, bunları duyan kulak misafiri koridorda hızla ilerliyordu, iletmesi gereken büyük haberler vardı.
Zola
Owain gözlerini isteksizce açtı. Her yeri acımıştı. Woondruff’taki sedirini nasılda özlemişti. Sonra aklına Roney düştü. Hızla giyindi. Bu sırada kapı çaldı. Garipse de annesinin anlattıkları hala hatırındaydı.
-Gelin.
İçeri tormen Yako girdi.
-Bir haber mi var Tormen Yako?
-Yok. Zaten ulağımız ancak varmıştır Owain. Endişelenme, betanın iyi olduğuna eminim. Hazırsan gidelim. Bugün sadece senle ikimiz biraz gezeceğiz.
Owain başını salladı. Birlikte patikaya kadar yürüdüler, bir ulu ağacın altında durdular.
-Burası yeni evin, ama ne yazık ki hiçbir Woondruff’un burayı sevdiğini görmedim. Umarım ilk olursun, Owain.
-Siz babamın da tormeni miydiniz?
-Elbette, hatta büyükbabanın da. Biz tormenler uzun yaşarız.
Owain nedenini merak etmişti.
-İlk kural Owain, istediğini sormakta özgürsün. Öğrenmenin en kolay yolu sormaktır.
Gülümsedi Owain. Bu adam sanki içini görebiliyordu.
-Neden uzun yaşıyorsunuz?
-Çünkü biz dönüşmemek üzere eğitildik. Ben daha önce bir kez bile kurt olmadım Owain.
Yako, çocuğun gözlerindeki şaşkınlığı çok sevmişti. Owain babasına hiç benzemiyordu. Sert bir çocuk değildi. Robb geldiği ilk gün Zola’yı birbirine katmıştı. Owain, öğrenmeye açıktı. İyi bir savaşçı olur muydu bilemezdi, ama iyi bir lider olmayı öğretecekti ona.
-Peki Tormen Yako, hiç dönüşmeden bana dönüşmeyi nasıl öğreteceksiniz?
Yako, çocuğun zekasına şaşırmadan edemedi. Daha önce hiç sorulmamış bir soruydu bu. Gülümsedi, hafifçe.