Diğer konumuz: ÜZÜNTÜ
Bir insan neden üzülür?....ayakkabısına yapışan sakızdan dolayımı?ya da....kaleminin kırılmasından dolayımı?....her ikiside olabilir.ama en çok kalbi kırıldığı.....incildiği anda üzülür.ya çok sevdiği biri ona kızdıysa.ağlar....üzüntüsü akıl almayacak bir boyuta gelir ve ağlar.o zaman sevdiği kişi sevilmeye değermi.her defasında yanlış bir şey yaptığında sana bağırıyor,başkalarına hitap ederken yumuşak ses tonunu ile sana hitap ederken ise sert bir ses tonu kullanıyorsa ve siz hâlâ o kişiyi kuşkusuz seviyorsanız buna ne denir?...aptallık.hayır aptallık denilmez.değer bilme denir.o kişinin bir gün var olup diğer gün yok olacağını bildiğiniz
için değer bilme denir.ama o kişi sizin değerinizi bilmiyor.ve sizin ona karşı olan değerini de.bu durumda ne yapmalı?.....benden size tavsiye; değer verdiğiniz kişi değerini bilmiyorsa bırak kendi değeri ile kalsın.dinlemeyeceksiniz....biliyorum tavsiyemi dinlemeyeceksiniz.o size her bağırdığında başınızdan aşağı kaynar su dökülüyorsa ve siz hep inat ederek ona değer veriyorsanız sizinkisi gerçek sevgi olur.bağırmasına gerek bile yok.sana bir baksın yerin dibine girersin.aptal dersin kendine.salak dersin.hakaretler yağdırırsın.bırak yanlış bir şey yapmayı yapmadığında bile öyle bakıyorsa anlarsın ki seni sevmiyor.işte o zaman üzüntünün görev saati gelir.girermi bir kere kalbine çıkmaz belli bir yere kadar.o acımaz bize acı gibi.neden belli bir yere kadar üzüntü yaşarız?çünkü üzüntünün olduğu yerde acıda bulunur.acı bize destek verir üzülme diye üzüntü ise verir kendisinden bol miktarda.ama sonunda kazanan acı olur.deriz kendi kendimize ne çok değer vermişim değersizlere diye.karar alırız değer vermek yok artık diye ama gönül ferman dinlermi?kiyamayiz yine ona değer veririz.üzüntü belki çıkmıştır kalbimizden ama anısı kalır hâlâ beynimizde.boşuna buna üzüntü dememişler.değer görmüyormusunuz?....bir x olasiniz gelir.bir çizgi bile sizden daha çok değer görüyor.belki her saat....her gün.ama siz....her günü geçtik belki ayda yılda bir değer gorulusunuz.arada severler sizi.....yanlışlıkla.yanlız kalirsiniz.kendi degerinizle.değer veriyorsunuz ama değer görmüyorsunuz ve buda sizi yanlızlığa sürüklüyor.bir kişi yüzünden değil bu belki 10,belki 20.....kim bilir?ama boşuna dememişler yanlışlığına sahip çık.....kim bilir kaç kişinin emegi vardır orada.suratına üzüntünün sembolunu alma.ya hep öyle kalırsa suratın.kalmasın....sen üzülmeye deymezsin.üzüntü seni haketmiyor.....senin değerini bilmiyor....herkesin yaptığı gibi.eğer hakeden biri varsa oda değerini bilmeyenlerdir! Biliyormusunuz üzüntünün en büyük düşmanı zaman.üzüntü insanlara çok uğrar ama çok kalmaz.zamanı çok kısadır.çoğu sey zamanın ilacı ama üzüntünün ilacı asla değil.iyiki zaman geçiyor değilmi?.....ya en mutsuz olduğumuz gün kalsaydı.ömür boyu mutsuz yaşamak zorunda kalırdık.düşünsenize suratınız hep asık.diğerleri gülüyor ama siz mutsuzsunuz.kimse böyle bir şeyin olmasını istemez.ama hep mutlu olursanız zaman dursa bile mutlu oldugunuz zaman duracak.o yüzden mutlu olmaya özen gösterin.üzüntüyü aklınızdan silin.silin ki bir daha kapınızı çalmasın.umarım beni anlayabilmissinizdir.**********************
Evet bir bölüm sonuna daha geldik sizce kitap nasıl gidiyor.yorum yapıp beyni bırakmayı unutmayın.arada sırada sizi eylendirecek ve merakımızı arttıracak özel bolumler de atacağım.sizce nasıl olur.sizleri seviyorum görüşmek üzere....
Bu arada üzüntünün düşmanı zaman olduğunu bende sizinle birlikte öğrendim.biraz saksıyı çalıştırınca herşeyi cozebilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duygularda Anlam
Fiksi PenggemarAşk.... Acı.... Mutluluk... Hüzün.... Kızgınlık....ve bir çoğu daha.çok garip değilmi bunların hepsi.kızgınken seni kimse durduramiyor olabilir....ancak aşık olduğunuz adam size söyleyeceği 1 kelime veya harf ile sizi mutlu edebilir de.herşey karşın...