Çay söyledik, çayları ızabela geldiğinde abim bana baktı.
"Eee anşatıcakmısın artık neler olduğunu Güneş çizim?"
Derin bir nefes aldım ve çayıma bir yudum alıp herşey bir solukta anlattım, ama isim vermeden tabi.
"İşte böyle oldu, ben napıcağımı bilemedim."
"Hmm, bende bilemedim, ama bu çocuk sana böyle davrandıysa, bu demek oluyor ki seni, seviyor Güneş."
Duyduğum şey şok geçirmeme sebep olabilirdi peki ya ben onu seviyormuydum, sürekli karşısında heyecanlanıyordum.
"N...nası yani? Yok canım öyle şey olmaz."
"Söylesene onun karşısında ne hissediyorsun?"
Hiç bişey diyemedim, sadece başımı eydim.
"Bak sana bişey anlatıcam, ama sır tamammı."
Abimi kafamla onayladım ve meraklı gözlerimi, abimin gözlerine diktim.
"Erzurum da yani çalıştığım yerde, yaralanmıştım, hastaneye gittiğimde, birini gördüm, bir hemşireydi, ondan gözlerimi alamadım, kahverengi gözleri hafif sarımsı saçları vardı."
Allahım,sanki Gökay'ı tarif ediyordu.
"Onun yanında heyecanlanıyordum, elim ayağıma dolaşıyordu. Sırf onu görmek için hastalanıp hastaneye gittiğim olurdu. Sonradan bunun ne olduğunu anladım, b...ben onu seviyordum."
Abimin gözünden bir damla yaş aktı, ne olduğunu anlayamamıştım.
"A...abi peki sonra ne oldu?"
"O, gitti, nereye gittiğini ne yaptığını hiç bilmiyorum. İsmini biliyorum o kadar, soyadını bile bilmiyorum Güneş."
Bende üzülmüştüm, ne olmuş olabilir ki? neden gitmiş olabilir ki?
Abim toparlandı ve gözyaşlarını sildi, bana bakım zorla gülmeye çelıştı.
" Seni teselli edicektim, kendimi ağlattım. "
Dedi ve bende abime zorladı olsa bir gülücük attım.
Hesabı ödeyip çıktık, o sıra abimin telefonu çaldı, çaktırmadan kim olduğuna baktım, ekranda Serkan Yıldırım yazıyordu sanırım bize gelen arkadaşıydı.
"Güneş, buna bakmam lazım abiciğim sen beni az bekle."
Deyip benden biraz uzaklaştı, konuşmasını bitirdikten sonra yanıma geldi.
"Güneş hadi çabucak, seni eve bırakayım, acele işim var."
"Yoo sen işine gidebilirsin, ben eve giderim çok uzak değil zaten."
"Yok yok olmaz öyle şey, hadi."
"Abiii, ben çocuk değilim yaa, hem merak etme düşündüğün gibi bişey gelirse başıma Allah korusun, boşuna tekvando gitmedim ben dimi?"
"İyi kız yine ne yaptın ettin ikna ettin abini hadi doğru eve."
"Tamam"
Dedim ve abimi gözden kaybolana kadar izledim.
Yine dalmış bir şekilde yolda yürüyordum, gittiim gittiim ve işte birine çarptım burnumu kafasına vurmuştum, uff çok acıdı.
Sonra çarptığım kişiye baktım, gördüğüm manzarayla şok olmuştum.
Uzun bir aradan sonra tekrar yazmaya karar vermiş bulunmaktayım. En kısa vakitte devamında gelince İnşallah, oy ve yorumlarınızı bekliyorum ve sizleri seviyorumm😍😍😘😘