Kavga

26 2 0
                                        

Yaa bu telefonu kırasım vardı, cidden hemen elime alıp alarmın sesini değiştirdim, sonra elimi yüzümü yıkayıp aşağıya indim, annemle babam çok geç saatlere kadar çalıştıkları için sabah erken kalkmazlardı.

Kahvaltımı edip odama çıktım formalarımı giydim ve çantamla telefonumu alıp dışarı çıktım, bu sefer daha fazla dikkatli olmaya çalışıyordum önüme bakıyordum yere değil, anlıyacağınız. Karşıya geçmek için yola doğru yürüdüm ve alın işte sağa sola bakmayı unutmuşum, bir korna sesi geldi neredeyse çarpıcaktı ki üzerimde iki el hissettim beni kaldırım kenarına çekmişti.
"Güneş iyimisin?"
Şaşkınlıkla beni kurtaran kişiye bakıyordum bu o çocuktu, mavi gözleri ve siyah saçlarıyla çok havalı ve yakışıklı görünüyordu Hemen onun kollarının arasında ayrıldım ve sinirli bir şekilde ona baktım.

"İyi olup olmam seni neden ilgilendiriyor? hem neden soruyorsun ki? Görmüyormusun? Karşındayım ya!!"
Diye bağırdım ona.
"Güneş, dün sana tokat atmıcaktım sadece elimi kaldırdım."
"Birincisi sen benim ismimi nereden biliyorsun?
İkincisi neden böyle bir saçmalık yaptın?"
"Birincisi ismini sizin sınıftaki bir arkadaşımdan öğrendim.
İkincisi çok değişik bir kız gibi görünüyorsun ne tepki vericeğini merak ettim ama o sevgilin olacak serseri işimi bozdu."
"Ordan bakınca sevgilim gibimi görünüyor? Onunla daha o gün tanışmıştım, o benim sevgilim falan değil!"
"Hee kesin öyledir, haberin olsun o çocuk seni önemsiyor."
Dedi bana ablayla bende omuzuna vurdum.
"Kapa çeneni be."
Diye söyledim ve okula doğru yürümeye başladık o sırada aklıma bişey geldi.
"Senin burada ne işin var yoksa benimi takip ediyorsun?"

Gerçektenmi dermiş gibi bana baktı.
"Güneş, inan seni takip etmiyordum ama burada olma sebebimi sana söylemek istemiyorum, beni zorlama lütfen."
Dediğinde ona inanmıştım çünkü hiçte yalan söylüyora benzemiyordu.    "Neyse biz burada ayrılalım."
Dedim de bana nedenmiş o der gibi baktı. Gözümü devirdim.
"Çünkü okula seninle girmek istemiyorum."
"Sebep?"
"Offff, yanlış anlaşılma olasılığı var ve ben kesinlikle yanlış anlaşılmak istemiyorum şimdi anladım?!!."
Diye cırladım ona karşı. Tek kaşını kaldırdı.
"İyi tamam sen git ben sonra gelim o zaman."
Dediğinde başımla onayladım. Giderken aklıma bişey geldi, adını sormayı unutmuştum, arkamı döndüm.
" Heyy baksana. "
"Efendim?"
"Senin adın ne?"
Bana tebessüm etti.
"Adım Kerem Özer."
Kafamı umursamaz adam salladım ve okula gittim.

"Güneş! Güneş! Uyansana be kızım geldiğinden beri uyuyorsun."
Bu Sema idi gözlerimi açtım ve kafamı kaldırdım. Cidden ne kadar uyumuştum ben böyle.
"Kaçıncı dersteyim Sema?"
"Öğlen arası, Güneş. Kızım bu uyku ne böyle yaa gözlerinde şişmiş."
Hiç bişey söylemeden kafamı sağa sola salladım ve dudaklarımı büzdüm. Sonra lavaboya gittim ve çıkarken Gökay'ı gördüm bana soğuk bir şekilde bakmıştım istemsizce yanına gittim ve şirine gülümsedim.
"Selam."
Soğuk bir şekilde oda bana karşılık verdi, ne olduğunu anlamamıştım neden böyle yapıyordu.

Derste Gökay'ı hiç görmemiştim. Teneffüste kantine gidip çikolata aldım. Ve sınıfa dönerken bağrışma sesleri duydum hemen yukarı çıkıp seslerin geldiği yöne baktım. Çok kalabalıktı ama yinede kavga edenleri görebilmiştim ağzım açık kalmıştı Gökay ve Keremdi kavga eden kişiler Allah Allah bunlar neden kavga ediyorlar böyle?
Yanlarına gidip, orada şaşkına onları izliyordum.
"Bana bak, o benim sevgilim falan değil, geri zekalı daha yeni tanıştık hem sevgili olsak ta oluruz seni neden ilgilendiriyo?"
Dedi Gökay, acaba söz ettiği kişi kimdi.
"İtiraf et işte seviyorsun."
Diye Gökay'ı kışkırtmaya devam etti Kerem, sonra onları zorla ayırdılar.

Hemen Sema'nın yanına gittim.
" Sema hayırdır olay ne?"
"Güneş heh sonunda geldin çok kötü bişey oldu."
Merakla Semaya baktım.
"Ne oldu Sema? bunlar kim için kavga ediyorlardı söylesene!"
Diye Semaya çemkirdim.
"Sorunda tam olarak bu zaten."
"Sema lafı dolandırmasana direk söyle ne söyliyeceksen."
"O kişi sensin Güneş."

Kalbimdeki GüneşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin