Yarına Âşık Kelebek|

Bölüm:1 "Gamzeli prens ne demek?"

Bölüme geçmeden önce yukarıdaki şarkıyı açın!🎈🧸
-fatih marie-nwm-

"Kalk kızım"
"Kalk kızım"
"Hadi kızım"
"Hadi yavrumm"
"Aaa yetti"

Ve soğuk suyla uyanmam bir oldu,annem uyandırmasaydı kraliyet sofrasında masayı kemiriyor vasiyette bulunacağım için benim için pek iyi şeyler olmayabilirdi...

Aaaamaan ne diyorum ben!.

"Uyuyon mu senn"
'Yok uykumda konuşuyorum'
"Geveze kızım benim,hadi kalk üstünü falan değiştir."

Konuşmayınca dilsiz,konuşunca geveze oluyorum

'Tamam tamam kalktım anne.'
"Kahvaltıyı hazırladım üstünü başını giy kahvaltıya in."
'Peki'
"Ben şimdi çıkıyorum, iyi dersler."

Dedi ve herzaman da olduğu gibi gitti.
Alışmıştım zaten annemin gitmesine çok özlüyordum onu çok...

Ama şimdi bunları düşünme zamanı değildi çünkü gitmem gereken bir okulum vardı.

Üstüme yapışmış ıslak pijamalarımı çıkardım ıslak olduğu için biraz zor çıkarsamda başarabilmiştim.

Aynaya bakıp gülümsedim oysaki dün bu aynaya bakıp ağlıyordum...

Dolabımdan diz altına kadar gelicek bir etek şort giyip üştüne ise, beyaz gömlek, üstüne de bir türlü bağlayamadığım kıravatı salık bırakarak okul kıyafeti maratonumu bitirmiş oldum ...

Saçlarımı da dağınık topuz yaptıktanda sonra tamamen hazır sayılırdım, aynaya gidip asker selamı verdikten sonra' hazır 'olduğumu söyledim.

Aşağı aceleyle indim ama çantamı yukarıda unuttuğum için birdaha yukarı çıktım...

Servise bindiğimde ise servisci amcadan yine azar yedim ve klasik özürüm ile durumu yine hallettim servisci ilk beni aldığı için tek kişilik yerlerde dahil her yere oturma özgürlüğüm vardı tabii...

Herzaman yaptığım gibi cam kenarındaki iki kişilik yerlerden birine oturdum.zaten sonraki duraktada kimseyi alm-.

Ani frenle birlikte başımı çarpmam bir olmuştu.
'Ne-...Necm...-i amca ne oldu.'
"Özür dilerim kızım bu duraktada birini almamız gerekiyormuş dün yeni birisi kayıt olmuşta... o yüzden kızım korktuysan öz-"
'Tamam Necmi amca uzatmana gerek yok sadece korktum."

"Alo evet kapının önünde bekliyoruz adres doğru değilmi? Tamam bekliyoruz.Ha bu arada hoşgeldi okulumuza"

Çantamı sırtımdan çıkarıp yanımdaki koltuğa koydum o sırada servisin kapısı açıldı içeriye koyu yeşil gözlü bi çocuk girdi gözlerinin rengini anlamak için baktığımda gözlerimiz buluştu ve kafamı cama çevireyim derken kafamı vurdum  kafamı ovalarken çocuğa baktım geldigi servis kapısı kapalıysa nerde olabilirdi ki bu çocuk?
kafamı çevirmem ile çocuk ile göz göze gelmem bir olmuş-

"İzin verirsen yanına oturabilirmiyim?" Tatlı sesli çocuğa vericeğim cevabı düşünürken acele cevap vermem gerektiğini düşündüm ama yine bocaladım.

'Hayır! yani evet yani hayır'
"Neden?"
'Çünkü görmüyor musun? Orada çantam oturuyor.'
"Cantan oturuyor?"
'Evet çantam oturuyor'
'Bu arada canta değil çanta'
"Çanta ne demek?"
'Oturabilirsin'
"Helal olsun"
'Her şeyi baştan sona anlatır mısın?'
"Ne zaman?"
'Sen beni sınıyor musun?'
"Nayır olamaz!"
'Anlatacak mısın?'
"Helal olsun!"
'Bunu 'evet' olarak kabul ediyorum.'
"Ayran"