XVI.bölüm

495 43 97
                                    

Ve ben  ,
Çok yoruldum
Güçlü görünmeye çalışmaktan.

Çalan kapı sesiyle genç kadın yataktan kalktı. Daha gözleri tam açılamazken kendine çeki düzen vererek kapıya gitti.
 Ece gelmiş onunla biraz konuştuktan sonra ortaya Sinan çıkmıştı.
Hep beraber salona geçip konuştular .
Sinan abisiyle barışmak için elinden geleni yapmaya çalıştığını söyledi.
Hazan Yağız'ın vereceği tepkiyi tam olarak bilemesede kabul etti.
Yağız uyanınca fikrini söyleyecek ve onu ikna edecekti.

Genç kadın kardeşiyle beraber kahvaltı hazırlama bahanesiyle mutfağa gitti.
"Ece senin sinanla ne işin var neden beraber geldiniz."
"Abla senin düşündüğün gibi bişey yok sinan geldi beni ikna etti sadece abisiyle barışmak istiyor.
Benden de yardım istedi sabah gelmiş kapıya konuştu ben de ikna oldum sonunda."
Hazan elini kaldırıp saçlarını okşadı kardeşinin.
" Ecem ben biliyorum herşeyi , ablanım ben hissediyorum ."
Ecenin eğik başı bir anda ablasına baktı iki yana salladı hızla.
"Ece , sen ne istersen öyle olsun ben hep yanındayım ama dikkatli ol bunca şeyden sonra ona hemen güvenemezsin"
" Abla yok öyle bişey diyorum"
Hazan ağır başlılıkla onu onayladı daha sonra eceye kahvaltı hazırlamasını söyleyip yukarı çıktı.

Yatakta uyuyan yağıza bakıp ona biraz daha zaman verdi ve bebeğine yöneldi. Karnını doyurup onu izledi.
"Günaydın " uykudan yeni uyanmış kadife sesiyle ona seslendi.

Hazan enerjik bir şekilde onun yanına gidip sarıldı.

"Oyy benim yakışıklı aşkım uyanmış"
Yağız yüzünde çarpık gülümsemeyle ona baktı .
" Yine ne yaptın ,acaba "
Hazan muzurca gülerek ona baktı
" Ben ne yapabilirim ki , sana da iki çift laf etmeye gelmiyor."
Yataktan kalkacakken yağız onu kendine çekti
"Tamam , özür dilerim"
"Hazan bir şey düşündüm kabul eder misin bilmiyorum ama ben kızımıza bir isim buldum."
Genç kadın beklenti dolu gözlerle ona baktı.
"Hazan , bizim Yağmurumuz olsun mu ? "
Yağız o kadar istekli söylemişti ki Hazan bunun etkisinde başını salladı.
"Yağmur ,Yağmur ... Çok güzel "
Hazan kalkıp kızına baktı sonra aklına gelen şeyle hızla ona döndü
"Diğer çocuğumuzun ismini ben koyarım haberin olsun"parmağını sallayarak söylediği sözler onu gülümsetti.
"Tamam sen koyarsın " Yağız güldü.
İçten içe biliyordu ilerisi olmayacağını.
Hazan aşağıyı anlatırken Yağız sakince dinledi Sinan'ın kendini Hazana affettirmesini istiyordu hem kendisi hem o Hazanın üstüne oynarken o susmuş zor zamanlar geçirmişti.
Ve eğer şimdi ölecekse güvenip emanet edeceği bir kardeşi olması onun içinde önemliydi.
Kabul etti.
Aşağı inip kardeşinin yanına gitti onu çalışma odasına çağırdı.
Hazan ve Ece ne konuştuklarını merak etseler de çıktılarında da sormadılar.
Hep beraber kahvaltıya koyulduklarında Sinan bir tatil ayarladığını onlarında gelmelerini istediğini söyledi ayrıca bebek için yanlarına bir de bebek için yardımcı bulmuştu yalnızca dördü ve yağmur olacaktı tatilde . 

  Yol hızla akıp gidiyorken ben arkada kızımla Yağızsa önde araba kullanıyordu.

Aslında hastalığı onu çabuk yorduğu için ben kullanmak istesem de  Yağıza söylediğimde alınacağını düşünüp sustum.

Yağmur,  bebek koltuğunda uyuyordu ilk ayında olduğu için yemeğini yiyip tekrar uyuyor arada bize uykulu gözleriyle bakıp kapatıyor.

"Güzelim iyi misiniz ?"

"İyiyiz sen yoruldun mu ?"

" Hayır ama sürekli size bakmaktan boynum ağrıdı. " dedi gülerek.Hazan koltukların arasından uzanarak boynuna bir öpücük kondurduğunda Yağız'ın gülümsemesi büyüdü.

Bilinç AltıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin