Bu bu bölümü Soner Sarıkabadayı'nın YARA BANDI şarkısıyla dinleyin. (Aslında o şarkıdan nefret ediyorum)
Emir'le başbaşa kaldığımızı Aslı'ya anlatmıştım.
"İnanamıyorum"dedi. "Sen ciddi misin?"
"Evet Aslı,ciddiyim ve bunu daha ne kadar soracağını merak ediyorum."
"Bir erkek ve bir kadın. Hem de aynı odada, baş başa. Hmm ilginç."
Kafasına bir tane şaplak atarken kahlkahalarla gülüyordu. "Ne kadar fesat düşünüyorsun!"
"Ee, sonra ne oldu?"
"Anlatmayacağım."
Bana sarıldı. "Yaa Deriinn." Yavruköpek bakışını takınmaya çabaladı, ama bu ifade bir ineğin götünden farklı değildi.
"O bakışlar bana sökmez cicim."
Bana tiksinç bir şekilde bakarak,"Cicim mi? Senden şu anda çok soğudum."
Onu dinlememiş gibi anlatmaya devam ettim. "Ondan sonra bana hiç sevgilim olup olmadığını sordu."
Bu olayları Aslı biliyordu, bundan dolayı ciddileşti. İşte onu da bu yüzden seviyordum.
"Cevap vermedim." dedim.
Sesi çıkmadı.
"Ve sonra ağladım."
Bana sıkıca sarıldı. Ve ben de ona karşılık verdim.
Öğle teneffüsünde benim mal arkadaşım Aslı, su şişemi parçalara ayırmıştı. Sağlığa önem veren biriydim, bu yüzden cam şise kullanıyordum.
Onları toplayayım derken bir cam parçası elime batmıştı. Canım yanmasa da kan görmeye dayanan biri değildim. Yüzümü buruşturdum.
Emir hızlı adımlarla yanıma yaklaştı. Elinde bir yara bandı vardı.
"Canın çok yanıyor mu?" diye sordu bandı çıkarırken.
Gülümsedim ve hayır anlamında başımı salladım. Gülümsememe gülümseyişiyle karşılık verdi. Gülüşünün sıcaklığını ta en derinimde hissettim.
"Peki." deyip usulca bandı parmağıma doladı. Ardından öptü.
O an aklıma Oğuzhan Koç'un Yaranı Sarma Ben Öpeyim şarkısı geldi.
Emir parmağımı öper öpmez sınıftan güçlü bir alkış koptu. Hemen yüzüm kızardı. Emir ise sırıtıyordu. Tabi çocuğun sülalesi rahat s.
"Kesin lan sesinizi!" diye bağırdım en atarlı halimi takınıp.
Emir de korkmuş olacak ki sessiz kaldı. Ona gülümseyip sırama geçtim.
YB ne zaman gelir bilmiyorum. Zaten annem tabletime el koydu, iki hafta sonra Ancak gelir. :((