28. BÖLÜM

255 11 0
                                    

Sabah öfleye pöfleye kalmıştım. Çok yorgundum. Çünkü rüyamda jungkookla delice koşturuyorduk. Ne bir dakika! Gerçekten şimdi bunların hepsi rüyamıydi? Sakın  rüya olmasın. Eğer bir rüyaysa lanet olsun. Aish! Gerçekten sinir bozucu. Jungkooka sorsam ya rüyaysa tekrar utanmak istemiyordum. Napicam ben şimdi. Oysaki çok hoşuma gitmişti. Beynim iyice karışmıştı şuan. Sabah sabah banyoya girmek istiyorum. Belki rahatlarım. Çıktığımda çok rahatlamıştım. Ama hala dua ediyodum bunun bir rüya olmaması için. Bunları düşündükçe yemek yiyesim bile gelmiyordu. Miğdem bulanıyordu. En iyisi tekrar yatmak. Belki bugün ablamın yanına giderim. Uyurken telefonumun çalmasıyla kalktım. Annem arıyordu. Neden acaba?

Sm: Alo. Efendim anne?

Annem: Kızım sana bir şey söylemem lazım.

Sm: Noldu?

Annem: Hastaneye gel öyle söylicez.

Bende bugün hastaneye gitmeyi düşünüyordum. Neden çağırıyor acaba? Veya ne diyecek?

...

Sm: Ne gercektenmi? Bunu başarabileceğini biliyordum. Ablam benim vazgeçmedin ve kazandın. Bundan sonra hep birlikteyiz ve seni hiç üzmiycem.

Ablam kanseri yenmişti. Şanslıydı çoğu kişiden. Ama ben mutluydum. Hem kardeşim geri gelicek hemde ablam. Artık ailemiz tekrar eski haline dönücek. Aa ben size anlatmamıştım dimi? O kadar telaştan unuttum tabi. Ben paramı biriktirdim ve ablam ameliyat oldu.

Hastaneden çıkınca kardeşimi aldık. Oda çok mutluydu. Hemen eve gidip büsbüyük zamanı birlikte geçirdik. Akşam olunca kardeşim, ablam ve ben üçümüz yattık. Birbirimizi çok özlemişiz.

...

Yine bir iş günüydü maalesef.

(Kıyafet medyada)

Bari bugün elbise giyeyim. Aslında bana elbise yakışıyor  ama ben sevmiyorum.

Işe geldiğimde aklıma yeni dank etti. Şimdi eğer o gerçekse ben jungkookun yüzüne nasıl bakacaktım. Offf.

Jk: Günaydın. Soo min.

Sm: Banamı dediniz?

Jk: Isyerinde başka soo min olmadığına göre.

Sm: Günaydın.

Battım resmen battım.

Jk: Nasılsın?

Sm: Müthiş.

Jk: Sağol bend iyiyim.

Gülümsemiştim. Fazla muhattap olmak istemiyordum. Çünkü muhattap oldukça o daha çok konuşacaktı. Ve beni yine utandiracakti.

Jk: Çıkışta beni bekle.

Sm: Neden?

Bunu söyleyip odasına gitmişti. Deli oluyorum cidden.

...

İş çıkışında onu beklemiştim. Ama hala gelmiyordu.

Jk: Geldim.

Sm: Neden bu kadar beklettin?

Jk: Ah pardon. Üstümü degistirdim sadece rahat olmak icin.

Sm: Peki. Sorun yok.

Çok güzel görünüyordu. Sportif giyinmişti. Yüzündede siyah bir maske vardı.

Yürüyorduk sadece sessizce. Etraf karanlık. Birbirimize bakmaktan çekiniyoruz. Neden çekiniyoruz. Jungkook beni öpmemişmiydi? Gerçi doğru mu degilmi? Eli elime çarpıyordu anlamsizca. Tutmak istermiş gibi. Neden utanıyordu? Acaba odamı rüyasında öpüştüğümüzü filan gördü. Delice koşturduğumuzu? Peki. O zaman o utanıyor ben utanıyorum böyle olmuyorsa birimizin cesaretli olması gerek dimi? Elimi uzatıp elini tutmuştum. Bana bakmıyordu. Ama gülümsediğini küçük gözlerinin kapandığından anlayabiliyordum. Gözleri çok güzeldi. Gözlerine baktimmi herşey anlaşılıyordu. Ama sanırım sadece bana olan sevgisini anlayamıyordum. Ben onun elini sararken oda benim elimi sarıyordu. Biz nereye gidiyorduk? Hala yürüyorduk çünkü. Belkide gezintiye çıkmıştık. Birdenbire baş parmaklarıyla elimi okşamaya başladı. Yumuşakça dokunarak beni rahatlatıyordu. O avuç içimi okşadıkça ben gülümsüyordum.  Demekki ıkimizde cesaretsiz değildik.- Bazı konularda-. Okşadığı yerler uyuşmaya başlarken hava soğumuştu. Esmeye başlayınca eteğim açılacak diye korkuyordum. Açılsa ne rezil olurdum ama.

💜JUST IN CASE💜JJK (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin