8. BÖLÜM

297 22 0
                                    

Soo min: Diğerleri nerdeler?

Jungkook: Bilmiyorum.

Boş boş bakarken ellerimi tutup gözlerimin içine baktı.

Jungkook: Doğum günün kutlu olsun.

Soo min: Jungkook bey tesekur ederim.

Beyi gıcıklık olsun diye söylemiştim.

Arkadan bir anda herkes sürpriz diye çıkmışlardı. tüm herkes burdaydi.  Ablamın arkadaşları bile. Hepsine gidip tek tek sarilmistim.

Annem: Çok güzel olmuşsun kızım.

Soo min: tesekurler Sende anne.

Pastayı kesip yerken hediye verme zamanı gelmişti. En sevdiğim şey bu zamandı. Hediyelere bayılırım.

Tek tek herkes hediye vermişti. En son nedense jungkook gelmişti yanıma.

Jungkook: Bu senin.

Soo min: Tesekur ederim.

Açınca şaşırmıştım. Biz 2 ay önce takım elbise seçmeye gittiğimizde bir tane beğendiğim elbiseyi almıştı. Ama bu elbise cidden pahalıydı.

Jungkook: Hatirladinmi? 2 ay önce bana takım elbise bakmaya gittiğimizde bir tane elbise sevmiştin. Onu aldım.

Soo min: Ya cidden tesekur ederim.

Hemen sarılmıştım. Sanırım ilk defa patronuma! içten bir  şekilde sarılmıştım. Cidden adama bide odun diyordum çok iyi sürpriz yapmıştı. Sanırım doğum gününüde o düzenlemişti. Cidden benimle ilgilenmesi hoşuma gidiyordu.

Jungkook: Nasıl gidiyor?

Soo min: Çok iyi. Sizmi düzenlediniz?

Hayır niye sordum ki kendimi kucuk düşürücem şımdı.

Jungkook: Senin için.

Soo min: Ya ben size cidden tesekur ederim.

...

Doğum günü bitmişti.  Eve geldiğimde yorgun oldugumu hissettim odama çıkıp hediyelere baktım. Özellikle jungkookun aldığı hediyeye. Poşetin içinde not yazıyordu.

Sevgili çok bilmiş soo min hanım;

Bugün senin doğum günün. Çok şanslı bir ailedesin. Bunu hicbir zaman unutma. Hepsi seni çok seviyor. Bana bu konuda çok yardım ettiler. Iyiki seni tanımışım. Iyiki bizim şirkette benimle çalışıyorsun. Yüzünden o muhteşem gülücüklerin eksik olmasın. Doğum günün kutlu olsun.

Patronun bay ukala jungkook bey :)

Yah çok güzel yazmış ama. Amaa...
Muhtesem gülücüklerin eksik olmasin diyo yaaa. Benim onun gülüşünü beğendiğim gibi oda benim gülüşümü beğeniyor.

...

2 hafta sonra

Doğum  günümden 2 hafta geçmişti. Yine ise gidecektim. Artık işim sıkici gelmeye başladı. Nedenmi jungkook işyerinde cidden çok kötü davranıyor. Azıcık gülse bir tebessüm etse nolurduki. Kıyafetlerimi giydim.

(kıyafet medyada).

İşe doğru yürümeye başladım. Biraz dalmıştım. Neden olduğunu bilmiyordum. Korna sesiyle arkamı döndüm. Nerdeyse araba çarpıyordu. Of kafamın açılması lazım. Yanıma baktığımda arabanın içinden gülen jungkooka baktım. 

Soo min: Ne gülüyorsun? Insan bir gelir kurtarır.

Jungkook: Kendin dikkat etseydin.

Soo min: Of cidden cok kötüsün.

Jungkook: Gel hadi korkma.

Soo min: Korkmadım zaten.

Jungkook: Cidden kendine dikkat etmelisin. Ölüyordun.

Bu kelimeyi esprili bir şekilde söylese bile beni etkilemişti. Nedense bu gunlerde en sevdigime bisey olacakmis gibi geliyordu.

Bir süre sonra sirekete varmıştık.
Yine birçok  çizim vardı. Jungkook beyin odasına girip yaptığım çizimleri verdim. Çizimi masasına koyarken masaya göz attım ve yine o komik çizimlerden olduğunu fark ettim. Olamaz yine krizim geliyordu.

Soo min: Hhahhahahaha!

Jungkook: Yine ne gülüyorsun?

Soo min: Çizimler çok komik ama.

Jungkook çizimlere bir göz atmıştı. Hafif sırittigini gördüm. Bu nadir anlardan bir tanesiydi. Keske her anim fotograf cekilseydi. Bu cok harika olurdu.

Soo min: Siz gülümsediniz.

Hemen eski ciddiyetine gerk dönmustu.

Jungkook: Işine dönebilirsin.

Sinir olmuş bir şekilde hızla arkamı döndüğümde yere yapışmıştım. Ve acıdan duramıyordum. Jungkook Hemen yanıma gelmişti.

Jungkook: Iyimisin?

Soo min: Çok acıyor.

Jungkook: Neresi?

Soo min: Bacağım.

Jungkook: Oynayabiliyormusun? Kırılmış olmalı. Ah cidden sakarsın.  Kalk hadi hastaneye.

Soo min: Emredersiniz başka.

Cevabimdan anlamış olucak ki yanima eğilip beni kucağına aldı. Cidden acidan hicbirsey umrumda degildi. Ama ilerlerken sirketteki herkes bize bakiyordu.

Soo min: Ya herkes bize bakıyor.

Diyip. Jungkookun omzuna kafami koyup isyan ettim resmen.

Jungkook: Ayağın acimiyormuydu. Istersen birakayim kendin yürü.

Soo min: Çabuk çıkalım sirketten.

Arabaya binip hastaneye gelmistik. Bir kac saat sonra ayagimda alciyla hastaneden cikiyorduk.

Jungkook: Sen manyaksin!

Soo min: Neden ya? Normalde bu kadar sakar  değilim. Evime birakirmisin beni?

Jungkook: Ne evmi? Neden daha is saati bitmedi.

Soo min: Şaka yapıyor olun lutfen.

Jungkook: Sadece 1 hafta gelmeyebilirsin.

Soo min: Aslında ailem tatilde şirkette otursam en azından canım sıkılmaz.

Şimdide arabayı bambaşka  bir yere sürüyordu. Bir evin önünde durmuştuk.

Soo min: Burası neresi?

Jungkook: Evim.

Soo min: Neden evinize geldik ki?

Jungkook: Ailenin evde olmadığını söyledin?

Soo min: Ama yine yanlız olucam?

Jungkook: Oyun konsolu filan var oynarsın işte.

Soo min: Aman ne kadar şakacisiniz. Cidden ya ben burdada yanliz olucam.

Jungkook: Ben varım yetmezmi???

Ne demeye çalışıyordu.

BÖLÜM SONU...

💜JUST IN CASE💜JJK (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin