~34~

432 24 26
                                    

Hiç beklemediğim bir şey ile karşılaştım. Ege, Emir'in boynuna bıçak tutmuştu. Tam çığlık atacakken Ege bana bağırmaya başladı.

Ege: KES SESİNİ YOKSA ÖLÜR !

Emir: İçeriye kaç Almira.

Ben: Ege sakin ol ! Ne yapıyorsun !? Neden bu kadar kin tuttun ki ?!

Emir: ALMİRA KAÇ !

Saat gecenin neredeyse 2'si olmak üzereydi. Bu yüzden hiç kimse yoktu etrafta. Aniden polis sirenleri duyunca sevinmiştim ki Ege Emir'i bırakıp beni tuttu. Boğazıma bıçağı tuttuğunda polisler arabadan inmişti bile...

Ege: YAKLAŞMAYIN !

Polis: Tamam sakin ol. O bıçağı lütfen yer bırak. Kimsenin canı yanmasın.

Ege: Benim canım yanıyor ama...

Arkadan aniden gelen baskıyla yere düştüm.

Yavaşça yerden kalktığımda Eliz'in Ege'ye sert bir tekme atmadı sonucu ikimizin de düştüğünü anladım. Eliz yerden kalkmama yardım etti. Memurlarda Ege'yi almış götürüyorlardı.

Eliz bana aniden sarılıp ağlamaya başladığında boğazımda hafif bir sızlama hissettim ama ben de ona sarıldım. Eliz ile ayrıldığımda aniden üstüme atlayan bir Emir hayvanı ile dengemi kaybettim ama düşmeme engel oldu. Bana sımsıkı sarıldı ve ağlamaya başladı. Ben de ona sarıldım ve ağlamamak için zor durdum.

Ayrıldığımızda polislerden biri gelip iyi olup olmadığımı sordu. İyiyim diyerek teşekkür ettim ve eve girdik.

Eliz ağlayarak uyumaya gitti.

Emir ile karşı karşıya olan koltuklara oturduk ve ben Emir'i sorguya çekmeye başladım. Salık bıraktığım saçları topladığımda Emir bana hayran hayran bakarken aniden duygu değişimi yaşadı ve aniden koltuktan kalkıp yanıma geldi ve bana eğilip boğazıma bakmaya başladı.

Ben: Ne oldu Emir ?

Emir: Boğazın kesilmiş.

Ayağa kalkıp aynadan boğazıma baktım kesik bile değildi. Hafif çizilmişti alt tarafı...

Ben: Emir sorgudan kaçmaya çalışma hafif çizilmiş alt tarafı.

Emir: Gel şuraya bakayım.

Ben: EMİR !

Emir: Tamam ama sorgu bitince bakıcam.

Ben: Tamam geç şuraya !

Emir karşıma oturduğunda ben de konuşmaya başladım.

Ben: Anlat bakalım. O gün kafede bana çıkma teklifi ettiğinde Ege'yi neden dövdün ? Ayrıca onu döverken ona şey diyordun benim okuluma geldin falan filan.

Emir: Peki her şeyi anlatıcağım.

Ben: Dökül.

Emir: Önceki okulumda Ege ile çok yakın arkadaştık. Ege'nin çok sevdiği bir kız vardı. Adı Betül...

Ben: Eee ?

Emir: Sonra bunlar bir gün sevgili oldular. Biz üçümüz takılmaya başladık. Tabii ben o zamanlar sana aşığım.

Ben: Araya sıkıştırmasan olmaz sanki... utanıyorum zalımın çocuğu...

Emir gülümsedi ve devam etti.

Emir: Sonra bir gün beraber kafedeyken Ege hesabı ödemeye gitti. Bu arada Betül bana 'Ben Ege ile sana yakın olmak için bir araya geldim. Aslında seni seviyorum' dedi ve elimi tuttu. Ege de ellerimizi birleşik görünce sinirlendi ve bana ilk kez vurdu. Biz Ege ile konuşmamaya başladık. Zaten o okulda sırf Ege var diye duruyordum. Ben de bu yüzden senin okuluna geldim. Sonra Ege'nin de geldiğini gördüm. Zaten hemen Ege'nin sana yakın olup intikam almaya çalışacağını anladım. Çünkü ben ona söylemiştim sana aşık olduğumu. Sonra bir gün ben sana anonim olarak yazarken Ege beni gördü ve sana anonim kendisiymiş gibi göstermeye başladı. Olay bundan ibaret.

Ben: Betül hangi okulda ?

Emir: Offf Almira ben sana o kadar şey anlattım sen bir tek oraya taktın yani...

Ben: Emiiiir canım sevgilim BETÜL NERDE LAN ?!

Emir biraz korkuyla bana gülümsedi.

Emir: Sen bana sevgilim mi dedin ?

Ben: Evet. Ama konumuz bu değil. Betül nasıl biri ve soyadı ne ? Sadece onu söyle. Okulunu söylemezsen bulamam zaten değil mi ?

Emir: Siyah saçlı,yeşil gözlü orta boylarda ve orta kiloda birisiydi. Betül İçme ismi...

Ben: Teşekkürler balım. Saat geç oldu burada mı kalacaksın ?

Emir: Şimdi bayılacağım. Balım,sevgilim filan kalp krizi geçireceğim. Ayrıca istersen burada kalabilirim.

Dedi ve göz kırptı. Ben de kabul ettim. Tam ona koltuğu hazırlarken konuşmaya başladı.

Emir: Yan yana yatsak ?

Ben: Çüş Emir !

Emir: En azından aynı odada?

Ben: Onu kabul edebilirim. O zaman sen bu koltukta yat ben de bu koltukta...

Emir: Kabul.

Dedi ve devam etti.

Emir: Bu arada boynuna bakabilirim artık. Ona doğru döndüğümde çenemi hafifçe tuttu ve yukarıya kaldırdı. Boynumda ki yaraya bir süre baktıktan sonra...

Emir: Sargı bezi var mı ?

Ben: Var ama gerek yok. Bir şey olursa sabah kapatırız. Yatarken rahat edemem yoksa. Tamam mı ?

Emir: Tamam

Koltuklara yastık ve ince birer örtü koydum.

Ben: Yat bakalım.

Emir bana gülümseyerek bakmaya başlayınca ona tek kaşımı kaldırarak karşılık verdim.

Ben: Ne oldu ?

Emir: Sadece düşünüyordum.

Ben: Neyi ?

Emir: İleride belki de değil aynı koltukta aynı yatakta yan yana olucağız.

Yüzümün kızardığına eminim. Lanet olsun beni utandırmayı çok seviyor şerefsiz.

Ama tatlı şerefsiz. Hem tatlı hem yakışıklı... hem de doğru seçimim olan şerefsiz.
Seviyor musun, Sövüyor musun ? İç ses sen karışma.

Düşüncemden çıkmamın sebebi Emir olmuştu.

Emir: Almira ben takım elbise ile mi yatayım ?

Ben: İyi de ben sana ne verebilirim ki ?

Emir: Bol bir eşofman yok mu ?

Ben: Vardır herhalde gel bakalım.

Odama girdiğimde Emir de arkamdan geldi. Dolabımı açıp bol bir eşofman aramaya başladım ve buldum.

Ben: Bu olur mu ?

Emir: Oluuuuur.

Ben: Ayıcıklı,ayıcıklı hem.

Dedim ve kahkaha attım.

Emir: Ayıcıklı oluşu umrumda değil. En azından senin.

Eşofmanı verdim ve odadan çıktım. Bir kaç dakika sonra Emir "Üstünde tişört yokken" odadan çıktı ben refleks olarak yüzümü kapattığımda.

Emir: Sanki denize gittiğimizde görmemiştin Almira.

Ben: Bu başka ama... Git üstünü giy...

Emir: Tişört vermedin ki...

Gözümü açmadan elimle yol arayarak odaya girmeye çalışırken Emir olduğunu düşündüğüm taşa çarptım.

Mal aç gözünü harbi taşa çarptın. Ne ? Dur bakiyim. Ha evet duvara çarpmışım.

Tekrar kör misali odaya girdim ve bir tişört bulup Emir'e verdim. Odadan çıktım ve koltuğa yatıp gözlerimi kapattım.

ÖNCELİKLE MERHABA. LÜTFEN OKUMADAN GEÇME. ÇÜNKÜ ÖNEMLİ.

BİN OLMUŞUZ. BİLDİĞİMİZ 1000 LAN ! 3 TANE SIFIR OLAN.😆😆😆
SİZİ ÇOK SEVİYORUM CANCIMLARIM. İYİ Kİ VARSINIZ💟😘😍

SEVEMEDİĞİM ANONİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin