Bir adam ki kalbi karanlığa gömülü,
Bir adam ki duyguları ve ruhları öldürmeye yemin etmiş
Ve o adam ki kalbi intikamla kavrulan..
#####################################
Bir kadın aşkıyla ve güzeliğiyle
İntikam için yanan bi adamın kalbini tekrar at...
İşlerim bitmişti ama bende bitmiştim boynumun ağrısıyla sandalyeden kalktım,cama doğru gittim dışarıya bakmaya başladım çok yorulmuştum ve biraz soluklanıp nefes almak istedim ama ne hacet telefonum çalmaya başladı masaya doğru yürüdüm.
telefonumu elime aldım ve ekrana baktım bilinmeyen numaraydı acaba kimdi merak ederek telefonu açtım konuştum
"Alo" ses gelmedi bu beni tedirgin etmeye başladı bir telefon sapığım eksikti oda oldu tekrar konuştum "Alo... kimsiniz" "Lina hanım ben Alparslan Kandemir sizinle özel konuşumak istedim o yüzden asistanınızdan telefon numaranızı aldım umarım rahatsız olamamışsınızdır."
ve o ilahi ses kulaklarımda çalındı bir süre sessizlik oldu aramızda ama hemen kendimi toparlayıp cevap verdim.
"Yok hayır yani rahatsız olmadım buyrun ne söyleyeceksiniz söyleyin"
"Lina Hanım bugün toplantıda pek birbirimizi dinliyemedik ve bende düşündüm ki bugün saat 9 dokuzda sizi yemeğe çıkarsam hem şirketler hakında konuşuruz ne dersiniz"
heyecandan dilim tutulmuştu ne diyeceğimi bilemedim şimdi bu adam beni yemeğe çıkarmak mı istiyordu? hemde bugün ama hazır değildim nasıl hazırlanacaktım ama bunu boş verip hemen cevap verdim.
"Şey tabiki çıkalım ama ben hazır değilim siz biraz bekleyebilirsiniz sorun olurmu sizin için"
"Yok sorun olmaz o zaman 9.30 ta alırım sizi"
hemen cevap verdim "evet iyi olur o zaman akşam görüşürüz Alparslan bey"
kelimelerimi o kadar hızlı ve heyecanlı söylemiştim ki onun telefonun başında güldüğünü duydum ve çok utandım
"Peki Lina hanım yemekte görüşürüz."
dedi ve telefonu kapatı. heyecandan ne yapacağımı düşündüm ve bir şeyler kararlaştırıp çantamı aldığım gibi odamdan çıktım.
masasının önünde çalışan elaya hoşçakal deyip koşar adım asansöre bindim az zamanım vardı hazırlanmak için o yüzden hızlı olmalıydım asansörden inip direk güvenliğe arabamı getirmelerini söyledim.
Arabam geldiğinde hızla binip emniyet kemerini taktım ve yola koyuldum 20 dk sonra eve vardığımda hızla odama koşturdum odama girip bornozumu ve saç havlumu alıp banyoya girdim sabah yıkanmıştım ama gün içerisinde terlediğim için yıkanmam şarttı.
Saçlarımı ıslatıp şampuanla bir güzel köpürtüp yıkadım duş jelimide sürüp onuda bir güzel yıkadım ve havuluya sarınıp odama geçtim.
giyinme odasına gidip çok şık ve güzel bir kombin yapıp yatağın üzerine bıraktım bornozumu çıkarıp vücut kremimide sürüp siyah danteli iç çamaşırımıda giydim. yatağın yanına gidip elbisemi giymeye başladım çok güzel görünüyodum ama bir tek saçım ve makyajım kalmıştı maşayı fişe takıp maşa ısınana kadar makyajımı yapmaya koyuldum siyah buğulu bir far üstüne likit ve maskara sürüp göz makyajımı bitirdim sıra ruja geldi ruj içinde nud tonlarında bir ruj sürdüm evet şimdi makyajım bitmişti sıra saçımdaydı saçımıda bir güzel maşayla dalgalandırıp bitirdim işte şimdi hazırdım boy aynasından kendime bakmaya başladım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
işte şimdi hazırdım tam maşayı fişten çekeceken telefonum çalmaya başladı. hemen telefonuma koşar adım gittim ve arayanın Alparslan olduğunu gördüm hemen açıp konuştum.
"çok özür dilerim Alparslan bey hemen şimdi çıkıo geliyorum siz bana konum atın." nefes almadan hızlıca her şeyi söyleyip Alparslan beyin tepkisini merak ettim ve konuşmasını bekledim ve ilahi ses kulaklarıma hoş bir melodiyle doldu
"Lina sakin ol seni ben alacağım ve şuan aşagıdayım seni bekliyorum bu arada şunu belirteyim hanım ve beyi artık bıraksak diyorum ne dersin"
heycandan elim ayağıma dolaşmıştı o şimdi benim evimin önündemiydi ve o ne demişti bey ve hanım yok ayyy şimdi buracıkta heycandan can verecektim. neyse çok düşündüğüm fark edip heycanımıda dizginlemeye çalışarak konuşmaya başladım.
"yani.. sen nasıl istersen peki o zaman bey ve hanım yok o zaman ben aşağıya iniyorum Alparslan bey ayyy... yani Alparslan hemen geliyorum."
yine gülümsemesini işittim ve o boğuk sesi kulağıma ahenkle süzüldü.
" o zaman seni bekliyorum Lina "
dedi ve telefonu kapatı heycandan lal olmuştum sanki kendime gelip bir kere daha boy aynasından kendimi süzdüm her şeyimin güzel olasına karar verdikten sonra aşağı doğru inmeye başladım.
dış kapıyı açıp dışarı çıktım ve onun kara gözleriyle kesişti bal rengi gözlerim beni görünce elindeki sigarasını yere atıp ayağının ucuyla ezdi ve beni süzmeye başladı derin bakışlarla onun gözleri bedenime değdikçe ürperiyordum süzme işlemini bitirdikten sonra gözleri tehlikeli bir şekilde parladığını gördüm.
ona doğru yürümeye başladım yürürken bende onu kesiyordum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
siyah bir deri ceket içine siyah kazak giymişti ve bu onu olduğundan daha yakışıklı ve çekici göstermişti.
adımlarımı arabaya yaklaştıkça yavaşladı ve önüne gelince durdu ilk o konuşmaya başladı
"Hoşgeldin Lina çok güzel olmuşsun hadi arbaya geç hava soğumaya başladı üşürsün."
beni düşünmesi beni o kadar mutlu etiki içimde kelebekler uçuşmaya başladı ve bende hızla cevo verim
"Hoşbuldum sende çok yakışıklı olmuşsun hem ben üşümüyorum merak etme.." ve birde durdum ne dediğimi yeni fark etmeye başladım. ve yüzüm kızarmaya başladı. o da yüzümün kızarmasını gördüğünde daha bir keyifle konuştu.
"hadi çabuk binelim yoksa yüksek ateşten hepimiz havaya uçacaz."
onun dediğiyle bir ton daha kızarıo koşar adım arbaya bindim ama onun arkamadan keyifle kahkaha attığını duydum adama rezil olmuştum aman Allahım bu gece ben ölmezsem iyidi.
o da çok beklemeden arbaya bindi bana baktığını hissettim ama ona hiç dönmeden camdan dışarıya bakıyordum. o da zaten çok uzatmadan arabayı çalıştırıp yola koyuldu.
bakalım bu gece nasıl geçecekti umarım olaysız sonlanır. Ve daha bir çok düşüncelere dalıp gittim yol boyu...
