[Jiane Krallığı]Jisoo çoktan 18 yaşına gelmişti ve Junmyeon'u deli gibi özlüyordu.
Doğduğu günden itibaren yanında olan Junmyeon'a inanılmaz bir sevgiyle bağlıydı Jisoo. Hatta ona âşık olduğunu bile söyleyebilirdi. Onun yokluğunu her an hissediyor, attan oklanarak düşürüldüğü sahneyi hatırladıkça boğazına düğümler giriyordu. Jisoo, Jinmyeon'u özlüyordu.
Öte yandan Jinyoung ile artık flört ettiğini söyleyebiliyordu. Gençti ve gençliğin ateşi her bir yanındaydı. Gençti, cesurdu ve zekiydi. Bunlar Prens Jinyoung'ın onda kendini kaybetmesine yetiyorda artıyordu.
Rutinleşmiş bir sevişmelerinden sonra Jinyoung göğsünün üzerinde yatan Jisoo'nun saçlarını öptü. -Bunu her sevişmelerinden sonra yapardı.- kızın saçlarıyla oynamaya başladı. "Evlen benimle."
"Ne?" Jisoo kafasını çıplak göğüsten kaldırdı. "Duydun işte." Jinyoung kollarını başının altında çaprazladı. "Sen benim için doğru kişisin."
Jisoo bir şey demedi bir süre. Kendini Jinyoung'a âşık hissetmiyordu. O sadece Jisoo için fazlasıyla iyi bir arakadaştı. Fakat öte yandan, ismini zikredince bile kalbini delice çarptıran Junmyeon'un yaşama olasılığı çok düşüktü. -Kralın askerleri arasında savunmasız kalmıştı. Yaşıyor olması imkansızdı. Üstelik, yaşıyor olsa şuana kadar çoktan Jisoo'yu kaçırmak için gelmişti.-
Jisoo, aşık olduğu kişi artık var olmadığı için mantığıyla hareket etmek istedi. Jinyoung dışında hiçbir erkek ona bu kadar iyi davranamazdı.
"Oh, peki... "
Prens kocaman gülümsedi ve tekrardan prenses olacak Jisoo'yu öpmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
phosphene » jiho & vsoo & jinji ✓
FanfictionKim Jisoo'nun 500 yıllık karanlıklarla dolu hayatı Kim Taehyung'a ışık olmuştu. Tabi bu 500 yılın içinde yer alan Junmyeon ve Jinyoung'ı saymazsak. [191019-251019]