Bölüm #1

927 54 9
                                    

Etraf karanlıktı. Yağmur hiç durmadan yağıyordu. Kara saçlı adam, tüm gününü Büyük Britanya'daki Sihir Bakanlığı'nda geçirmişti. Eskiden, büyücüler için korkutucu bir yer olan Amerika, şimdi yeni nesil büyücülere kucak açıyordu. Bunda Ilvermorny Cadılık ve Büyücülük Okulu'nun da büyük katkısı vardı.

Birkaç günlüğüne gelmişti buraya ama yıl içerisinde sık sık geldiğinden dolayı öncesinde bir ev almayı başarmıştı.

Malzeme stoğunu yenilemekte geç kalmıştı, genç büyücü. Bu yüzden sürprizlerle dolu bu orman onun son şansıydı Felix Felicis için. Bugün de şansının yaver gitmeyeceğini düşünmüş olmalı ki bir-iki damla alıvermişti. Tabii bunun kimse tarafından bilinmesine gerek yoktu.

Orman bir kez daha aydınlandığında, Severus Snape, kısık bir küfür bıraktı. Yaptığı büyü ile ıslanmıyor olabilirdi ama yine de önündeki doğanın verdiği çoğu armağanı göremiyordu.

Genç büyücü, yarın sabah erkenden tekrar geleceğine karar vererek bu soğuk ve kasvetli oramı terk etmeye hazırlanırken yağmur sesinin yanında başka bir ses daha duydu. Asasını doğrultarak ormanın karanlık olan derinliklerine baktı. Ses, bu sefer başka bir yerden geldi. Koşma sesi iyice yaklaşıyordu. Savunma büyülerini hazırladı. Ve karşısına ne çıkacağını bilmeden her tarafa gelişigüzel baktı. 'Belki de bir hayvandı.' diye düşündü. Ama çok yanlış düşünmüştü.

Arkasına döndüğünde asasının ışığıyla aydınlanan bedeni görme fırsatı yakaladı. Sırılsıklam olmuş bir çocuk, tir tir titrerken yardım istermişçesine ona bakıyordu.

Severus, bu çocuğun kim olduğunu iyi biliyordu.

Zümrüt yeşili gözleri, karanlıkta dahi seçilirken adam, çocuğa iyice baktı. Sanki emin olmak istermiş gibi.

Alnındaki şimşeğe benzer yara izini görmesi uzun bir zamanını almamıştı.

İşte, karşısında kanlı canlı duruyordu.

O, Harry Potter'dı!

13 | harry potter x stranger things auHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin