Ölüm Diyarı

Kanın verdiği haz

Yazılış tarihi : 25 Şubat 2021

Saat :  21.13

Ölüm Diyarı karanlık bir geceye bulandığında vampir olan Koral tarafından ısırılan Aden Vera ateşler içinde rahatsız bir uykudaydı. Diyarın yöneticisi Yekta, aniden karşısına çıkmış olan bu kızı bir düşmanı olduğunu sanıyor ve kızın ateşler içinde kalmasına göz yumuyordu. Koral ise evden kendini dışarı zor atmıştı. O, bugüne kadar hep iradesi güçlü bir vampirdi. Bugün o kızı görene kadar öyle olduğunu sanıyordu. Onun ne olduğunu anlayamıyor ve kanının o hoş tadını hatırladıkça dişleri sivrileşiyordu. Burada daha fazla kalmak ona iyi gelmeyeceği için hızını kullanıp uzaklaştı. Yekta, yatakta yatan kıza baktıktan sonra mutfağa gitti. En sevdiği içkilerden birini ve bardak aldıktan sonra odaya tekrar döndü. Kız hâlâ aynı şekilde yatıyordu. Arada bir acıdan inliyordu. Yekta içkiyi ve bardağı masaya koyduktan sonra telefonunu açtı. Gelen bildirimlere baktı. Hepside Bebişlerim adlı gruptan gelmiş. Bera aptalının oluşturduğu bir gruptan pek bir şey beklememek lâzım.

Bera : Neler yapıyorsunuz bebişlerim ?

Koral : Oğlum sana kaç kere bebişim yazma demiyor muyum ? Gelip seni ısıracağım şimdi haa ...

Bera : Seni alacak kız yandı bebişim.

Koral : Niye lan ?

Bera : Bak sen.. Kız deyince hemen yazarsın tabi. Neyse konuya geçelim. Şöyleki bebişim , çok sertsin ve kabasın. Kızlar nazik ve sert olmayan erkekleri severler.

Koral : İyi bende o zaman çok sert ve kaba erkeklerden hoşlanan kız alırım.

Bera : Bizim oralarda bir laf vardır kardeşim.

Koral : Neymiş o ?

Bera : Nah alırsın yavrum.

Koral : Bulduğumda görürsün o zaman.

Bera : Ya he he...

Yekta : Yine boş yapmaya başladınız.

Bera : O o o... Yekta aslanımızda aramıza katılmış.

Yekta : Falan filan...

Bera : Kız ne durumda ?

Yekta : Hangi kız ?

Bera : Sence ?

Yekta : Ateşler içinde yatıyor.

Bera : Oğlum niye tedavi etmiyorsun ?

Yekta : Beni ilgilendiren bir durum yok. Ölmediği sürece sorun yok.

Bera : Çok gaddarsın.

Yekta : Falan filan...

Yekta gruptan çıkıp telefonu kapattı. İçkisini bardağa koyduktan sonra kızı izlemeye devam etti. Bu kızda adlandıramadığı bir şeyler var. Halbuki o, insanların ne düşündüğünü, neler yapmak istediğini anlayabilen biriydi şu zamana kadar. Bu kız belirsizlikti. Hayatına bomba gibi düşmüştü. Bu durum hiç hoşuna gitmiyor ve dahası bu kızın varlığından rahatsız oluyordu. Sanki başına bela alacak gibi bir his oluştu içinde ve ne zaman bir his oluşsa gerçekleşirdi. Bugünlerde bir melezin geleceği yayılmış ve bu Yektayı tedirgin ediyordu. Buradaki tek melez kendisi ve bu onun yönetici olma hakkına aynı zamanda en güçlü olmasını sağlıyordu. Yabancı herkesten şüphe ediyor ve iyice derinlemesine inceliyordu. Bu kızda bir yabancı. Melez olma ihtimali yüzde kaç ? Gelecek olan melezden hep bahsederler. Esmer tenli, siyah saçlı ve yeşil gözleri olan biri olarak tasvir edilir. Bu kız tam tersi özelliklere sahip. Süt gibi beyaz bir teni, sarı saçları ve mavi gözleriyle ben melez değilim diyor. Kıza biraz daha yaklaşıp güzel yüzünü incelemeye başladı. Sarışınlardan hoşlansaydı bu kız tam istediği biri olurdu. Neyse ki esmerlerden hoşlanıyordu. Biraz daha içki içtikten sonra pencereye yaklaştı. Dışarıda hava kararmıştı zaten. Ama Yekta gökyüzünde oluşan şeyle dondu. Gökyüzünde oluşan şeyi biliyor, tanıyordu. Bu bir güldü. Buzların içinde olan bir gül. Kıpkırmızı ama bir o kadar güzel bir gül.