Hastane kokusundan nefret ediyorum. Dikişlerden nefret ediyorum. Acı hissetmekten nefret ediyorum.
Ama en çok kendimden ve aptallıklarımdan nefret ediyorum.
Bir de çok fazla sakinleştirici kullanan birinin sakinleşememesi ne demek? Ne işe yarıyor bu soktuğumun hapları? Sabah akşam alıyorum ve sonuç hastanede yatan gerizekalı bir G.
-Onu buraya çağırsana. Dedim yeşile.
-Emin misin, bak tartışmayın yine.
-Hayır, aksine özür dilemem lazım. Kendimi bıçakladığım için.
Başını sallayarak dışarı çıktı yeşil. Daha sonra odaya Ş. Girdi, kapıyı kapatmasını rica ettim önce. Sonra geldi yanımdaki sandalyeye oturdu. Konuşmaya başladım:
-Bak konuşmak istiyorum. Ben çok akıllı biri değilim. Çoğu şeyi geç anlarım. Anladıklarımı da unuturum. Yeri gelir hiç yaşanmamış şeyleri yaşandı zanneder anlatırım. Sonra bunları da unuturum. Büyük yalancıyım. Ben böyleyim, beni tanıyorsunuz. Ama ben aynı zamanda aşığım da. Yani baya büyük bir aptal gibi aşığım. Malesef. Ve bu konuda elimden gelen hiçbir şey yok. Tıpkı akılsız olmam gibi, tıpkı yalancı olmam gibi. Seviyorum ve istiyorum. Bugün görmemem gereken bir şeyi gördüğümü düşünüyorsunuz. Hayır görmem gereken bir şeyi gördüm. Olması gereken olmuş ve ben bunu değiştiremem. Yeşil aksini inkar etse de bazen kabullenmek de önemli bir adımdır. Bunu tabiki kendimi bıçaklamadan önce söylemek isterdim ama nasip bugüneymiş. Ecemsin!*
*kardeşim-Seni sen olduğun için seviyoruz saygı duyuyoruz sana. Problemlerinin de aşkının da başımızın üstünde yeri var. Sadece yalan söylediğime inanman beni üzdü. Bir de canını böyle yakman... sen de benim ecemsin.
-Şuan sarılamıyorum ama düzelince bol bol sarılacağım sana!
Gülümsedik karşılıklı. O sırada Yeşil kapıyı tıklatarak içeri girdi:
-Oy maşallah size, anlaşıyorsunuz bakıyorum.
-Biz her zaman anlaşıyoruz yani şu bıçaklanma olayından sonra bile anlaşıyorsak anlaşamayacağımız bir şey kalmamıştır artık. Dedi Ş.
-Doktor bu gece burda kalmanı söylüyor, olası bir iç kanama için. Yarın olduğunda gidebileceğiz. Evde de dikkat edeceğiz. Dikişler kendiliğinden dökülecek. Ama zorlamamak lazım tabi. dedi Yeşil.
-Söz, yaramazlığa son veriyorum! Artık sadece gönülden yaralı bir civciv olacağım.
Kızlar yüksek sesle kahkahalar attılar. Sen ve civciv ha, diye baktıkça güldüler bana.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YEŞİL
General FictionOmuzlarından baktı: yeşil. Yorgun ve telaşsız. Bekleyeni yok. Zamanı yok. Düşüncesi yok. Bitmiş. Gitmiş. Bırakmış. Hepsini, her şeyi. Yeşil affedilmeyi bekliyor.