ÇOCUĞUM BAŞARILI

BEŞ YANLIŞIM VAR ÖĞRETMENİM

Okulun bahçesinde dolaşırken okulun bahçesinde bir kız öğrenci gözüme takıldı.Öğrenci okul bahçesindeki bankta oturmuş ağlıyordu.Annesi ise yanında oturmuş onu sakinleştirmeye çalışıyordu.Onlara doğru yaklaştım ve "kızım neden ağlıyorsun ne oldu"? dedim.Öğrenci gözlerinden akıtıyor ellerini iki yanağına dayamış cevap vermiyor.Aşağı doğru eğildim ve gözlerinin içine bakıp tekrar sordum,aranızda söyle bir konuşma geçti;

-kızım adın ne senin?Söyle bakalım,belki sana yardımcı olabilirim

-Suna öğretmenim 

-Kaçıncı sınıfa gidiyorsun Suna

-Üçüncü sınıfa gidiyorum öğretmenim

-Peki söyle bakalım neden ağlıyorsun

Bugün deneme sınavı yaptık beş yanlışım var öğretmenim.

Bu yüzden mi ağlıyorsun?

-Evet.

-Anlıyorum

-Sunacığım deneme sınavında kaç soru vardı?

-60 soru vardı öğretmenim.

-Sunacığım 5 yanlışın olduğuna göre 60 sorunun 55 tanesini doğru yapmışsın. O halde sen başarılı bir öğrencisin.Çünkü soruların tamamına yakınını doğru  yapmışsın.Başarısız olduğunu düşüneceğine kendinle gurur duymalısın.

-Ama öğretmenim Sınıf arkadaşım Ahmet'in üç yanlışı var.Sınavda Ahmet birinci olacak.

Görüşmenin sonunda Sunayı sakinleştirdim ve arkadaşları ile oynamaya gönderdim. Sunanın yanında bulunan anneye bu saate neden okulda olduğunu sordum.Anne deneme sınavlarının olduğu günlerde kızının çok heyecanlandığını hatta bir hafta öncesinden kaygılanmaya başladığını bu nenle kızına destek olmak için geldiğini söyledi.

Bunu niye yazdım, bu öyküde yanlış nerede,fark ettiniz mi bilmiyorum.Birinci yanlış 3. sınıftaki bir çocuğa yazılı sınav  hatta notla değerlendirme bile yasakken deneme sınavı yapılması.İkinci yanlış.Bu deneme sınavlarının sonuçlarına göre kıyaslamaların yapılması..Çünkü bu yapılan deneme sınavlarının sonucuna göre öğrenciler birinci , ikinci, üçüncü,onuncu yirminci gibi sıralamalara tabi tutulmaktadır.Öğrencilerin denemede kaçıncı olduğunu gösteren "Sınav Sonuç Belgesi" öğrencilere  verilmekte, aileler bu sonuç belgelerini merakla beklemektedir.Sonuç belgesini eline alan anne baba öğrencinin kaç doğru yaptığından çok kaç yanlış yaptığıyla ve kaçıncı olduğu ile ilgilenmektedir.Doğal olarak ta çocuklarda bunları önemsemekte ve birinci olmayan çocuk dışında tüm öğrenciler mutsuz olmaktadır.İkinci olan birinci olmadığı için üzülmekte,Hikayemizdeki Suna Gibi kendisini başarısız görmektedir.İkinci olan öğrenci bu duyguları yaşarken sonuncu olan öğrencinin ve anne babasının psikolojik durumunu düşünemiyorum bile.Acaba  hangi duyguları yaşıyorlardır? Yüksek ihtimalle çocuğun kendine olan güveni kaybolacak, anne baba da çocuğu ile ilgili olarak,çocuğun geleceği adına kaygılanacaktır.Bu durum, bu şekilde belli bir süre devam ettiğinde anne baba ümitsizliğe düşecek ve çocuğu okuyacağına dair inancını kaybedecektir.

    Şöyle bir düşünün 60 soruluk bir sınavdan 40 tanesini yaparak sınavda sonuncu olan bir öğrenciyi başarısız sayabilir miyiz? Elbette sayamayız, ancak öğrenci sınavda sonuncu olduğu için başarısız ilan edilecek, çocukta kendisinin başarısız olduğunu, yetersiz olduğunu düşünecektir.Kıyaslamalar sonucu kendini değersiz hissedecektir.Diğerlerinden iyi olmadığı için sevgiyi hak etmediğini ve sevilmediğini düşünecektir.Bu durum çocuğun ruhsal gelişimini de olumsuz etkileyecektir.İlkokullarda yapılan bu deneme sınavları  çocukları duygusal olarak çok yıprattığı için kesinlikle yapılmamalıdır.Çünkü bu sınavlar yapılmadan da öğretmeneler öğrencilerini tanımaktadır.Nerede çok başarılı , nerede az başarılı bilmektedir.Bunlara göre öğrencisini desteklemesi gerekir.Bu sınavlara da gerek yoktur.Bir çok gelişmiş ülkede 12 yaşına kadar sınav yoktur. Çocukların düşünme becerilerini geliştirici ,yeteneklerini geliştirici, etkinlikler yapılarak eğitim sürdürülmektedir.