Albert' in işi her zamanki gibi monoton başlamıştı. Keresteleri oradan oraya taşımak bazı aletlerde tamirat gibi işleri vardı Albert' in.
Öğlen molasında kendi evinden getirdiği yemekleri yemek için bir köşeye çekildi. Albert hep ıssız yerleri tercih ederdi bu yüzden pek arkadaşı olmadı. Çok az konuşur bazı suallere cevap bile vermez diğer işçileri çileden çıkarırdı. Bir keresinde kendisine ısrarla soru soran bir işçiyle karşılaşmıştı. Adam susmuyor keçi inadından olacak aynı cümleyi tekrar ediyordu. Aslında bu diğer işçilerin Albertle dalga geçmesi için bir yoldu. O gün de o işçi bu iş için bir aracıydı sadece. " Hey Albert adamım senin dilini küçükken kesip kıçına sokmuşlar doğru mu?" diye sormuştu işçi. Ve bir türlü susmamış türlü hakaretlerle Albert'i konuşturmaya çalışmıştı. Herkes sırıtırken Albert işçiye dönmüş ve suratına o kadar sert bir tokat atmıştı ki adam arkaki kapıya yapışıp camlarını kırmıştı. O günden sonra kimse Albert' e ipe sapa gelmez sorular sormamıştı.
Albert geçmişten sıyrıldı. Çünkü dikkatini fena halde çeken bir şey vardı. Patron ve yaveri hemen önünde ki kapının ardındaydılar. Duyulmak istemediklerini anlamak çok zor değildi. Patron etrafı kolaçan etti.
-Burası güvenli değil mi?
-Evet efendim hiç kimse bizi burdan duyamaz. Gerçekten de öyle diye düşündü Albert buralara pek işçi uğramazdı.
-Anlat o zaman şu işi bakalım. Patronun heyecanı sesinden belli oluyordu.
-Efendim tam bir gizlilik içinde yürüyor. Tabi kimsenin bundan haberi yok olursa o kişi polise gidemeden ölür.
Albert fena halde terlemeye başlamıştı. Ne haltlar dönüyordu böyle. Öldürmek polis... Anlasılan patron bir takım yasal olmayan işlere girmişti.
-Kazancımız hasılatın yüzde kırkı diye devam etti yaver "ki bu devasa bir sermaye demek."
-Şu kartel adı ne demiştin Jackie, William ne sikimdi o?
-Antonio efendim işin önemli kısmını o halledecek bize kalan parayı aklamak.
-Şimdi işin başına dön ve kimseye bir şey çaktırma.
-Tabi memnuniyetle.
Yaver gidince patron bir süre etrafa baktı. Düşünüyordu sanki. Sonra bir anda Albert' in olduğu yöne döndü. Albert onu göremeyeceğinden emindi.
- O kapının arkasından çık ve hemen yanıma gel.
Anlaşılan yanılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyük Buhran
Açãobu hikaye aksiyon reaksiyon fantazi icerir bazen sıkıcı olabilir ama ne zaman ne olur belli olmaz iyi okumalar
