Hogwarts Koridorlarında //Hayal Et

Zindan

Senin adın:S/A
Senin Soyadın:S/S

Sabah kalktığımda sanki yeni bir hayata uyanmışım gibi hissediyordum. Duvarda asılı saate baktığımda kahvaltının başlamasına yarım saat olduğunu gördüm. Çantamı hazırlayıp formamı giydim. Yavaşca bahçeye doğru ilerlerken sabah ayazına hazırlıksız yakalandığımı fark ettim. Ama yine de bahçe çok hoşuma gitmişti. Gölün yanıda dolaşmaya başladım. Ta ki birisi kolumu tutup beni kendine çevirene kadar.

" Ne yapıyorsun S/S."

Hızla arkama döndüm. Gri dumanlı gözleri görunce tekrardan sinirlenmiştim.

" Sanane Malfoy."

Bana gri dumanlı gözleriyle bilmiş bilmiş baktı.

" Dumbledore'u duymadın galiba."

Yine o kendini beğenmiş sesin verdiği sinirle gözlerimi devirdim.

" Ne yaptım ki Malfoy. Söylersen öğreneceğim."

Gözleriyle arkamı gösterdi. Arkama döndüğümde ormana çok yaklaştığımı gördüm. Ama nasıl olmuştu? Gölün kenarına daha yeni gelmiştim.

" Ne var Malfoy. Gölün kenarında yüreyemez miyim?"

Şaşkınlığımı bastırarak bunları söylemiştim, ona buraya geldiğimin farkında olmadığımı söylemeyecektim.

"Ben... Herneyse sadece dikkat et sonra seni şikayet etmek zorunda kalmayayım. Ayrıca ben niye onun gibi birisiyle konuşuyorum ki!"

Son söylediğini içinden söyleyeceğine dışından söylemişti ama bunu çaktırmadan arkasını dönüp yürümeye başladı. Arkasından seslendim.

"Peki senin burada ne işin var Malfoy?"

Bana gri dumanlı gözlerini çevirip şaşkınlıkla baktı.

"Bilmiyorum..."

****

Büyük Salon'a giderken Malfoy'un cevabının ne kadar saçma olduğunu düşünüyordum. Büyük Salon'a girdiğimde neredeyse kimse kalmamıştı. Saatime baktığımda dersin başlamasına 15 dk kaldığını gördüm. Nasıl olurdu? İki buçuk saattir dışarıda mıydım? Bu imkansızdı. En fazla yarım saattir dışarıda olmalıydım.

Bir elime bir tane süt alıp, diğer elime masanın üzerinden ders programımı aldım ve koşarak sınıfımı buldum. Ben içeri girdikten hemen sonra profesör girdi. Dersi dinleyip, gereken yerlerini not aldım. Dersten çıktığımda arkadaşlarımla diğer derse giderken hâlâ sabahki olanları düşünüyordum.

"Herhalde kendimi fazla kaptırıp zamanın nasıl geçtiğini anlamadım." dedim kendi kendime.

Birden duvara çarptığımda kafamı yerden kaldırdım. Karşımda yosun tutmuş hir duvar vardı ve yanımda arkadaşlarım yoktu. Hogwarst'ın bilindik koridorlarında değildim, aksine Hogwarst'ın hiç bilmediğim bir yerindeydim.

Bu nasıl olmuştu. Yine kendimi kaptırıp hızlanmış mıydım?

Ürkek adımlarla koridorun sağına döndüm. Zindanlar vardı. Korkmaya başlamıştım.

" Kimse yok mu!?"

Cevap gelmedi. Ben de bir merdiven bulmak umuduyla başladığım yere geri döndüm. Bu sefer sola gittim. Aynı şekilde zindanlar vardı. Geri gittiğimde korkuyla bağırıyordum.

"Kimse var mı!??"

Yol ayrımına tekrar döndüğümde geldiğim yolun beni Hogwarst'ın ana koridoruna çıkaracağını düşünerek o tarafa koşmaya başladım. Ama burada da hep zindanlar vardı. Koşmaya devam ederken Parkinson ve Malfoy'u gördüm. İkisi de bana şaşkınca bakmaya başladığında durdum.

"Ana koridora nerden çıkabilirim?"

İkiside bana bakarken Pansy konuştu.

"Neler oluyor burda!? Garip olan tek Draco değil galiba! "

Draco, Pansy'e sinirle yandan bir bakış attı.

" Ne var S/S. Beni takip mi ediyorsun?"

" Saçmalama Malfoy. Yalnızca nerede olduğumu öğrenmek istiyorum!"

Pansy ikimizin de üzerinde gözlerini gezdirdi. Ve cevap verdi.

"Slytherin yatakhanelerine girişin çok yakınındayız. Koridorda yürürken sesler gelince buraya yaklaştım. Ve Draco'yu buldum. Sonra sen geldin."

Ben ne zaman Slytherin yatakhanelerinin önüne gelmiştim? Ayrıca buraya gelmem için bir neden yoktu sonraki dersim iksir değildi.

Teşekkür ederek Pansy'nin gösterdiği yönden ana koridorlardan birine çıktım. İksir sınıfının önünden geçerken arkadaşlarım içerden çıktı.

"S/A bana iksir dersinde aldığın notları verir misin? Kitaplarını ben topladım bu arada"

İksir dersi öğleden sonraydı. Ve ben nasıl ilk dersten sonrasını hatırlamıyordum. Linda'nın elindeki kitaplarımı aldım. Yürürken Linda'ya sormaya karar verdim.

" Linda ben derste niye yoktum."

Linda güldü.

"Şaka mı yapıyorsun S/A. İksir dersinin son iki dakikası tuvalete gittin ya!"

Ne olduğunu anlamadığım için gerginlikle güldüm.

"Tabi ya. Seni denemek istedim. "

Gerçekten korkmaya başlamıştım. Bunları bir profesöre söylemeliydim ama önce ne olduğunu öğrenmeliydim.

"Linda sonraki ders neydi?"

"Sonra ders yok S/A. Sen iyi misin? Biraz garip davranıyorsun."

"Ama ders programında tılsım olduğu yazıyor."

"S/A saçmalama."

Cebimden ders programımı çıkardım.

"Bak."

Linda elimden kağıdı aldı. Bana korkarak baktı. Beni bir kenara oturttu.

"S/A bu bizim ders programımız değil."

"Linda görmüyor musun? Birinci sınıflar yazıyor."

Linda korktuğunu artık iyice belli etmeye başlamıştı. Elleri titriyordu.

"S/A biz 5.sınıfız."

Gözlerinin içine baktım ve tuvalete koştum. Aynaya baktığımda eski ben değildim. Boyum uzamıştı. Güzelleşmiştim. Aynadan Linda'yı gördüm. Az önce gördüğüm Linda değildi.

Neler oluyordu? Ağlamaya başlayarak kütüphaneye koştum. Buraya ilk gelişimdi. Deli gibi kitap aramaya başladım. Yanıma bir kız geldi. Şu an herkesi son gördüğüm zamana göre daha büyümüş olarak görüyordum. Kompartmanda kurbağa arayan kız yanıma yaklaştı. Boyu uzamış, güzelleşmişti, saçları artık daha az kabarıktı.

"S/A ne arıyorsun?"

Yüzüme baktığında korkuyla konuştu.

"Niye ağlıyorsun? İyi misin?"

Kızın adını bilmiyordum. Ne olduğuna anlam veremiyordum. Kütüphanenin ortasında bağırarak ağlamaya başladım.

"NELER OLUYOR!!! BEN DAHA BİRİNCİ SINIFIM!!NASIL 5.SINIF OLABİLİRİM."

Kız beni omuzlarımdan tutup sakinleştirmeye çalışıyordu.

"DOKUNMA BANA! TANIMIYORUM SENİ!"

O sırada içeri Linda ile bir kadın girdi. Şifacıya benziyordu. Koşarak yanıma geldiler ve bana bir iğne vurdular. Gözüm karardı ve yere düştüm.

Hikayeyi yazarken etkilenerek yazıyorum ama okuduğumda aynı etkiyi alamıyorum. Bunu düzeltmem için ne yapmam gerekiyor. Söylerseniz sevinirim. Bu bölüm biraz kaos yaratmaya çalıştım. Umarım beğenmişsinizdir.