13. bölüm

75 5 0
                                    

Kanatları varmış kalbin ; sevince uçar, seçilmeyince göçermiş...

      Karşımda duran manzara ile mutluluktan nutkum tutulmuştu. Karşımda duran manzara ise hayalim olan manzaraydı. Karşımda bana bakan küçük kafe çok tatlı ve güzeldi. Yanımda olan abime döndüğümde ise o an fark etmiştim ki sadece biz değil her iki mahalle halkı da buradaydı. Çünkü burası her iki mahallenin de ortak yeri idi. Daha fazla dayanamayıp abimin üzerine atlayıp sıkıca sarıldım ona. Ayrıldığımız da ise arka taraflarda bizi izleyen baran gülümseyerek bize bakıyordu. Benim ona baktığımı fark edince de başı ile selam verip gamzelerini gösterecek kadar gülümsedi. Ben de gülümsedim ve abimin beni kafeyi gezdirmesine izin verdim.

  Mahalle halkı dağıldığında ise biz de kafede oturmuş sohbet ediyorduk ama sadece biz değil barangilde olduğu için  iki masa birleştirmiştik. Biz sohbete dalmışken asaf abinin telefon sesi ile herkezin bakışı ona dönmüştü. Asaf abi ise telefona bakıp masadan ayrılmıştı. Ayrılmadan önce de

" hoca arıyor kusura bakmayın açmam gerekiyor "

diyip kalktı masadan. Daha 5 dakika geçmeden bu sefer de boranın telefon sesi yankılandı küçük kafede. O da aynı asaf abi gibi arayan kişiyi gördüğünde

" benim de açmam gerekiyor kusura bakmayın "

diyip masadan kalktı. Asaf abinin telefon görüşmesi bittiğinde bize doğru ilerlerken boranın da telefonla görüşmesini görünce olduğu yerde durup onu izlemeye başladı. Belli ki ikisi de yakın haberler almıştı ama ne?  Boranın da telefon görüşmesi bittiğinde bize doğru gelmeye başladı. Yanımıza gelirken de asaf abi ile konuşuyorlardı. Ikisi de geldiğin de ise dayanamayıp sordum onlara

" ne oldu ikinizin de yüzü asık birşey mi oldu "

" evet oldu hem de felaket oldu "

boranın dedikleri ile buse önündeki çikolatalı pastayı itip

" ne oldu? Ne felaketi "

diyince bu sefer de asaf abi Konuşmaya başladı.

" Elazığdaki deprem yüzünden çok sayıda yaralı var o yüzden oraya gitmemiz gerekiyor "

diyince nefes

" çok mu kötüymüş durum "

" evet güzelim yoksa bizi yönlendirmez sasece yakın çevredekileri yönlendirilerdi "

" peki ne zaman gideceksiniz "

arafın sorusu ile bora

" 3 saat sonra "

diyince alin

" o kadar erken mi ama siz daha hazır değilsiniz "

diyince asaf abi

" o yüzden bu sohbet bizim için burda bitmiş durumda bizim hazırlanmamız gerekiyor "

dedi. Bora da

" hazırlandıktan sonra bir de hastaneye gitmemiz gerekiyor o yüzden hızlı olmalıyız "

diyince nefes

" siz hastaneye gidin biz de kıyafet işini halledelim o zaman "

diyince baran

" nefes doğru söylüyor biz eşyaları hallederiz siz hastaneye gidin "

diyince asaf abi ve bora birbirine baktıktan sonra ikisi de onaylıyor. Hepimiz ayaklanıp kafeden çıkıyoruz. Kapının önünde ise bora durup

DÜŞMAN AİLELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin