Yıllar geçti ama Melek Hanım 'ın Dal'a yaptığı kötülükler bitmedi, komşu çocuklarını Dal'dan daha çok seviyordu onlarla daha çok vakit geçiriyordu Dal ise sokağın en hücra köşesinde kendi kendine oyun oynuyordu bu artık bi rutindi, Dal'ın istemediği bir rutin...
***
Bir gün diyer günlerden daha sakindi Dal Melek Hanım'ın yüzündeki üzüntüyü farketmişti Dal bunu farkedir farketmez alamaklı oldu Dal'a göre Melek Hanım mutlu olmamlıydı çünkü, çünkü bugün Dal'ın doğum günüydü 8 yaşına giricekti aynı zamanda babasının ölüdüğü gündü. Zaten Dal annesinin mutlu olmasını beklemezdi babası öldüğünden değil çünkü büyük bir ihtimalle annesi Dal'ın doğum gününü unutmuştur bile. O gün aynı saate Dal annesinin girilmesi yasak olduğu odafa oturup ağladığnı gördü Dal hiç annesini ağlarken görmemişti. Birşey yapmalıydı annesinin neden ağladığnı öğrenmek istiyordu. Yavaş adımlarla yasak odaya doğru yaklaştı ve içeri girdi ve sessizce annesinin omzuna dokundu dokunmasına Melek Hanım'ın onu yere itmesi bir oldu kadın çok öfkelenmişti Dal "anne!" diye bağırdı kadın bunun üzerine Dal'a bi tokat attı Dal bi anlık şokla elini burnuna soktu ve eline sıvı bişe geldi "olamaz" dedi içinden burnu kanıyordu. Dal burnunun kana dığnı annesine göstermeden hızla odadan çıktı burnunun kanadığnı annesinin görmesini istemiyordu aksi taktirde annesi üzülebilirdi yada sadece Dal öyle umuyordu. Odadan çıkarken annesi "cezalısın seni baş belası geç tavan arasına!" ve hine tozlu sessiz ve rutubetli tavan arası günü...
***
Yıldızlar, bugünki yıldızlar çok güzeldi. Dal tavan arasındaki tozlu pencereden dışarı bakıyordu içinde bi his vardı adı olmayan bi his Dal bu hissi daha önce hiç hissetmemişti tam o sırada bi yıldız kaydı büyüleyici bir yıldız...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstenmeyen 21 Dilek
Teen FictionYıldızın kaymasını istemeyen bir Dal hayır hayır, normel bir dal değil onu adı Dal...Dal'ın hayatı berbat,kötü anneden tutun kötü bir hayata kadar herşey berbat tek kelimeyle berbat ve tabi istenmeyen 21 dileğide unutmamak lazım...