Neyle meşgul olmalı insan çay suyu kaynayana kadar ?
Roman mı okumalı, bardakları mı dizmeli ?
Ya da durup, bir adamı mı sevmeli...Ne etmeli, neyle alakadar olmalı zihnim, nefesim dudaklarına ulaşana kadar ?
Düşünsene, bulutları yol yapıp bana geliyorsun,
Kapıyı aralıyorum, karşımda sen, dur dur gelme ya da.
Nutkum tutulur gözlerini görünce, çay yanar ocakta,
Hem dur bakalım, gelme öyle hemen,
Kahvaltı hazırlayacağım daha sana, masada duran üç dilim ekmeğin yanına en güzel gözlerin gider mesela,
Gülüşünü katarsın çayıma, tadından içilmez olur.Neyle meşgul olmalı ellerim, ellerine kavuşana kadar ?
Bir hayal kadar uzaksın bana, aslında bir nefes kadar yakınım sana,
Sen daha aldığın nefesi vermeden yanında oluyorum,
Benim yaşanmamışlıklarım, sonum, çocukluğum,tazem
Seni çayın yanına ikram edilen kurabiye kadar severim, bilirsin,
Bir anlamı olmalı seni böylesi sevmemin,
Kahvaltı sofrası seni bekliyor,
Atla bulutlara, kızgın yağmura saklanıp gel
elleri elmacık kemiklerime götürmem gereken bir konu var